Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak, 8 Kasım 2020’de Hazine ve Maliye Bakanlığı görevinden istifa ettiğinde herkes küçük çapta bir şok yaşadı.
Albayrak kendi istifasını duyurmakta güçlük çekmişti; elinde son kalan sosyal medya hesabı olan Instagram üzerinden paylaşmak, böylece duyurmak zorunda kaldı istifasını.
Sonra da kenara çekildi, neredeyse tamamen görünmez oldu Albayrak. Yanlış hatırlamıyorsam bir kez oğlu ve eşiyle bir yurt dışı turistik gezide uzaktan fotoğrafı çıktı, bir kez Trabzonspor maçında ve bir kez de oğlunun mezuniyet töreninde.
Albayrak’ın istifası sahiden çok çarpıcıydı; çünkü o en azından 2013 yılının sonundan beri, yani son 7 yıldır Tayyip Erdoğan’ın bir çeşit ‘gate keeper’ıydı; onun haberi olmadan Erdoğan kimseyle görüşmüyor, Erdoğan’a ulaşmak isteyen herkes onun süzgecinden geçiyor, Erdoğan’ın mesajlarını sadece o iletiyordu.
Evet 8 Kasım 2020’den beri Berat Albayrak ortada gözükmüyor ama Sabah gazetesini internet üzerinden takip edenler sık sık onun fotoğrafını ve adını bu gazetenin internet manşetlerinden birinde görüyorlar. Yani gazete Berat Albayrak’ı sık sık hatırlatıyor.
İşte örneğin dün sabah da yine böyle bir hatırlatma vardı, bu sefer bahanesi Hal Yasası. Daha önceleri sık sık enerji, doğal gaz gibi konularda Berat Albayrak’ın ‘hayırla anıldığına’ dair manşetler okurduk, şimdi konunun doğrudan ekonomiyle ve hayat pahalılığıyla ilgili olması, hatta bir miktar mevcut hükümete ve Ak Parti’ye eleştiri içermesi ilginç doğrusu.
Belki en önce şunu hatırlatmalıyım: Sabah gazetesi ve bu gazetenin yanısıra ATV ile aHaber gibi TV kanallarına sahip olan Turkuvaz Grubu bir müteahhitler konsorsiyumu tarafından 17-25 Aralık ses kayıtlarına da yansıyan bir ‘havuz’ kurularak Ahmet Çalık’tan satın alındı ama zamanla Kalyon Grubu şirketlerin tamamının sahibi oldu.
Bu medya grubu Ahmet Çalık’a aitken de, Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak tarafından yönetiliyordu; patron değişti ama Serhat Albayrak orayı yönetmeye devam ediyor.
Dolayısıyla Sabah gazetesinde sık sık Berat Albayrak’ın varlığının hatırlatılması, bir kardeşin ağabeyine vefası gibi de değerlendirilebilir ama sanırım durum bundan öte.
Bundan yıllar önce, Berat Albayrak henüz Tayyip Erdoğan’ın en yakınındaki isimken, arasının Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’la açıldığına dair bir dedikodu çıkmıştı. Ben de, şans eseri bir yerde karşılaştığım Erdoğan ailesini sahiden çok yakın bilen Ak Partili bir kaynağa bu dedikoduyu sormuştum. O bana dedikoduyu yalanlamak veya doğrulamak yerine bir öğüt verdi: ‘Söylediğin doğru mu değil mi bilemem ama unutma onlar aile, sen bu işe girersen arada kalırsın, aile bir araya gelir senin üzerine varır.’
Gerçekten de bu aile konusu hassas bir mesele. Bir seferinde Tayyip Erdoğan’ın medyaya dönüp (evet o zamanlar medya vardı hala) ’Bana ne derseniz deyin ama ailemi karıştırmayın’ ricasını medya patronlarına ilettiği biliniyor. Erdoğan bu konuda hassas. Ama ailesini siyasetin göbeğine sokan da o. Berat Albayrak bu konudaki en çarpıcı örnek.
Son bir haftadır biliyorsunuz, Türkiye Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in istifa ettiğine veya edeceğine dair bir dizi söylentiyle çalkalanıyor. Bu söylentiler kuvvetli biçimde yalanlandı ama piyasalar da sarsıldı.
Ankara bir yandan bu söylentilere ve söylenti çıkarıp piyasada spekülatif para kazandığına inanılanlara karşı bir soruşturma açtı, suçlu arıyor ama bir yandan da Sabah gazetesi mutat Berat Albayrak hatırlatmasını yeniden yapıyor; bu bana ilginç bir tesadüf gibi geldi. (Kim bilir, belki dini bir anlamı da olan ‘tevafuk’ kelimesini kullanmak daha doğru olurdu.)
Neyse konuyu çok dağıtmayayım, esas soruma döneyim: Acaba Sabah gazetesi neden durup durup Berat Albayrak’ı hatırlatıyor?
Dedim ya, bir ihtimal kardeşinin ağabeyine vefasından yapılıyordur bu.
Ama başka bir ihtimal daha var: Belki de bu hatırlatmaları bizzat Berat Albayrak istiyordur; siyasetten vaz geçmediğini, geri dönmek istediğini bu yolla belli ediyordur.
Kimse bu konuyu konuşmuyor ama bu iktidar dönemi, Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığında son dönemi.
Konunun konuşulmamasının bir sebebi, çoğu insanın Erdoğan’ın mutlaka bir yolunu bulup Meclis’e erken seçim ilan ettirip yeniden aday olacağına inanması.
Konunun konuşulmamasının bir başka sebebi, Erdoğan’ın daha önünde 4 yıla yakın görev süresi varken ‘topal ördek’ konumuna düşmek istememesi.
Ve aklıma gelen son sebep de şu: Konunun bugün konuşulması demek, Erdoğan’dan sonrası için ortaya aday adaylarının çıkması, veliaht tartışmalarının başlaması demek. Bunu Erdoğan’ın neden istemeyeceğini tahmin etmek zor değil.
Fakat işte görüyorsunuz, bütün vaktini İslamcı sosyetenin özel okulu Nun Okullarına vakfettiği söylenen, kamuoyunda görünmek istemeyen Berat Albayrak’ın adının unutulmasını istemeyenler var.