Sadece 13 iş günü süre verilerek 7 bin çalışanı olan ve pandemi de değeri katlanan Sürat Kargo son sürat satıldı.
Efendim, yeterince inceleme ve hazırlanma süresi verilsin ve daha yüksek fiyata satılsın vs acaba kimin sorumluluğunda? Yarın kim bu hesabı verecek?
Neden alelacele satıldı?
Yangından mal kaçırır gibi bu kadar hızlı satışa neden gidildi? Acaba bir alıcı çıktı ve hemen bu alıcıyı kaçırmadan satalım diye mi düşünüldü?
Yıllardır kamuda “bağımsızlık” cümlesi yerine “sorumluluk” argümanını yazıyorum. Her kamu görevlisi ve kurumu sorumluluklarını sonuna kadar yerine getirmelidir. Bu sorumlulukları da sorgulayan bir kamu düzeni oluşturulmalıdır. Hatta demokrasinin yerleşmesi için sivil katılımın da bu denetimlerde bir şekilde yer alması elzemdir.
Sorumsuz kamu yönetiminde, savcının halı sahaya erken geldi diye o saat oynayan oyuncuları gözaltına alması normal midir? Elbette bu bir uç örnektir ama maalesef sorumluluk yeterince olmayınca benze nice uç örnekler yaşayabiliyoruz.
TMSF bir ay önce satışa çıkarttığı Sürat Kargonun satışının gerçekleştiğini açıkladı. 16 yatırımcı şartname almış ve 325 milyon muhammen bedelin sadece 10,5 milyon lira fazlasına, yani 335,5 milyon liraya satışın gerçekleştiğini açıkladı.
Açıklamada “tüm yatırımcıların hafta sonu ve bayram tatilleri de dahil olmak üzere 7 gün 24 saat inceleme yapabilmeleri esasına dayalı olarak” satışın yapıldığı belirtiliyor. Bu sayede şartname alanlardan 11 yatırımcının tatil ve saat gözetmeden yönelttiği tüm sorulara cevap verilmiş.
***
Acaba bu acele neydi? Hatta geçen ay satış kararı açıklandığında 15,8 milyon lira muhammen bedelli şirketin satışı bile daha ileri tarihliyken, neden Sürat Kargo için bu kadar acele edildi?
Dedim ya acaba alıcı mı belliydi? Acaba hazır bu alıcıyı bulmuşken hemen satalım mı diye düşünüldü?
Zaten satış fiyatı da 325 milyon TL muhammen bedelin sadece 10,5 milyon lira fazlası oldu?
Peki kimler yarıştı, kimler aldı bu ihaleyi?
Acaba bunlar ticari sır mı?
İnsanın aklına TEKEL alkollü kısım satışı geliyor.
Hani bizim 200 küsur milyon dolara özelleştirip sonra bizden alanların bunu 2 milyar doların üzerine satmaları gibi.
Sizce benzer hikayeler buralarda da dönebilir mi?
Film yeniden vizyona girebilir mi?
Evet, belki de film vizyondan hiç kalmadı. Sıkıca takip edip filmin sonunu da öğrenmeye çalışacağız.
Şimdilik 10 dakika ara...
İHALE SONRASI KIYAKLAR
Firmalar ihaleye giriyor. Ben Kurtköy Akyazı kısmını Yap-İşlet-Devret modeliyle 6 yıl 9 ay 12 günle kazandım. Yani ben değil de Limak-Cengiz firmaları.
Evet, bu süre içerisinde yapacaklar, işletecekler ve devredecekler.
Aaaa... meğer maliyet artmış. Ve bu firmalara yapım maliyeti olmadan 7 yıl daha ek işletme süresi verilmiş.
Hem de araç garantisi ve fiyatı artırılarak.
Bunun anlamı ne mi? Boğaz köprülerinde otomatik gişeler var ya. İşte firmaya diyorsunuz ki, gel bu paraları 7 yıl daha sen al.
Kimin parası mı?
Elbette sizin-bizim, yani milletin parası.
İyi işletilebiliyor musunuz?
Kolay gelsin.
Yavuz Sultan Selim Köprüsünde de ihale sonrası fazladan işletme süresi vermişler ama bilmiyoruz. Belki de ticari sırdır.
Parayı Millet ödeyecek ama ticari sırmış.
Yangın varsa yangından mal kaçırmak gerekiyor belki de...
Ne dersiniz?