Erdem Başçı Merkez Bankası Başkanı; Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Başbakan ise Ahmet Davutoğlu.
Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu 25 Şubat 2015 günü 2 saati aşan bir görüşme yapıyor. Kulisler Ali Babacan’ın istifa ettiği haberleri ile çalkalanıyor.
Bu görüşmenin nedeni ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz konusunda şu sert çıkışıydı:
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda bir konuşma yapan Erdoğan, “Merkez Bankası dün lütfetti, çeyrek puanlık bir faiz indirimi yaptı. Bizim Merkez Bankası’nın bağımsızlığına bir sözümüz yok. Ayrı bir konu. Ama nereye kadar yok? Ülkenin ve milletin menfaatlerini koruduğu yere kadar yok. Bize karşı bir bağımsızlık mücadelesi veriyorsun da başka yerlere karşı bağımlılığın mı var? Bunu söyle” dedi.
Cümle çok açık. Merkez Bankası Başkanını ve Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ı “Başka yerlere bağımlılığın mı var” diye suçluyor.
Başka yerlere bağımlılık suçlaması nereye acaba? Yani ülkenin Başbakanı’na bağımlılık değil elbette. O dönem çok gündemde tutulan dış mihrakların faiz lobisine bağımlılık tartışılıyor...
Zaten 2 gün sonra oraya da açıklık getiriyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. Cumhurbaşkanlığı Saray’ında düzenlenen Valiler buluşmasında çok daha net konuşuyor:
“Vatan satmak, bu topraklarda bin yıllık ortak geçmişi olan insanların birliğini beraberliğini, kardeşliğini sağlayamayarak, ülkenin maddi, manevi kayıplara uğramasına göz yummakla olur. Vatanı satmak, yüksek faizle, yüksek enflasyonla, kötü yönetimle ülkenin ve milletin kaynaklarını heba etmekle olur.”
Açıklama o kadar net ki.
Faizi sınırlı indiren ekonomi yönetimine ve ülke yönetimine söylüyor bu sözleri Erdoğan...
2 gün önceki eleştirisi üzerine istifa edecek denilen Ali Babacan ile Başbakan Davutoğlu görüşüyor ve istifa çıkmıyor. Adeta MB Başkanı, Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı ve Başbakan, Erdoğan’ın ağır suçlamalarına karşı direniyor.
Ve sonrasında “Vatan nasıl satılır” konuşması geliyor.
***
18 Temmuz 2014’de MB faizi 50 baz puan indirimle 8,25’e çekiliyor. 21 Ocak 2015’de ise bu sefer 7,75’e düşürülüyor faiz.
Ve büyük tartışmaya neden olan 25 Şubat faiz kararı. 7,75 olan MB faizi sadece 25 baz puan indirimle 7,50’ye çekiliyor.
Bu indirimi yetersiz bulan Cumhurbaşkanı Erdoğan başlıyor yukarıdaki cümlelerle ağır eleştirilere.
Şubat 2015’deki faiz indirimi kararı döneminde son enflasyon ocak 2015’de açıklanmış. Yıllık enflasyon 7,24 ve 12 aylık ortalama enflasyon ise 8,80. Ama Erdoğan 7,50 faizi çok yüksek buluyor.
Bugün yüzde 0,36 olan ABD 5 yıllık faizleri de o sıralar yüzde 1,5 seviyesinde. Yani yurtdışında da faizler bugüne göre 2-3 kat daha yüksek. Nitekim Aralık 2015’de 10 yıl sonra FED faiz artırım sürecine geçiyor.
Evet, yüzde 7,50 TL faizini “Vatanı satmakla” eleştirdiğimiz günlerdi o günler.
2014 yılında 48,2 milyar lira bütçeden faiz gider yapılmış. 2015 yılında ise 50,4 milyar lira faiz gideri olmuş ve “Vatanı satmak Milletin kaynaklarını heba etmekle olur” denilmiş.
***
Bugün en son açıklanan yıllık enflasyon %14,03 ve 12 aylık ortalama enflasyon %12,04. Ama Merkez Bankası faizi 200 baz puan artırmak zorunda kalıyor ve MB faizi artık %17,00.
Bu yıl bütçeden faize ödenecek para 140 milyar lira; ama 2021 yılında da 200 milyar lira ödenmesi öngörülüyor.
2014-2015 yıllarında 98 milyar lira faize ödenirken, 2020-2021 yıllarında 340 milyar lira faize para ödenecek.
O zaman yüzde 7,50 olan TL faizi şimdi yüzde 17,00 ; o zaman 98 milyar lira faize ödeme yapılırken şimdi 340 milyar lira.
İnsan sormadan edemiyor tabii...
Neredeeennnn nereye...