Sen ne söylersen söyle, gerçek değişmiyor. Uçuyoruz, Almanlar bizi kıskanıyor vs denilse de gerçekler ortada...
Hiç öyle eğmeye bükmeye gerek yok... Tek gerçek var: Ülke temel yapılar itibari ile batıyor.
Bugün ne cari açıktan ne dış borçlanma artışından, ne de Putin’in, BAE’in S. Arabistan’ın bize seçim döneminde yolladığı milyarlarca doları ve neyin karşılığı olarak yollandığını sorgulamayacağım.
Putin 20 milyar dolarlık doğalgaz parasını niye seçim sonrasına ertelemiş bugün meselemiz değil... Çünkü bugün çok ama çok daha önemli bir sorunumuzdan bahsedeceğim.
***
İç İşleri Bakanlığına bağlı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü veri açıkladı: 2022 yılında doğan bebeklere en çok Alparslan ve Zeynep adı konulmuş...
Ama bu arada 2022 yılında doğan bebek sayısının da 1 milyon 022 bin 737 olduğunu ilan etmişler... (Eyvah bu müdürlük yandı)
Aşağıda bir tablo var: Ekonomik krizlerde düşen bebek sayısı ekonomi iyileşince artışa geçiyor. Nitekim 2001 krizi sonrası 2003’e kadar bebek sayısı düşüyor. AK Parti gelince 2004-2008 arası umutların yeşermesi ile birlikte doğan bebek sayısı da artıyor.
2008-09 küresel krizle 2011’e kadar yeniden bebek sayısı düşüyor. Sonra kriz bitip umutlar yeniden yeşerince bebek sayısı 2014’e kadar yine yükseliyor.
Ve 2014 sonrası... Palavra ekonomisinin başladığı dönemler... Hiç ama hiç kesintisiz bebek sayısı düşüyor.
Bu arada şunu unutmayalım: 2008 yılında 71,5 milyon nüfusta 1 milyon 296 bin çocuk doğmuştu. Oysa 2021 yılında 84,7 milyon nüfustan 1 milyon 080 bin çocuk doğdu.
Bunu kadın başına doğum olarak da verebiliriz. AK Parti büyük krizle 2002 yılında kadın başına 2,17 doğumla ülkeyi devraldı. Ve 2014 yılında kadın başına doğum 2,19 ile 2002 yılının bile üzerine çıktı. (Ekonomi iyi olunca bebek sayısı artıyormuş)
Ama palavra ekonomisi başladığından beri kadın başına doğum sayısı 2,19’dan 2021 yılında 1,70’e düştü.
Tek gerçek budur.
Ama durun... 2021’de yüzde 11,0 büyüdük; 2022’de de Dünya bizi kıskanıyor, en doğru ekonomik modeli biz uyguluyoruz vs vs... Yok şunu yaptık yok bunu yaptık ne derseniz deyin: MİLLET YİNE ÇOCUK YAPAMAMIŞ...
2014’ten beri olduğu gibi.
Doğan bebek sayısı yine azalmış.
TÜİK’in 2021 yılında 1 milyon 079 bin 842 olarak açıkladığı canlı doğan bebek sayısını Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü 1 milyon 047 bin 975 olarak açıklamıştı.
Biz yine Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü açıklamasından yola devam edelim: 2022 yılında doğan bebek sayısı -25 bin 238 bebek azalış göstermiş.
Bunu öyle küçük bir azalış olarak görmeyin. Doğan bebek sayısı 2014 yılından beri hiç kesintisiz azalıyor. Bu gidişle ülkemizde yıllık doğan bebek sayısı 1 milyonun altına düşecek.
***
2014 yılında: 77 milyon 696 bin nüfus = 1 milyon 351 bin bebek (%1,74).
2021 yılında: 84 milyon 680 bin nüfus = 1 milyon 080 bin bebek (%1,28)
Ülkenin geldiği durum bu.
Kadın başına doğum 2,19’dan 1,70’e kadar çok sert düşmüş... Ama durmamış: 2022 yılında da Millet yine çocuk yapamamış.
Doğan bebek sayısı 1 milyon 022 bin 737’ye düşmüş.
Feci ama çok çok feci bir durum. Vahim ötesi... Felaket...
Çocuk yapamıyor ama bir de EYT çıkarıp 40’lı yaşlarda emeklilik verdik...
Hiç mi geleceği düşünen kimse yok. Hiç mi bu ülkenin geleceğini kendi geleceğinin üzerinde gören 1 tane bile siyasetçi yok.
Vahim ama çok vahim bir durum.
Türkiye’yi el birliği ile batırıyoruz. Kimse Türkiye’nin geleceğini düşünmüyor mu? Evlatlarımızı kurban ettiğimizin farkında değil misiniz? Hiç mi ülke sevginiz olmaz.
Hep koltuk mu dert... İktidarı muhalefeti tek dert olarak koltuk mu görür...
Bence herkes bu verilere bakarak YETER demeli... Ülke gidiyor, Ülkemiz bitiyor.
***
Pardon... Çocuk sayısı 2014’ten beri azalıyor ama nüfus 77 milyondan 84 milyona nasıl mı çıktı?
Hemen söyleyeyim: ‘Türkiye Yüzyılını’ da bu nüfusla kuracağız zaten... Kimlerle mi? Hemen sayayım:
322 bin Iraklı
184 bin Afganistanlı
129 bin İranlı
124 bin Türkmenistanlı
105 bin Suriyeli... Ve 28 bin Somalili, 18 bin Yemenli, 13 bin Nijeryalı, 10 bin Sudanlı, 7 bin Etiyopyalı, 3 bin Haitili, 3 bin Cibutili... vs vs.
Tek gerçek var: Millet fakirlikten çocuk yapamıyor, aile kuramıyor... Gerisi palavra ekonomisi.