Hani şu reklam vardı ya; Hasan Kaçan “Amcalarım, kardeşlerim, teyzelerim, devletten size müjde ‘imar barışı geldi’... Devletten vatandaşa uzatılan şefkat eli...”
İşte o şefkat elini oy almak için gördük ama depremin 1. ve 2. günü görebildik mi? Hatta 3. günü bile.
Afet sürecini 3 aşamaya ayırabiliriz.
1-Afet öncesi afete hazırlık, afetin yıkımını azaltıcı önlemler
2-Afet anında yapılanlar
3-Afet sonrası yapılacaklar
İşte burada 1. aşamaya baktığımızda afet öncesi hazırlık toplumsal rüşvete benzer ‘İmar Barışı gibi uygulamaları karşımıza çıkıyor. İmar Barışı ile toplanan 26 milyar lira bütçe açığını azalttı ama ‘ölümleri’ artırdı.
Hatta 2019 yılında Merkez Bankası’nın olağanüstü durumlarda kullanılmak için sakladığı ‘yedek akçeleri’ de bütçeye aktardık.
Deprem vergisini ne yaptığımızı hiç saymıyorum bile.
***
Deprem öncesi süreci herkes biliyor... Lafla yürütmeye çalıştığımız peynir gemisinin nasıl yürümediğini de herkes gördü.
Ama asıl dikkat çekmem gereken nokta şimdi... Yani depremin 1. ve 2. günü ne yaptığımız veya yapmadıklarımız.
Adıyaman’da bir depremzede diyor ya “Devlet bana iki gün lazım. Felakette ilk günde benim yanımda bulunması gerekirdi.”
Depremin ilk iki günü ne yapıldığını Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın dilinden verelim:
Asrın felaketi üzerinden 6 saat geçmiş (saat 09,55)... Fuat Oktay konuşuyor: “284 vefat, 1.710 yıkılan bina sayısı. Bölgede (10 ilin ve ilçelerinin tamamı) 1.150 AFAD ekibi, 280 jandarma, 117 polis, 200 silahlı kuvvetler (doğal afet taburu) ve 1.039 gönüllü olmak üzere toplamda 2.786 arama-kurtarma ekibi bulunuyor”
Bakın aynı dakikalarda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu açıklama yapıyor ve 311 personelin hemen bölgeye yollandığını ve devamının da yollanacağını açıklıyor.
Ve aynı günün akşamı; 6 şubat saat 18,30.. Depremin üzerinden 14 saat geçmiş ve ikinci deprem de yaşanmış: Fuat Oktay ne diyor: “1.541 can kaybı, 3.471 yıkılan bina... Ama bölgedeki kurtarma ekibi sayısı 9.698 kişi...”
Deprem üzerinden tam 14 saat geçmiş olmasına rağmen bölgedeki AFAD ve diğer kamu görevleri ile beraber dışarıdan gelen gönüllüler ve yabancılar dahil, toplam arama kurtarma ekibi sayısı: 9 bin 698 kişi... Fuat Oktay konuşmalarında öyle bilgi veriyor ki, mesela 14 trafo dışında sorun yok, kontrollü elektrik veriliyor. Bölgede aşevleri kuruldu, afet bölgesinde vatandaşlar ekmeklerini fırınlardan bedava bile alabilirler.
Büyütmeyin!
***
Fuat Oktay 7 Şubat’ın ilk saatleri (saat 00;34). “Can kaybı 2.379, yıkılan bina 4.758...”
Ve kurtarma ekibi sayısı... 11 bin 022 kişi (yabancı kurtarma ekipleri dahil).
Deprem üzerinden 20 saat geçiyor ve kurtarma ekibi sayısı 11 bin 022 kişi.
Bölgede vinç sorunu olduğunu anlıyoruz ve bölgeye ek vinç yollamak istiyoruz. Fuat Oktay bunu da açıklıyor: “Araçlarla özellikle vinçlerle ilgili bazı sorunlar olduğu söylenildi, onlar için de bazı çalışmalar yaptık. Sahada mevcut olan vinçlere ilave olarak Ankara ve Bursa’dan 6 vinç, Mardin’den 1 vinç, Kayseri’den 1 vinç ve yine Kayseri’den kiralanan 10 vinç yola çıkmış durumda” diyor.
Koca devlet asrın felaketine depremin üzerinden 20 saat geçiyor ve bölgeye 18 vinç yola çıkartıyor...
***
Deprem üzerinden 32 saat geçmiş ve Fuat Oktay 7 Şubat günü saat 11,35’de bir kez daha bilgi veriyor: “3.419 can kaybı ve 5.775 yıkılan binamız var. Bölgede arama kurtarma personel sayımız ise 12 bin 181 kişi...”
Bu rakamın ne demek olduğunu şu sayı ile karşılaştırın: Yabancı ülkelerden gelen arama kurtarma ekibi 3.294 kişi... Evet, bölgede toplam 12 bin 181 arama kurtarma ekibi var ve yabancı kurtarma ekibi sayısı da 3.294 kişi...
İşi ne kadar ciddiye aldığımızı ve hızlı hareket ettiğimizi gösteren bir rakam.
***
Depremlerde ilk 1. ve 2. gün çok ama çok önemlidir. Hele de havaların soğuk olduğu bir dönemde...
2017 Başkanlık Referandumu ile ‘hızlı karar alacağı’ söylenen BAŞKANLIK YÖNETİMİ 32 saatte yabancılar dahil 10 ili kapsayan asrın afeti bölgesine 12 bin 181 arama kurtarma yollayabilmiş. (Pardon bunlarında büyük kısmı gönüllü ve yabancı)
Burada tekrar soralım:
1- Asker neden arama kurtarmada ilk 2 gün geniş kapsamlı kullanılmadı?
2- Doğal kurtarıcı kabul edilen 200 binin üzerindeki madenciler neden ve hızla bölgeye sevk edilmedi.
Daha 2. gün bölgedeki madenci arama-kurtarma ekibi sayısı sadece 275 kişiydi.
Oysa CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz deprem sabahı Ankara AFAD cevap vermeyince Zonguldak AFAD üzerinden felaketin üzerinden 5 saat geçerken en az 2 bin madenciyi bölgeye sevk edebilmek için tüm çabasını göstermişti.
Kim neden engelledi? Neden ilk gün 20 bin madenciyi bölgeye sevk etme imkanı varken bu imkanlar kullanılmadı?
Vs vs vs...
Bunlar çok konuşulacak. Siyaset yapmayalım ama ülkeyi de yönetelim. Görülmüştür ki;
-Türkiye deprem öncesi YÖNETİLEMEDİ
-Türkiye deprem günlerinde de YÖNETİLEMEDİ
Ve bu yönetemeyenler diyorlar ki, “20 yıllık iktidardan sonra bize deprem için 1 yıl daha verin”
***
Asrın ihmalini yapanların 1 yılda ne yapacaklarını merak ediyorsanız hatırlayın: 2018 seçimlerine “Siz bu kardeşinize yetkiyi verin, dolar faiz ne olur görürsünüz” demişlerdi... Yetki zaten onlardaydı ama bir daha seçildiklerinde 4,60 olan dolar 7,20 oldu.
Şimdi de 20 yıldır yetki onlarda ama 1 yıl daha yetki verin diyorlar. İyi ama bu yetkiyi isteyenler depremin 1. ve 2. günü ne yapmışlar? Bu ihmallerden dolayı belki de ölmemesi gereken kaç kişi öldü?
Bunun hesabını verebilecek miyiz?