Dün öğlene doğru acı haberi duyduk. Turgay Yıldız... Yani bir yıldız gibi kayıp gitti bu dünyadan. Hepimizin yüreğinde bir sızı bırakarak gitti...
İçimiz acıdı, içimiz yandı.
Acaba TÜİK dün Turgay Yıldız’ın vefatını kayıtlara geçirebildi mi? Ölümleri sayamayan TÜİK dirileri nasıl sayabiliyor?
Bildiğiniz gibi TÜİK 2020 yılı ‘Ölüm İstatistiklerini’ açıklamadı. 23 Haziran günü yayınladığı açıklamada “çalışmaların henüz tamamlanamamış olması sebebiyle ileri bir tarihe ertelenmiştir” denildi. Benzer bir açıklama 14 Temmuz günü yapıldı. Bu sefer ‘Göç İstatistikleri’ açıklanamadı.
Sağlık Bakanlığı 2020 yılında korona ölümlerinin 20.881 kişi olduğunu açıkladı. Bu vefat sayılarının tamamının sadece korona nedeniyle olduğunu varsayalım. Yani korona olmasaydı bu insanların hiçbiri yaşlılık-hastalık vs nedenle ölmeyecekti diyelim.
2020 yılından önce normal vefat sayısı;
2019: 435.941
2018: 426.449
2017: 426.662
2016: 422.964
Biz burada 2018-19 vefat sayısındaki 9.492 kişilik artışı 10 bin kişi olarak kabul ederek 2020 yılında normal vefat sayısına 446.000 kişi diyelim. Bunun üzerine 21.000 korona vefatını da eklediğimizde yaklaşık ölüm sayısını 467.000 kişi olarak buluyoruz.
***
Şimdi gelelim doğum sayısına. 2020 yılında 1.112.859 yeni çocuk doğumu olmuş. Nüfus artışımız ise 459.365 kişi. O zaman aradaki 653.494 kişi nerede? (1.112.859-459.365=653.494)
Hadi bunun 467.000 kişisi normal+korona vefat toplamı olsun. O zaman kalan 186.000 kişiye ne oldu?
Ama durun... TÜİK neden ‘Göç İstatistiklerini’ yayınlamadı. Şimdi orası da önemli.
Mesela 2019 yılında;
Doğum 1.186.560
Göç (net) 346.753
Toplam 1.533.313
Ölüm 435.941
Kalan 1.097.372
Nüfus Artışı 1.151.115
Dikkat ederseniz doğum+göç-ölüm sonucu 1.097.372 artması gereken nüfus hesaplanamayan 53.743 kişi ile daha fazla artmıştır. Ve net nüfus artışı 1.151.115 kişi olmuştur.
Acaba 2020 yılında Türkiye ne kadar göç aldı? Yukarıda sorduğumuz kayıp 186.000 bin kişi hiç göç almadığımız varsayımına dayalı yaklaşık ölümleri ifade ediyor.
Oysa Türkiye 2019 yılında 346.753 kişi; 2018 yılında 253.539 kişi; 2017 yılında 212.693 kişi ve 2016 yılında da 202.961 kişi net göç almış ülkedir.
Eğer 2020 yılında net göç almadıysak 186 bin ölüm açıklanamıyor demektir. Yok göç aldık ama bu sefer 100 bin net göç aldıysak o zaman açıklanamayan ölüm sayısı da bir o kadar artmış demektir.
Ama şunu hiç düşünmek bile istemeyiz. Yani Türkiye yine 200 bin civarında net göç aldı ise açıklanamayan vefat sayımız bu sefer 350-400 binlere çıkmış demektir.
Biz yine de iyimser tarafından bakalım ve hiç net göç almadığımızı kabul edelim. (Net Göç: Ülkeye gelen göçmenlerin sayısı ülkeden gidenlerden düşürülerek elde edilen net rakam)
Hatta daha da iyimser olalım: Diyelim ki 2020 yılında Türkiye’ye göçmen gelmedi ama Türkiye’den gidenler oldu. O zaman 186 bin kişi vefat etmedi ama ülkeden gittiler. İyi de neden TÜİK bu çok basit verileri açıklamıyor.
Çünkü şunu biliyoruz: Türkiye’ye gelen göçmenler o kadar fazla ki, Türkiye’den gidenlerin iki katı civarında bir sayıdalar:
2019: Gelenler 677.042; Gidenler 330.289 ve Net Göç: 346.753
2018: Gelenler 577.457; Gidenler 323.918 ve Net Göç: 253.539
Bu veriler bize yaklaşık 200 bin kişilik bir vefatın açıklanamadığını gösteriyor. Ya da her 10 korona ve korona bağımlı vefatın 1 kişi açıklandığı, kalan 9 kişinin kayıtlara giremediğini anlatıyor.
İyi ama neden?
Neden toplumdan bilgi saklarız ki...
Acaba Hazine garantili köprüler, otoyollar, havalimanları, şehir hastaneleri bilgilerini ticari sır diye açıklamıyoruz ya... Bu ölümler de Şehir Hastaneleri vs ile ticari sır mı oldu?
Bakkal hesabı mı yetmedi yoksa.
Herkesin başı sağolsun!