İşte böyle, Paşinyan.
Değişim diyerek geldin…
Ermenistan’ı Rusya’nın uydusu olmaktan çıkarmayı vaat ettin…
Bunu imkânsız kılan işgal meselesini (ki bölgesel kalkınma projelerinde yer almayı, Türkiye’den istifade etmeyi ve Türkiye kapısından geçerek Avrupa'ya açılmayı engelleyerek Ermenistan’ı Rusya’nın uyduluğuna mahkûm ediyor) Azerbaycan’la anlaşarak çözmek istediğini -bizzat Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e, ‘Ben farklıyım, öbürleri gibi değilim, şartların olgunlaşması için bana biraz zaman tanırsanız meseleyi sizinle anlaşarak çözeceğimize söz veriyorum’ diye adeta yemin billah ederek- söyledin…
Sonra da kalktın “Karabağ Ermenistan’dır” dedin…
Senden öncekiler “Karabağ Ermeni vatanıdır” demekle yetiniyor, Ermenistan devleti olarak Karabağ üzerinde hak iddiasında bulunduklarını ifade etmekten geri duruyorlardı; sen onları sollayıp geçtin…
Dağlık Karabağ ve çevresindeki yedi şehrin (Ağdam, Kelbecer, Laçin, Cebrail, Fuzuli, Kubatlı, Zengilan) işgalinden bu yana en azgın hükümet senin hükümetin oldu…
Senin savunma bakanın “Toprak iade etmek şöyle dursun, daha çok toprak alacağız” dedi…
Senin hükümetinin kontrolündeki ordu Tovuz’a saldırarak krizi Karabağ ve çevresinin ötesine taşıdı…
Azerbaycan’ın sabrını zorladın, zorladın, zorladın…
Ve sonunda “Madem öyle gel böyle!” dedi Azerbaycan.
Nicedir biriken öfkesini, nicedir biriken Karabağ hasretini ve nicedir biriken askerî gücünü bütün haşmetiyle harekete geçirdi.
İşgalden kurtarılan tepeler, köyler, kasabalar, şehirler birbirini kovaladı.
Cebrail, Fuzuli, Zengilan ve Kubatlı şehir merkezlerine Azerbaycan bayrağı dikildi.
Dağlık Karabağ’ın içlerine de çoktan daldı Azerbaycan ordusu.
Aşk ve şevkle ilerliyor, ilerliyor, ilerliyor…
Ermenistan’ın kırmızı çizgilerini çiğneyerek, ezim ezim ezerek ilerliyor.
İşte en kırmızı çizgi:
Dağlık Karabağ’ın sembol kenti Şuşa!
İşgalcilerin Dağlık Karabağ’daki merkezi olan Hankendi’ye giden yolu açan, en üst düzeyde stratejik öneme sahip Şuşa!
Can Azerbaycan’ın can Şuşa’sı!
Dün orayı da kurtardı Azerbaycan ordusu.
Dağlık Karabağ’ı işgalden kurtaracak güçte olduğunu en ufak bir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde ortaya koydu.
Ve ilerlemeye devam ediyor.
***
İşte böyle, Paşinyan.
İşgal siyasetiniz yerlerde sürünüyor.
Sen yerlerde sürünüyorsun.
Aklını başına topla, üstünü bir güzel silkeleyerek ayağa kalk ve bütün cesaretini toplayıp beyaz bayrak çek!
İşgali sona erdir ve Azerbaycan / Türkiye ile yeni bir sayfa aç!
Bölgesel barış, işbirliği, dayanışma yazsın o sayfada.
Türkiye üzerinden Avrupa'ya açılmak da yazsın.
Rusya’nın boyunduruğundan kurtulmak, gerçekten bağımsız bir devlet olmak...
Yoksulluk zincirini kırmak…
Ermenistan, Dağlık Karabağ’da kaybettiğinden çok daha fazlasını bu sayede kazanacaktır.
Yapmıyor veya yapamıyor musun bunu?
“Daşnaklar beni vurur” diye mi korkuyorsun?
Öyleyse Azerbaycan ordusunu izlemeye devam et.
Senin yapmadığını veya yapamadığını bu ordu yapıyor.
Ermenistan işgali altındaki toprakları kurtardıkça Ermenistan’ı da özgürleştiriyor.
Rus uydusu olmaktan çıkma imkânını sunuyor Ermenistan’a.
Kıymetini bil!
NOT: Baktım yapamıyorum, aktif siyasetten erken emekliliğimi isteyip asıl saham olan matbuata döndüm. Sevgili KARAR okurlarına yeniden merhaba. Selamun aleyküm.