Maç sabahı Gaziantep’den aldığımız üzücü haberle sarsıldık. Öncelikle hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.
Erol Hoca ve Fenerbahçeli oyuncular lige yeni bir başlangıç yapmak, sıkıntıları ve oynadıkları ruhsuz futbollarını terse döndürmek için iyi bir fırsat maçına çıktı.
‘Maç öncesi oyuncularımla konuştum sıkıntılarını dinledim çözdük’ diyen Erol Hoca ilk yarıda nasıl bir sıkıntı çözmüş anlayan yoktu sanırım.
Yeni Malatyaspor maçında kurduğu orta saha ve hücumda tek bir değişiklik yapmayan Erol Hoca’ya, amatör hareketleri ile bireysel 4. hatasını yapan Tisserand da eklenince, sıkıntıların çözülmediği ve büyüyerek devam ettiği görülmüş oldu.
Takımın maestrosu olan Gustavo, son iki haftada takım ruhuna uyarak beklenen performansının altına indi.
Fenerbahçe ikinci yarı etkisiz, cılız ataklarla rakibin üstüne gitse de forveti Cisse ilk vuruşunu 58 dakikada kafa vuruşu ile yaptı. Sonrasında Cisse, kaçırdığı pozisyon ile taraftara saç baş yoldurttu.
Fenerbahçe’de en önemli sorun takım olamamak. Birçok transfer yapmış olabilirsiniz ama sahada oyuncuların birbirine uyumsuzluğu bir yana sahada kim ne yapıyor, kim ne oynuyor hoca haberdar değil.
Yenik durumdasınız, kazanmak için size gol lazım. Derbide olduğu gibi forvetiniz çıkarıp başka forvet alıyorsanız nasıl bir sisteminiz var bunu anlatmanız biraz zor olacak.
Sistem takımı dediğiniz. Fenerbahçe amatör takımların dahi oynamadığı doldur boşalt oyununu oynuyor. Ülke futbolunda ya sistemler değişti yada biz Erol Bulut’un sistemini anlayamadık.
Kötü bir tabir olabilir ama Fenerbahçeli futbolcular ile Erol Hoca’nın kimyası uyuşmadı, oyuncuların sahadaki hareketleri teknik direktörlerinden memnun olmadığının göstergesi. Bir takım bu kadar boş vermiş bu kadar bu kadar ruhsuz bir görüntü gösteremez.
Sumudica bazı hareketleri dışında ligin en kaliteli ve başarılı hocalarından, yönettiği takımları her gün daha iyiye götürme konusunda çok çalışıyor. Bunu 19 maç gibi uzun süreli kaybetmeme ile gösterdi.