Kazanma ile ‘sürdürülebilir’ kazanç arasındaki farka kafa yormayanların ülkesinde gelişimin ön koşulunun birikim olduğunu kim kendine dert eder ki? Diye söylemişti son yazısında Cem Dizdar. Tam da bu nedenle ülke futbolundaki felaketlerin en büyüğü ikinciliktir.
Fenerbahçe’nin epeydir durumu bu ve hatta ilerliyor. Kazanıp yol yürümek yerine parıltıyı belirsizlikte arıyor durumu satın alıyor. Her sezon takım baştan yeniliyor, hoca değişikliklerine gidiyor. An itibari ile belirsiz hal alan Jorge Jesus muamması. Oyunculara girersek uzadıkça uzarız.
Portekizli adı ve birikimi büyük ama ülkede ‘ikinci isen hiçsin’ mantığı devreye girer… Sezon başındaki babacan bilge futbol adamından tanıdık mağdur ve şikayetçiliğe evrildi o da. En son taraftar ile atışması buranın diline uyduğunu bize ispatladı. İstanbulspor maçı sonrası taraftar ile atışan Jesus, Sivas deplasmanında taraftarından yardım istemesi, kulağına şunların söylenme ihtimailini güçlendiriyor “seneye burada kalır isen dikkat etmen lazım böyle söylem ve tartışmalara…”
Luan Peres aylar sonra ilk on birde, Arao - İrfan stoperlerin önünde forvet Valencia - Pedro ikilisinden vazgeçmeyen bir sistem ile sahadaydı. Küskün Osayi ise sağ bek görevini almıştı. Yine sahada rakibi çözecek isim Ferdi ve Arda olacaktı. Zor maç Valencia’nın talihsiz sakatlığı ile başladı. Sakatlık sonrası Rossi oyuna girince vasat başlangıç yapan sarı lacivertliler orta sahayı kalabalık tutmak istese de pas hataları bu sezonun en çok pas hatası yaptığı maç oldu.
Rossi kendi becerisi ile sahada olmayan Fenerbahçe’yi biraz kıpırdatmaya çalıştı. Arda, Ferdi ike kıpırdanan oyuna İrfan Can Kahveci asisti, Ferdi bitirişi ilk yarı bitmeden rahatlatıcak diye beklerken, İrfan Can’ın sezon boyunca agresifliği umursamazlığı asist sonrası kırmızı kart ile son buldu. Sarı lacivertlilerin joker oyuncusu Ferdi oluşacak tehlikenin önüne geçerek 2.inci golünü atarak ilk yarının rahat bitmesini sağladı.
Ali Koç, Jesus artık bir karar verip İrfan olayını çözüme kavuşturması gerekmekte. Takımının en pahalı bonservisini alan, en fazla maaş alan oyuncularından olan bir oyuncunun saha içinde bu kadar amatörce davranması akıl karı bir durum. Bu içine girdiği bunalım ile çözülemez…
Jesus deplasmanda aldığı skor avantajını Arda Güler - İsmail Yüksek değişikliği ile başladı. Rıza Çalımbay ise üç golde 2.5 hatası olan Ali Şaşal’ı oyundan çıkardı. Jesus ilk defa takımını bu sezon ilk defa geri çekerek defans yapan bir takım görünümüne soktu. 10 kişi oynayan sarı lacivertliler 60. dakikadan sonra oyundan düşmesi Sivasspor ataklarına İrfan Eğribayat kurtarışları damga vurdu.
Fenerbahçe 3-0 değil 5-0 olsa da sezon boyunca yediği gollerin aynısını Sivas deplasmanında yedi, stoperlerin arkasına atılan her top gol oluyor. Gol sonrası Jesus, Mert Hakan ,Alioski’yi oyuna alarak topun kendinde kalmasını istedi. Fenerbahçe zor olan deplasmanı tabiri caiz ise oynamadan kazandı.
Sonuç olarak dün akşam Fenerbahçe’nin temel sorunun savunma olduğu tekrar anlaşıldı, yani sadece savunmaya çalışarak maç tutması ve koruması çok zor olduğu belli oldu.