Futbolda ekonomik veriler gibi ‘dört çeyrek’ olarak ele alınabilir sanırım. Ancak, Beşiktaş sezon başından beri bu periyodu tam sağlıklı yapamadı. Yedi maçta ilk yarıları çok hızlı geçirip, ikinci yarılarda sahada kayboldu. Son maçı derbide ise tam tersine son 15 dakika oyunun içine girebildi. Weghorst merkezli oyun Siyah-Beyazlıların hem kazanmasına hem de istediği pozisyonları kolay bulmasını sağlıyor.
Sakatlığı çözülemeyen Ghezzal kenarda, Salih’in yokluğundan dolayı Türk statüsüne uyan Tayfur Bingöl formayı kapmıştı. Sahanın en sıkıntılı ismi ise üç maçtır kazanamayan Valerien Ismael’di.
Hakan Keleş “Beşiktaş’ın nasıl oynadığını biliyoruz. Çalıştık kazanmak istiyoruz” demişti. Beşiktaş’ın hızlı geçiş oyununa, Giresunspor karşılık veremeyince ilk yarı Beşiktaş’ın hücum oyuncuları ile Giresunspor defansı arasında geçti. Yaşar Kemal Uğurlu’nun dört dakika düşünerek verdiği karar oyuna biraz heyecan katar gibi oldu. Beşiktaş’ın kazandığı golü iptal edip lehine penaltı verse de Weghorst penaltıyı kaçırdı. Hem savunmada iyi duran, hem hücumda sürpriz işler yapan Tayyip Talha estetik bir vuruş ile takımını öne geçirdi.
Siyah-Beyazlıların hızlı oyununa Redmond, Dele Alli ayak uydurmakta zorlanınca, Gedson ve Masuaku, Rosier daha fazla efor sarf etmek zorunda kaldı. Giresunspor ise tutuk bir oyun sergileyerek ilk yarıyı bitirdi.
Valerien Ismael durgun başlayan ikinci yarıya, Ghezzal, N’Koudou müdahaleleri yaparak dokunmak istedi. Ancak sahada takımı eksik oynatan Dele Alli’ye müdahale etmedi. Siyah-Beyazlılar bu sezon uyguladığı modadan vazgeçmeyerek son 30 dakika kala vitesi geriye doğru aldı. Hedef tahtasında bulunan Valerien Ismael “Takımın her geçen hafta daha iyiye gittiğini görüyorum. Beşiktaş İngiltere Premier Ligi’nde oynayacak kapasitede, bu ışığı fazlası ile görüyorum” sözünü takımının oynadığı maçları tekrar izleyerek söyler ise daha doğru olur. Özellikle geçen hafta oynadığı derbiyi izlemesi şart. Son dakikada Giresunspor’un santimlerle iptal edilen golü ise Valerin Ismael’i ipten alan sahne oldu.