Türkiye Futbol Federasyonu, Merkez Hakem kurulu ve hakemlerimiz ile ilgili son haftalarda konuşulmayan gün yok sanırım. Güzel bir sahne yaratıyorlar sporseverlere...
Bir teknik direktör, oyuncusuna verilen yanlış bir karttan dolayı itiraz ediyor ve 5 maç men cezası alıyor... Diğer teknik direktör rakip takımın kulübesindeki oyuncuları tehdit ediyor, saha içinde olmaması gereken bir yerde oluyor, 5 maç men cezası alıyor. Dosyası kabarık olduğundan mı acaba?
Bir oyuncu hakeme kararından dolayı itiraz ediyor, 4 maç men cezası alıyor. Diğer oyuncu rakip oyuncuyu maç bitimi tokatlıyor ama şaşılacak şekilde 1 maç men cezası alıyor. Bir başkan protokolde rakip takımın yöneticileri ile tartışıyor, sahaya iniyor, olayı devam ettiriyor ve 75 gün hak mahrumiyeti alıyor. Diğer başkan maç sonu rakip takımın hakemi neden ön plana attığına dair bir açıklama yapıyor sonuç; 150 gün hak mahrumiyeti cezası.
Alınan kararlarda hangi kuralın işlediğini, neye göre verildiğini, veren kişi de bilmiyor. Yıllardır MHK maçlara hakem tayin ediyor, hakem raporunu okuyamıyor, bu rapor direkt hukuk departmanına gidiyor.
Çok konuşulan Fenerbahçe-Başakşehir maçının hakemi Bahattin Şimşek’in babası kim? Eski hakem ve gözlemci... VAR hakemi kim? Cüneyt Çakır. Çakır’ın babası hakem. 4. hakem kim? Hakan Ceylan. Babası eski hakem... Aile boyu süregelen gelenek ve hatalar zinciri...
Balık baştan kokar sözünü cümlelerin arasına sıkıştırarak şunu da ifade etmek istiyorum; Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir’in asıl işi mühendislik. Bu zor göreve belki isteksiz geldi, bilemeyiz ama yoğun mesaisini futbola veremediği kesin. Yayıncı kuruluş ile karşı karşıya kalınan ödeme sıkıntısında da az çok bunu hissettik.
Her hafta üstüne koyarak devam eden hakem hatalarının önüne nasıl geçilir? VAR Sistemi yönetimi nasıl olur? Verilen cezalar kurullara göre değil, bir iki kişinin inisiyatifine göre verilir ise bu güzel oynanan oyun sahnesi değişmeyecektir.
Sporseverlerde iyice futbolumuzdan soğuyacaktır…