Teknik direktör değişimleri her zaman takım içerisinde havayı değiştirir. Oyuncular hocaya kendini göstermek için güzel bir rekabet haline girerler. Yalnız saha da oynanan oyun hemen anlık değişim göstermez.
Bu zamanla idman yaparak, çalışarak, görerek, tanıyarak olur. Stefan Kuntz bu doğrultuda ilerlemeler sağlıyor.
Oyuncuları ile daha yakın, olmayı içtenliğini yansıtıyor, dönüş bileti cebinde olsa da. Önce galibiyet, daha sonra çok gol atmamız gereken Cebelitarık maçına, tehlikeli bölgede sorun yaratacak en hızlı oyuncularımızla maça başladık.
Oynadığımız ilk maçın aksine oyuna daha istekli, arzulu bir şekilde girdik. Kerem’in güzel pasını Burak bitiremedi. Kerem bu sefer beş kişilik Cebelitarık savunmasını yararak istediğimiz erken golü attı. Olivero takımını 10 kişi bırakması, bizim tempoyu daha da arttırmamızı sağladı. Ayağa pasları çok iyi yaptığımız zaman, tehlikeli pozisyonları daha rahat buluyoruz. İlk yarıda Caner ve Zeki ortaları netice oluşturmadı. Burak Yılmaz, Halil Dervişoğlu ile rolleri değiştirince, takımımız açıldı.
Kerem-Burak paslaşmasını Halil bitirdi. Burak ilk yarı da ben gol atmayacağım asistlerime devam edeceğim deyip Halil’e bir gol daha attırarak oyuna iyice rahatlık getirdi. İlk yarı bitmeden Caner’in topu direkten dönmese tadından yenmezdi oyunumuz.
İlk 10 dakikada sol kanatta Caner bölgesinden dört orta denedik, üç korner kullandık, rakip uzun boylu olduğundan dolayı hiçbiri tehlike yaratmadı. Paslaşarak ayağa oynayarak yaptığımız ilk atak gol oldu. Biz diziliş ve oyun sistemi bakımından pas futbolunu oynamamız gerekir. Daha az şekilde orta işlerine yönelmemiz lazım.
Cebelitarık ikinci yarıda merkezi kapatıp, daha fazla gol yemeyelim düşüncesi ile sahadaydı.
B planımızı devreye soktuk, kenarlardan topu çok kaldırmadan, fırsatlar bulmaya çalıştık. Rıdvan güzel kesti Merih bu sefer doğru kaledeydi. Rıdvan bu sefer aynı golü Serdar Dursun’a attırdı.
Rakibimiz çok zayıf olsa da tek bir plana bağlı kalmadan, isteyerek deneyerek, planlarımızı sahaya yansıttık.
Takımın da harikalar yaratıp, Milli Takım’da patlamasını beklediğimiz, Hakan Çalhanoğlu bu maçta da uzaktan isabetsiz şut atma dışında bir şey yapmadı.
İki final maçımızın kolay ayağını istediğimiz şekilde geçtik, şimdi sırada Karadağ var.