Dikkat ettiniz mi, İliç’de toprak altındaki 9 işçi nasıl gündemden düşürülüverdi…
Ne ses ne bir nefes.
AB üyesi ülkelerde siyanürle maden arama 2012 yılından beri yasak, Türkiye’de hala serbest.
Artık akıbetlerinden bile haber alamadığımız işçilerin yaşamına mal olan bu cinayet girişiminden kimler nemalandı acaba?
Şunu da unutmamak lazım:
AKP Dönemine kadar verilen ruhsat sayısı 1200 iken… AKP döneminde verilen maden ruhsatı 238 bin.
Rakama bak, 238 bin…
Bu ruhsatlarla “maden cinayetleri” arasındaki ilişki nedir acaba?
DİSK-AR’ın araştırmasına göre 2003 ve 2021 yılları arasında iş cinayetlerinde ölen işçi sayısı 23 bin 958.
AKP döneminde her yıl düzenli ortalama 1236 işçi ölmüş… Daha doğrusu iş cinayetine kurban edilmiş.
Katledilen işçiler arasında AKP’li işçiler yok mu?
Var tabii.
Türkiye gelir dağılımı eşitsizliğinde rekor kırdı… Avrupa’nın lideriyiz, dünyadaki 130 ülke içinde ise lider değiliz ama 28. sıra ile liderliğe adayız.
Bizimle birlikte en kötüler arasında Cibuti, İran, Malezya, Tanzanya, Kenya, Senegal, Mali, Nijerya gibi ülkeler var.
Türkiye’nin yarıştığı “yeni lig” deki ülkeler bunlar… Uzaya turist yollamak bu gerçeği değiştirmiyor.
TÜİK verilerine göre nüfusun en zengin yüzde 20’si toplam milli gelirin yüzde 49.8’ini alırken, nüfusun en alttaki en fakir yüzde 20’si ancak yüzde 4.9’unu alabiliyor… En fakir ile en zengin arasındaki 10 kat fark var.
Bu başlı başına korkunç bir durum değilmiş gibi 2013 yılından beri en zengin yüzde 20’nin payı sürekli artarken, diğer yüzde 80’nin geliri sürekli düşüyor.
Sürekli fakirleşenler arasında AKP’liler yok mu?
Var tabii.
Ocak ayında, 31 günde 85 bin kişinin işsiz kaldığını açıkladı TUİK. Ocak ayında neredeyse her gün 2.742 kişi işsiz kalmış. Nisan’dan sonra işsiz kalacakların sayısının fazlalaşacağı söylenirken, daha Ocak ayında 85 bin işsizi görmek beni çok ürküttü.
Ocak ayında işsiz kalan 85 bin kişi arasında AKP’liler yok mu?
Var tabii.
Recep Tayyip Erdoğan 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Özel Yayını’nda "Bu ülkede 'Zenci Türkler'den bahsediliyorsa o zenciler biziz" demişti.
Erdoğan “biz” derken kimi kast ediyor?
Kim o zenciler?
İliç’de akıbeti unutturulan 9 işçi mi?
Her gün sürekli ve düzenli olarak iş cinayetlerine kurban edilenler mi?
Gelir dağılımında en altta kalanlar mı?
İşsiz bırakılan yığınlar mı?
Yoksa Erdoğan mı?
Erdoğan’ın zenciliğinin kalmadığı kesin…
Ama başka kesin olan bir şey daha var, 20 kusur yıllık iktidarında AKP acımasızca toplumun çoğunluğunu zencileştirdi. Yüzde 20’lik bir kesimin daha da zenginleşmesi için ülkenin yüzde 80’i daha da fakirleştirildi. Sefalete itildi.
Nüfusun yüzde 20’si obezleşirken, en alttaki AKP’nin yeni zencileri başta diğerleri raşitik bir hale savruldular.
O mağdurların feryadı hiç duyulmuyor. AKP zencilerin sesini duymak istemiyor.
Malum, bir iki haftaya yerel seçim var…
Çok ağır bir sefalet sarmalı ve gene çok ağır bir baskı döneminin esirleriyiz.
Ayrıca… AKP’nin kötü yönetiminin yarattığı “zenciler” de çok görünür oldu.
Bu ortamda seçim ne olur?
“Hiçbir seçimde böyle bir şeyle karşılaşmadık” diyen Konda’nın Genel Müdürü Aydın Erdem’in açıklamaları dikkatimi çekti:
“Mayıs 2023 seçimlerinden sonra her iki seçmenden biri parti adı belirtmeden kararsıza döndü
Kararsızlardaki artış her iki tarafta da görülüyor. Muhalif seçmenler seçimden yaşanan başarısızlık ve seçim sonrası yaşanan tartışmalar yüzünden yaka silktiler.
Erdoğan ve AKP’ye oy verenler de ekonomi yönetiminin iyi olmaması nedeniyle kararsızlığa döndüler. Oylarının karşılığını ekonomide görmediler. Ekonomik iyileşme henüz yok. Vatandaş henüz durumdan memnun değil. Enflasyon artışlarından duyulan rahatsızlık oldukça yüksek seviyelerde.”
***
AKP “esas zenciler biziz” diyerek iktidara geldi… Bir zaman sonra amacın zenciliği bitirmek değil, hazinenin anahtarını ele geçirmek olduğu anlaşıldı.
Yedikçe iştah öyle açıldı ki sonunda AKP’nin kendi seçmenini de kapsayan zenciler koskoca bir çoğunluk oldu.
Bakalım AKP’nin zencileri bu yerel seçimlerde nasıl oy kullanacak?
Kendilerini fakirleştiren, işsizleştiren, iş cinayetlerine kurban eden yönetimlerine ne diyecekler?