Size önce bir fıkra aktaracağım.
Oflu Hoca’ya ‘‘Kurban kredi kartıyla kesilir mi?’’ diye sormuşlar… Hoca, cevabı hemen yapıştırmış: ‘‘Keslir kesilmesine de evladım, ama sen yine de bıçakla kes…’’
Bu fıkrayı, bir kurban bayramı öncesinde, bir cuma günü, Sultanahmet Camii’nde, şivesinden Karadenizli olduğu anlaşılan bir vaizden dinlemiştim.
Aradan onlarca yıl geçtiği halde bugün hatırlamamın sebebi var.
Bir kurban bayramı öncesi İzmir’deyiz; kalacağımız süre içerisinde ihtiyaç duyacaklarımızı almak üzere, bir ara ‘üç harfliler’ diye kendilerinden söz edilen bir markete uğradık. Marketin girişine, kurbanlık kesiminde yardımcı olunabileceğini duyuran bir reklam yerleştirilmişti.
Reklamda, ‘Karaman koç’ diye tanıtılan küçük baş hayvanın fiyatının 13 bin 750 TL, büyükbaş hayvana 1/7 ortak olunduğundaysa onun fiyatının 16 bin 950 bin TL olduğu duyuruluyordu.
Hemen altında da ‘‘Kredi kartıyla üç taksit’’ ibaresi vardı.
Sultanahmet vaizinin Oflu Hoca’ya mal ettiği fıkrası gerçeğe dönüşmüş...
Kurban artık daha az kişinin yerine getirebileceği bir ibadet. Şartlarını zorlayarak ibadeti yerine getirmek isteyeceklerin bir bölümü bunu ancak taksitle yapabilecek durumda.
‘Üç harfiler’ ve onları gören diğer marketler bayramda işte bu hizmeti sunuyorlar…
Daha önce de marketler benzer hizmette bulunmuşlar.
Reklamlara baktım; bu yıl 13 bin 750 TL olan ‘kurbanlık Karaman koç’ için, eski dönemlerde bir yıl 3 bin 195 TL, daha önceki yıl da 1295 TL ödenmesi gerekiyormuş…
Birkaç yıl önce 1495 TL veya 3 bin 195 TL imiş kurbanlık büyük baş hayvanın 1/7 hissesi, bu yıl ise 16.950 TL…
Daha önceki yıllarda emekliler, bayram ikramiyesi olarak bin TL aldıklarında üzerine biraz ekleyerek kurban kesebiliyormuş; üç bin TL ikramiye ile de kurban kesilmiş geçmişte…
Peki ya bu yıl? Büyükbaş hayvana 1/7 ortak olarak katılmak isteyecek mümin emekli 16 bin 950 TL’yi maaşının bütünüyle bile ödeyemez.
Emeklilere bayram ikramiyesinin 17 bin TL olmasını isteyen, kurbanlık fiyatlarına bakarak bu teklifte bulunmuş olmalı.
Hadi, marketin kolaylığından yararlanmaya kalktığını ve kredi kartı limiti de müsaitse üç taksit yaptırdığını varsayalım bizim emekli müminin; o zaman ilk taksit olarak 5 bin 650 TL ödemek zorunda…
Tabii, kredi kartıyla kurban konusunda tereddüt yaşamazsa…
Gerçi o konuda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın rahatlatıcı fetvası olduğunu belirtmeliyim.
Diyanet’in fetvası şu: ‘‘Esasen vadeli satış caizdir (Mevsılî, el-İhtiyâr, II, 59). Taksit ise, borcun ödenmesinin belirli birkaç zamana vadeli olarak geciktirilmesidir (Mecelle, md. 157). Buna göre taksitlendirme yolu ile satın alınan bir mal, alıcının mülkiyetine geçtiğine göre, bu yolla alınan bir hayvanın kurban edilmesinde bir sakınca yoktur. (..) Kurbanlık hayvanın nakit olarak satışı caiz olduğu gibi kredi kartı ile tek çekim veya taksitli olarak satışı da caizdir.’’
Kesilen kurbanın etinin kestirene kaça mal olduğunu da merak ettim. Dana eti, kasaplarda ortalama 500 TL’ye satılıyor. Acaba kestirdiğimizde kurbanın eti kaç TL’ye mal olacak?
Cevabı şu: Kurbanlık büyükbaş hayvan için kemiksiz 23-26 kg et olarak teslim edileceği bilgisi veriliyor. 16 bin 950 TL’yi 23’e böldüm, kurbanlık hayvandan elde edilen dana etinin kilosu olarak 737 TL sonucu çıktı.
Kasabın zaten pahalı etinden daha pahalıya mal oluyor kurban eti…
Tuhaf değil mi?
Etrafa kulak verdiğimde, yıllarca her bayramda kurban kestiren, kestirdiği hayvanın etinin büyük bölümünü yakın-uzak ihtiyaç sahiplerine dağıttığını bildiğim kişilerin, önemli bir bölümünün, bu yıl, kurbanını bağışlamayı tercih ettiğini öğrendim.
Öncelikle de Filistin/Gazze’ye…
Gelecek yıl acaba durumumuz nice olacak?
Neyse.
Bütün okurlarımın kurban bayramlarını en iyi dileklerimle kutlarım. Umarım gelecek bayramları ‘gerçek bayram’ havasında kutlarız.