Suriye’nin Baas-Esad yönetiminden kurtuluş süreci başladığı ilk günden beri zihnime üşüşen hep aynı soruya cevap arayıp duruyorum.
Şu soruya: Acaba dünyanın en zengin adamı diye bilinen, Tesla’nın ve Space-X’in patronu Elon Musk bu gelişmenin neresinde?
Gelişmelere uzaktan bakanlar sorumu garipseyebilirler. Ne kadar zengin olursa olsun bir iş insanının uluslararası bir sorunla kendi işi gibi ilgilenmesi pek görülmüş değildir de ondan…
Musk bu kabulü değiştirdi.
En zengin insan olduktan sonra değil, Twitter diye bilinen sosyal medya platformunu satın alıp ismini ‘X’ olarak değiştirdikten sonra…
Yalnızca yaşadığı ülke olan ABD’nin siyasetiyle ilgilenmekle yetinmiyor, Musk, pek çok başka ülkenin içine de elini-kolunu uzatmış durumda.
ABD’de Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesinde en belirgin rolü Musk’ın oynadığı tartışılmaz.
Zaten bu sebeple, Trump da, onu, Beyaz Saray’a yerleştiğinde bürokrasiyi azaltma görevinin sahibi yapacağını duyurdu.
ABD’nin Yüksek Seçim Kurulu (The Federal Election Commission) birkaç gün önce başkan adaylarının kampanyalar sırasında kimlerden ne kadar bağış aldıklarını açıkladı. Musk, Trump’ın kampanyasına tam 238.5 milyon dolar katkıda bulunmuş…
Bu paranın 40.5 milyon doları, seçmenleri ortada olan ve ‘salıncak’ diye adlandırılan yedi eyaletteki seçmenlere her gün birer milyon dolar ikramiye olarak harcanmış; Trump’ı destekleme karşılığında…
Tuhaf, değil mi?
Bir savcı bunu anayasaya aykırı bularak durdurmaya çalışsa da, bir yargıç onun bu çabasını boşa çıkartan bir karar vermişti.
Seçimden hemen önceki ay, her hafta, 25 milyon doları Trump’ın kampanyasında harcanmak üzere bağışladı Musk…
Yaşadığı ülkede kimin kazanacağına Güney Afrika doğumlu Musk karar vermiş oldu.
Geçen ay, İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, herkesi şaşırtan bir açıklama yaptı.
Dediği şu: “İtalya büyük bir demokratik ülke ve kendi işlerini kendi görebilecek durumda. Herhangi biri, özellikle de dost ve müttefik bir ülkede önemli bir göreve getirilmesi beklenen bir insan, ülkemizin bağımsızlığına saygı duymak ve onun ne yapması gerektiğine dair taleplerde bulunmaktan kaçınmak zorundadır.”
Mattarella’nın “Dost ve müttefik bir ülkede önemli bir göreve *getirilmeyi bekleyen bir insan” diye tanılmadığı kişi Elon Musk.
Elon Musk, İtalya’nın iki yıl önce iktidara gelmiş başbakanı Giorgia Meloni’nin yakın arkadaşı olmakla övünür. ‘Aşırı sağcı’ bilinen Meloni’nin başı şu sıralar sığınmacılar konusuyla dertte. Ülkesine gelen sığınmacıları Arnavutluk’ta inşa ettirilen merkezlerde tutmak isteyen Meloni’ye yargı karşı çıktı çünkü.
Zenginliğini iktidarları belirleme amacıyla kullanmaya başlamış olan Musk, Meloni’yi durduran yargı kararına “Bu yargıçlar gitmeli” tepkisini verdi.
İtalya Cumhurbaşkanı’nın nezaket cümleleriyle uyardığı işte bu tepki.
Musk’ın eli yalnız İtalya’ya uzanmadı; sırada İngiltere ve Almanya da var.
Ülkesinin Avrupa Birliği’nden çıkması için yapılan referandumu (Brexit) tanınmak amacıyla tepe tepe kullanan ‘aşırı-sağcı’ politikacı Nigel Farage, yakın dostu Trump sayesinde tanıştığı Musk’ın dikkatini kazanmış durumda. Farage bu hafta, kurduğu Reform Partisi’ne Musk’ın tarihi yükseklikte bağışta bulunacağını açıkladı.
İngiliz demokrasisi böylesine bağışlara pek alışkın değil. Nitekim, Farage-Musk ilişkisinin aşırı-sağcı bir partiye iktidar yolunu açabileceği ihtimali, diğer partileri o yolu yasal açıdan kapatma arayışına sevk etti.
Almanya ise daha renkli bir platform olmaya aday Musk için…
Olaf Scholz’un başbakanlığında kurulmuş üçlü koalisyonun sonunu Musk’ın getirdiği bile söylenebilir.
“Beceriksiz aptal” diye andığı Scholz’un derhal istifasını sunması gerektiğini, iki ay sonra yapılacak erken seçimde ‘aşırı sağcı’ Alternative for Germany (AfD) partisinin kazanmasının Almanya için ‘ideal’ olacağını da duyurdu Musk.
Uzun yıllar anayasayı hiçe saydığı için AfD’nin kapatılması tartışılmıştı oysa…
Dikkat edilmiştir herhalde: Dünyanın en zengin adamı Musk, ABD’de Trump, İtalya’da Meloni, İngiltere’de Farage ve Almanya’da AfD’yi tutuyor.
Yani aşırı sağcıları…
“Acaba dünyanın en zengin adamı diye bilinen Elon Musk, Suriye’deki gelişmenin neresinde?” merakım bu yüzden…