Emeklilik başvurusunda bulunacak vatandaşların e-Devlet üzerinden alacakları hizmet dökümündeki prim günlerini ve bu günlerin karşısında S, K ve Ş harflerinin olup olmadığını kontrol etmelerinde fayda var.
Bu harfler ne anlama geliyor?
“S” harfinin yer aldığı hizmet süreleri, yapılan denetimler sonucunda “sahte işyeri” olarak tarif edilen gerçekte faaliyet göstermeyen paravan firmalar tarafından bildirilen hizmet sürelerini ifade etmekte olup, ”S” kodlu hizmet süreleri, emeklilik için gerekli olan prim gün sayılarının hesabında dikkate alınmamaktadır.
“K” harfinin (Kontrollü İşyerlerinin) yer aldığı hizmet süreleri, henüz sahte olup olmadığı tespit edilmemiş olmasına rağmen, “K” kodlu işyerlerinin genel özelliklerinin sahte işyerlerine benzer olması nedeniyle, “K” kodlu işyerlerinden bildirilen hizmet sürelerinin doğruluğu denetim sonrası tespit edilinceye kadar emeklilik işlemleri sırasında hesaba dahil edilmemektedir.
“Ş” harfinin (Şüpheli İşyeri) yer aldığı hizmet süreleri ise kontrollü işyerleri gibi sahte işyeri olma ihtimali bulunan ancak sahte işyeri olup olmadığı henüz tespit edilmemiş işyerlerinden bildirilen hizmet sürelerini ifade etse de şüpheli işyerinden bildirilen hizmet süreleri emeklilik işlemleri sırasında hesaplamaya dahil edilmektedir. Ne var ki “Ş” kodlu hizmet sürelerinin emeklilik hesabında dikkate alınmış olması, ileriki tarihlerde bu hizmet sürelerinin iptal edilmeyeceği şeklinde yorumlanmamalıdır.
Emeklilik başvurusunda bulunan sigortalının prim gün sayısının hesabında dikkate alınan “Ş” kodlu hizmet süreleri ilerleyen süreçte denetime tabi tutulmakta ve bu hizmet sürelerinin bildirildiği işyerinin sahte olduğunun veya işyeri gerçek olmasına rağmen hizmet sürelerinin fiili çalışmaya dayalı olmadığının tespiti halinde, bu kapsamdaki hizmet süreleri emekli olunan tarihten sonra 5 yıl da geçse, 10 yıl da geçse iptal edilmektedir. Haliyle “Ş” kodlu hizmet sürelerinin iptalinin ardından, kalan prim gün sayısı emeklilik için yeterli gelmiyorsa, maalesef ki emekli aylığı kesilmekte ve ödenen aylıklar faiziyle birlikten sigortalıdan geri alınmaktadır.
Ne yapılabilir?
İşten ayrılarak tahsis (emeklilik aylığı) talebinde bulunmalarına rağmen “K” kodlu hizmet sürelerinin hesaba dahil edilmemesi nedeniyle emekli aylığı bağlanmamış vatandaşların SGK tarafından ileriki tarihlerde yapılan incelemeler sonrasında “K” kodlu hizmet sürelerinin doğru olduğu tespit edildiği takdirde, bu vatandaşların “K” kodlu hizmet süreleri ile birlikte toplam prim gün sayıları emekli olmaları için yeterli geliyorsa, emekli aylıkları evvelce tahsis talebinde bulunmuş oldukları tarihi izleyen aybaşından itibaren bağlanmaktadır.
Bu bakımdan (K) kodlu işyerlerinden bildirilen hizmet süreleriyle birlikte emekli aylığına hak kazanacak vatandaşların, bu işyerlerinde fiilen çalışmış olmaları halinde emekli aylığına hak kazandıkları tarihte tahsis talebinde bulunmaları isabetli olacaktır.
Emekli aylığı başvurusu sonrası “Ş” kodlu hizmet süreleri de dahil edilerek emekli aylığı bağlanacak vatandaşların ise ilerleyen süreçte bu hizmet sürelerinin gerçek olup olmadığı hususunda mutlaka denetime tabi tutulacaklarını göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Bu vatandaşlar (Ş) kodlu hizmet süreleri içinde gerçekte çalışmamışlar ise bu işyerlerinden bildirilen hizmet sürelerini dikkate almaksızın kalan prim gün sayıları ile kademeli emeklilik tablosundaki prim gün sayısına erişinceye daha çalışarak veya borçlanma yapabiliyorlarsa bu süreler kadar borçlanma yaparak emekli aylığı başvurusunda bulunmaları, sonradan telafisi çok güç sorunların önüne geçecektir.
İŞTEN AYRILIŞ NEDENİNİN 42 İLA 50 NOLU KODLARLA BİLDİRİLMESİNİN SONUÇLARI
İşten ayrılış bildirgelerine işten ayrılış nedeni olarak 42 ila 50 arasında bir kod yazılması İş Kanunu’nun 25/II maddesi uyarınca işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri nedenlerle iş akdinin işveren tarafından haklı nedenle derhal feshedildiğini ifade etmektedir.
Bu durumda, işçinin işverenden kıdem ve ihbar tazminatı talep etme hakkı olmadığı gibi işten ayrılış bildirgesine 42 ila 50 arasındaki kodlarından birinin yazılması halinde iş akdinin işçinin kusuru nedeniyle sona erdirildiği kabul edilerek İŞKUR tarafından işsizlik maaşı da ödenmemektedir.
Diğer taraftan, işçinin kıdem/ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti vb. ücret ve tazminat alacaklarına ilişkin bir talebinin bulunması halinde arabulucuya başvurması zorunludur.
İşten ayrılış nedeni 42 ila 50 nolu kodlardan biri ile bildirilmiş işçi ile işveren arasında arabuluculuk vasıtasıyla kıdem veya ihbar tazminatı ödenmesi konusunda anlaşmaya varılması halinde, 2013/11 sayılı SGK genelgesine göre işveren tarafından SGK Müdürlüğüne yapılacak müracaata istinaden işten ayrılış nedeni güncellendiği takdirde, işçi işsizlik maaşı için İŞKUR’a başvuruda bulunmasının ardından işsizlik maaşını alabilecektir.
İŞKUR tarafından yayımlanan 2020/1 sayılı Pasif İşgücü Genelgesine göre ise iş akdinin feshinin ardından arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflarca anlaşmaya varılması ve arabuluculuk anlaşma tutanaklarından feshin 4447/51. madde kapsamında olduğunun (işçinin istek ve kusuru dışındaki bir nedenle feshedildiğinin) anlaşılması halinde fesih nedeninin güncelleneceği belirtildiğinden, bu durumda da işçinin işsizlik maaşını alması mümkün olacaktır.