Manchester United gibi bir dünya devini yenmek elbette son derece önemli ve güzel. İngiltere’de bozguna uğradığı rakibi karşısında mücadele gücünü hiç yitirmeyen Fenerbahçe, son derece konsantre olarak yaptığı etkili savunmasının ödülünü de iki şık golle almayı başardı. Maça şok bir golle başlayan Fenerbahçe, Hasan Ali’nin getirip Sow’un muhteşem rövaşatasıyla öne geçtikten sonra uzunca bir süre sadece savunma yapmaya odaklandı. Bereket versin, Manchester United, eski Manchester United gibi değildi. İleri çıkmayı düşünmeyen Fenerbahçe’nin üzerine sıkça geldiler ama o kalabalık savunmayı geçmeyi bir türlü başaramadılar. Uzunce bir süredir Sarı-Lacivertli futbolcuları yalnız bırakan taraftarın bu kez tribünleri tıklım tıklım doldurması da Fenerbahçeli futbolcuların mücadele gücünü ve konsantrasyonunu da artırmıştı. Her ne kadar, savunma odaklı oynasalar da zaman zaman buldukları kontra ataklarla Manchester savunmasının baya salladılar.
HER MAÇ BÖYLE KAZANILMAZ
Emenike, iki tane öyle gol kaçırdı ki yanmamak elde değil. Savunma bağlamında gerçekten çok iyi işler yapan Fenerbahçe’de Skrtel ve Kjaer, kusursuz oynarken onların önündeki Mehmet Topal, Sarı-Lacivertli ekibin en etkili ayakları olarak sivrildi. Advocaat, bu kez kalabalık tuttuğu orta sahayı savunmasına yaklaştırarak iyi birkurgu sağlamıştı. Bu kalabalık bölge, İngilizlere oynayacak alan bırakmazken zaman zaman gelişen kontra ataklarda da son derece etkiliydi. Fenerbahçe’nin Manchester karşısındaki en belirgin yanlışı çıkarken kaptırılan toplardı. Allah’tan Manchester’ın forvetlerinin beceriksizliği üzerindeydi ki, kalemizde çok ciddi tehlikeler yaşamadık. Taktik anlayışı sahaya iyi yansıtan Fenerbahçe’de görevini yapmayan isim yok gibiydi. Ancak, Hasan Ali ve Lens’in enerjilerini gerçekten alkışlayalım. Emenike’yi iki kez golle burun buruna getiren Lens, muhteşem frikik golüyle de Fenerbahçe’yi zafere götüren isimlerin başında geldi. Yalnız, şunu da söyleyelim; Her maç böyle savunularak kazanılmaz. Fenerbahçe’nin hücum yönünü biraz daha geliştirmesi lazım. 2-0’dan sonra rakibin üzerine daha güvenli gitmeleri, bunun açık göstergesiydi. Ve maçın son anlarında da savunmanın bir anlık hatasında Rooney’in muhteşem gol attığını belirtelim.