Beşiktaş’a yazık oldu...

Böylesine iki ayaklı uzun boylu maçlarda yapılan basit hatalar bazen sizi hiç istemediğiniz sıkıntıların içerisine itebiliyor. Orada oynanan ilk maçta yaptığımız iki önemli hatanın altından kalkmayı planlıyorduk. Bunun için Beşiktaş seyircisi Vodafone Arena’yı tıklım tıklım doldurmuş ve takımını zafere itmek için çılgın bir tezahürata başlamıştı. Bu baskı ve coşkunun beklenen golü getirmesi de kaçınılmadı. Cenk’in iki önemli yoklamasından sonra Talisca’nın ayağından filelere giden topla coşku arttığı gibi umutlarda çoğaldı. Ancak Beşiktaş’ın böyle önemli maçlarda beklenmedik hatalar yapma gibi kötü bir alışkanlığı var. Attığımız golden 7 dakika sonra savunmanın bir anlık dalgınlığı coşkulu Vodafone Arena’ya adeta bir soğuk duş yaptı.
Bu arada Beşiktaş’ın savunmada Marcelo’nun yokluğunu da fazlasıyla aradığını da söyleyelim. Eğer o olsaydı inanın bu kademe hatası yapılmazdı. Büyük şaşkınlık yaşayan bu gole rağmen Siyah-Beyazlı ekip bu tarihi maçta varını yoğunu ortaya koymaya kararlıydı. İkinci yarının başında oluşturulan baskı gelecek ikinci golünde müjdecisiydi sanki. Talisca’nın enfes kafasıyla Siyah Beyazlı takıma umudu getiren golü de atınca Vodafone Arena yine coştu. Dün Beşiktaş’ta görevini yapmayan oyuncu yoktu ama Atiba ile Talisca’yı ayrı bir yere koymak lazım.Quaresma da zaman zaman klasını konuşturarak Beşiktaş’a önemli katkılar yaptı. Tabi Babel ve Cenk’in gayretleri de gözardı etmeyelim. Lyon hiç de öyle küçümsenecek bir takım değil. Öncelikle futbol anlayışları ve hücum organizasyonları gerçekten üst düzeydi. Zaman zaman öyle tehlikeli bir şekilde kalemize geldiler ki yüreklerimiz ağzımıza gelmedi değil. Kısacası Beşiktaş varını yoğunu ortaya koydu. En önemlisi de mücadele gücünü ve hırsını herkese gösterdi. Siyah-Beyazlı takım disiplinli oynadığı vakit rakipleri kadar koşup mücadele ettiği zaman her takımı devirebilir. Dün Lyon karşısında bunu bir kez daha gördük. Siyah-Beyazlı takımın en yumuşak karnı ise zaman zaman oyunun kontrolünü rakibe bırakıp savunmada basit hata yapması. Özellikle hücuma çıkarken kaptırılan toplar ise beklenmedik sıkıntılara yol açabiliyor. Hayallerimize çok yaklaşmıştık ama penaltı atışları bu kez yüzümüzü güldürmedi. Sahanın en iyilerinden biri olan Fabri de penaltılarda ortaya çıkamadı.