Gelecek ve DEVA’ya bir çift sözüm var

Elif Çakır

14 - 28 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı yarıştı. Seçimi Cumhur İttifakı kazandı, Millet İttifakı da ya da daha bilindik ismiyle Altılı Masa kaybetti.

Seçimin hemen ardından Altılı Masa’nın kurucu partisi CHP’de ‘lider dahil değişim’ tartışmaları başladı, yenilginin sorumlusu olarak Altılı Masa’dan hedef potasına sadece CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu girdi.

Kılıçdaroğlu’nun hedefe konulması doğal, çünkü adaydı ve masanın da kurucusuydu, oy oranı en yüksek partisiydi; bir nevi lokomotifiydi.

Ama masada başka isimler de vardı. Meral Akşener, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Temel Karamollaoğlu ve Gültekin Uysal…

Altılı Masa’ya seçimi kazandırma hedefinde parmaklar Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’ni gösteriyordu.

Ya da beklentiler böyleydi.

İkisi de AK Parti’nin izlediği siyasetten rahatsızlık duydukları için ayrıldılar ve partilerini kurdular. İktidarda AK Parti var, dolayısıyla sandıkta da AK Parti’nin yenilmesi gerekiyor. AK Parti’nin sandıkta yenilmesi için AK Parti’nin oy kaybetmesi, yani taban kaybetmesi gerekiyor. Nasıl olacaktı bu? Gelecek ve DEVA Partisi, AK Parti seçmenin gönlünü, aklını çelmesiyle. AK Parti’nin izlediği siyasetten rahatsız olan, AK Parti’nin kurucu ayarlarına dönmesini isteyen, ortaya çıkan AK Parti fotoğrafından rahatsızlık duyan, AK Parti kadrolarının ülkeyi artık iyi yönetemediğine inanan, hukuksuzluktan, adaletsizlikten rahatsız olan kitle bu iki partiden birini tercih edecekti.

Ama ortaya çıkan tabloya göre Gelecek Partisi de DEVA Partisi, AK Parti tabanından hatırı sayılır oy koparamadı.

AK Parti tabanının teveccühünü kazanamadılar.

Seçim sonuçları ortada.

***

İYİ Parti 1 Kasım 2015 seçimlerinden sonra MHP içinde yaşanan ‘değişim’ tartışmalarının ardından 25 Ekim 2017 tarihinde kuruldu. İYİ Parti kurulduğunda MHP’nin oy oranı yüzde 11.90’dı. Kurulduktan 8 ay sonra seçime giren İYİ Parti 24 Haziran 2018 genel seçimlerinden yüzde 9.96 oy oranıyla çıktı, Meclis’e 44 milletvekili gönderdi.

Evet, altını çizmekte fayda var, MHP’nin içinden çıkan İYİ Parti kurulduktan 8 ay sonra girdiği seçimlerde yüzde 9.96 oy aldı.

İktidar partisinin iki önemli aktörü tarafından kurulan iki siyasi parti toplamda AK Parti’nin en dezavantajlı olduğu bir dönemde bunca rahatsızlığa rağmen toplamda yüzde 10 oy oranına ulaşamadılar. Seçime kendi isimleriyle girmedikleri için ne kadar oy aldıklarını da bilemiyoruz. Gelinen aşamada seçimin kaybedenleri safında yer aldılar.

Dolayısıyla bugün yenilginin faturası konuşulacaksa, eğri oturulup doğru konuşulması gerekiyor.

Masa Altılı Masa’ydı, altı siyasi partinin lideri oturuyordu o masada.

Hiçbir şey sürpriz değildi; devletin bütün imkanlarının sonuna kadar Cumhur İttifakı tarafından kullanılacağı, kamu kurumlarının seçimlere alet edileceği, cumhurbaşkanlığı yetkilerinin ve imkanlarını fiilen kullanılacağı, propaganda makinasının bütün acımasızlığı ile çalıştırılacağı… Vesaire…Vesaire…

Bunlar bilinmiyor değildi ki… Nitekim DEVA Partisi lideri Ali Babacan seçim arifesinde “Endişeye mahal yok, önümüze hangi engeli koyarlarsa koysunlar, fark etmez. Hepsi aşılacak. Hakem taraf mı tutuyor. Biz büyük takımız, hakemi de yeneceğiz” demişti.

Peki bu sözün, bu vaadin sahibi Ali Babacan hakemi de yenecek seçim stratejisini niye ortaya koymadı?
Koyamadı diyorum çünkü hakemi de yenecek strateji olsaydı seçim kazanılırdı. Ama çıkıp Ali Babacan şöyle bir açıklama yapabilir; ‘Erdoğan bizim hakemi de yenecek stratejimizi yendi’!

Babacan’ın bu sözü önemliydi, dolayısıyla buradan devam etmek istiyorum.

Mesela Ali Babacan liderliğindeki DEVA Partisi hakemi yenmek için ne yaptı, Ahmet Davutoğlu liderliğindeki Gelecek Partisi ne yaptı?

Bu iki parti AK Parti tabanından anlamlı oranda oy alabilselerdi, AK Parti tabanından oy alacak bir strateji geliştirselerdi bugün tablo farklı olabilirdi.

Ortada bir yenilgi var, seçim kaybedildi.

CHP’nin içinde olduğu kadar Gelecek ve DEVA Partisi için de bu yenilginin faturası, sorumluluğu tartışılmalı.

Peki, Gelecek ve DEVA Partisi yollarına hiçbir şey olmamış gibi devam edecekler mi? Bu iki parti kendi içinde değişim ve dönüşümü sağlayacak adımlar atmayacaklar mı?

Seçim yenilgisinde kendilerini sorumlu hissetmiyorlar mı? Faturada paylarına hiçbir şey düşmedi mi?

Yüzde 11 oyu olan MHP’nin içinden çıkan İYİ Parti 8 ay sonra girdiği seçimde yüzde 9.96 oy aldı, yüzde 40 oyu olan AK Parti’nin içinden çıkan bu iki parti şapkalarını önlerine koyup, toplamda bu oy oranına bile neden ulaşamadıklarının muhasebesini yapmayacaklar mı?

“Biz nerede hata yaptık?” sorusunu sormayacaklar mı?

Tabanları aynı olan, aynı seçmen kitlesinden oy alacak olan Gelecek ve DEVA Partisi neden iki ayrı parti olarak çıktı? Seçmenin karşısına iki ayrı parti olarak çıkmak yerine neden tek parti olarak çıkamadılar?

Gelecek ve DEVA Partisi seçimlere ittifak yaparak girmeleri daha isabetli bir strateji olmaz mıydı? Seçime ittifak halinde girmemelerinin maliyeti ortada, iki ayrı parti olarak yola çıkmalarının sonucu da… Peki hala şimdi bile iki partinin bir araya gelememesi aynı yanlışta ısrar değil mi?

Gerçekten de yollarına hiçbir şey olmamış gibi devam mı edecekler? Merak ediyorum.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (77)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.