Dijital paraların en büyüğü Bitcoin'in yatırımcı kitlesini ağırlıklı olarak 25-34 ve 35-44 yaş aralığının oluşturduğunu söylemek mümkün. İlkinin payı %40'lardayken ikincisinin ise %30 düzeyinde. Tamamını 1981 - 1996 arası doğan Y nesline indirgeyebiliriz.
Burada bir parantez açarak ABD'de 1946-64 tarihleri arasında doğanları ifade eden Bebek Patlaması kuşağının Amerikan tarihinin en zengin nesli olduğunu not edelim.
Bu neslin serveti, Y nesline doğru taşınmaya başladı. Araştırmalar, önümüzdeki 25 yıl içinde 45 milyon Amerikan hanesinde 68 trilyon dolarlık servet transferi olacağını gösteriyor. 2030 yılına gelindiğinde Y neslinin bugünkünden 5 kat daha zengin olacağı varsayılıyor.
Şimdi soru, Y neslinin aşina olduğu kripto paralar bu servet transferinden nasıl yararlanabilir?
Bir başka araştırma bu sorunun yanıtına ışık tutuyor.
Charles Schwab tarafından henüz geçtiğimiz hafta yayınlanan ve şirket veya fonların hisselerinin nesiller arasındaki popülerliğini gösteren araştırmaya göre, Y neslinde Grayscale Bitcoin Trust (GBTC) fonu; Netflix, Microsoft, Alibaba, Berkshire Hathaway ve Walt Disney'in önünde. Y nesli, portföyünde Bitcoin'e bu şirketlerden daha çok pay ayırıyor. Bu tablodaki en şaşırtıcı sonuç, Y neslinde önemli etki sahibi Netflix ve Disney'in Bitcoin'in gerisinde kalması.
Grayscale Bitcoin Trust (GBTC) fonu, Y nesli arasındaki en popüler 10 hisseden beşincisi olurken ilk sırayı Amazon alıyor ve onu Apple, Tesla ile Facebook takip ediyor.
Öte yandan Y nesli, giderek dijitalleşen bir dünyada büyüdü ve yetişti. Dolayısıyla önceki nesillere göre dijital ürünlere çok çabuk adapte olabiliyorlar. Aynı zamanda bu neslin büyük bölümü, Büyük Buhran'dan sonraki en büyük finansal felaket olarak görülen 2008 küresel ekonomik krizini deneyimlediklerinde yetişkinlerdi. Dünyanın en büyük finansal kurumlarından Lehman Brothers'ın batışına tanık oldular. Edinilen tecrübeler, Y nesli üzerinde finansal sisteme karşı bir güvensizlik yarattı. 2017'deki bir WEF araştırmasına katılan 30,000'in üzerindeki Y nesli katılımcıdan sadece yüzde 28'i bankaların adil ve dürüst olduklarına güvendiklerini söyledi.
Veriler, finansal kurumlara karşı bir güven sorunu bulunduğunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bu durum insanları alternatif arayışlara yönlendiriyor. Çoğu kişi için Bitcoin yalnızca dijital biçimde var olup fiziksel anlamda bulunmadığından değersiz görünebilir fakat dijital dünyayla bütünleşen Y nesli için bu problem değil.
Sonuç olarak Y neslinin dijital dünyayla bağı ve Bitcoin'in yatırımcı kitlesi göz önüne alındığında yukarıda bahsettiğim büyük servet transferinden Bitcoin'in de yararlanması muhtemel. Bu transferden esas yararlanacak olanın gelecekte Bitcoin'den daha fazla benimsenecek başka bir "dijital" varlık da olabileceği unutulmamalı.