Lugano Teknik Direktörü Torti, Beşiktaş için “Kadro büyük ölçüde aynı ama anlayışları çok değişmiş” demişti maç öncesi basın toplantısında. Haksız sayılmazdı. Sahaya çıkan ilk 11’in 7’si geçen senenin futbolcularıydı. Ancak 4 yeni transfer kritik yerlerdeydi ve farkı yaratıyordu.
Paulista- Emirhan ikilisi savunmadaki gediği büyük ölçüde kapıyor, ileride de Rafa Silva- Immobile ikilisi sürekli skor üretiyordu. Dün de maç golle başladı. Masuaku’nun şutunu sektiren kaleciyi takip eden Immobile tam bir santrfor golü attı. İtalyan golcü belli ki bu sezon leblebi gibi gol atacak, Icardi’nin geldiği ilk senedeki sükseyi yakalayacak, bunu daha ilk dakikadan gösterdi.
Beşiktaş’ta asıl farkı yaratan isim ise Rafa Silva’ydı. Ayağına gelen her top bir atak başlangıcı ve olası gol pozisyonu. İsviçreliler Rafa Silva’yı sertlikle bile durduramadı.
Beşiktaş’taki diğer fark ise kulübedeki Van Bronckhorst’tan kaynaklanıyordu. Hollandalı teknik adam, dengeli bir oyun oynatırken takımın özgüvenini de geri getirmeyi başarmıştı. Siyah Beyazlıların ilk yarıdaki yüksek temposu ve elde edilen 3-4 net gol pozisyonu; ayağa pas oynayan, doldur-boşalt yapmayan, olgun atak geliştiren anlayışın ürünüydü. Maçın ilk yarıda kopmamasının sebebi kanatların yetersizliğiydi. Rashica ve Semih bu takımı uçuracak performansın uzağındaydı. Ve Van Bronckhorst’un kulübede kanatlara yönelik çok da alternatifi yoktu!
Lugano’ya tur için gol lazımdı ve ikinci yarı daha açık oyuna döndü. Beşiktaş forvetleri için fırsat demekti. İlk fırsat golcüye düştü ancak Immobile, Semih’in pasında rakibinden sıyrılıp kaleciyle karşı karşıya kalamadı. Temposu düşen maçta Beşiktaş hızlı gelişen bir Lugano atağında gafil avlandı. Aslında Beşiktaş savunması yerindeydi ama hız farkı Lugano’ya beraberlik golünü getirdi.
Bu tür pes etmeyen takımlar sıkıntılıdır, sizi strese sokar. 1-1’lik skor dakikalar ilerledikçe ev sahibi zorlar. İşte tam da o anlarda ‘sihirli ayak’ Rafa devreye girdi! Önce Gedson’un akıl dolu bir hareketle topun üstünden atlayıp içeri kaçışında topu aşırtma bir şekilde önüne bıraktı. Ardından da Ciro Immobile’nin başlattığı atakta kaleciyle karşı karşıya kaldığında çok soğukkanlı ve rahat bir şekilde topun altına girip farkı 2’ye çıkardı.
İsviçreliler skor 3-1 olunca tamamen açık futbola geçtiler ve bunun faturasını da ağır ödediler. Siyah Beyazlı hücum hattı açık alanda turbo motoru açılan bir otomobil gibi uçuyordu. Lugano’yu şaşırtan golü atan Gedson da ikinci yarıda açılmıştı ve Immobile’nin önüne şık bir pas bıraktı, o da en iyi bildiği şeyi yaptı.
Sonuç olarak Beşiktaş, Lugano hocasının dediği gibi geçen sezondan mantalite olarak çok farklı.
Rafa Silva bu sezona imza atacağını bir kez daha gösterdi. Immobile golcülüğü ile özel bir isim olduğunu ortaya koydu. Gedson ileriye çıktığında ve forvete dahil olduğunda skoru değiştireceğini belgeledi. Bu üç isim düne ve geleceğe imzalarını attılar.
Bir parantez de Beşiktaş’ın hocasına. Van Bronchorst’un skor 4-1 olduktan sonra
Ciro- Mustafa değişikliği bence kıymetli. Genç yeteneğe forma verip hazırlamaya çalışıyor, kulübedeki isimleri de sıcak tutmaya uğraşıyor; ki uzun maratonda kulübedeki o isimlere çok ihtiyacı olacak. Nitekim Mustafa ile başlayan Salih Uçan golü bu düşüncenin önemini belgeliyordu.