Ligde alınan tarihi mağlubiyet, Emre Belözoğlu ve öğrencilerini Galatasaray’a karşı bilemişti. Özellikle de Emre Belözoğlu’nu. Genç teknik adamın maçın hemen başlarında, 38. dakikada bir taç pozisyonuna itirazı abartıp kırmızı kart görmesinin başka bir izahı olamazdı çünkü.
“Keskin sirke küpüne zarar” sözünün canlı örneği hocalarının aksine Başakşehirli futbolcular olabildiğince sakindi. Maça çok iyi hazırlanmışlardı. Galatasaray’a orta sahada üstünlük sağladı ve hızlı ataklarla Sarı-Kırmızılı savunmaya hallaç pamuğu gibi attı. Ev sahibi ekip hızlı ve organize gelen bu ataklar karşısında belki de bu sezon ilk kez bu kadar aciz duruma düştü. İlk yarıda ayağa pasla çıkan Başakşehir, attığı iki golün dışında da skor üretebilirdi.
Galatasaray karşısında başarılı bir oyun planı ve takım halinde savunma yapan dişli takım bulunca zaman zaman bocaladı. Bunda en önemli faktör Galatasaray hücum hattının savunmasına yeteri kadar destek olamamasıydı. Sarı-Kırmızılıların ikisi iptal edilen üç gol bulması, pozisyonlar üretmesi hücum anlamında bir sorunu olmadığının mesajını veriyordu. Buna karşın Midtsjö’nün orta sahayı yeteri kadar dolduramaması, hücum hattındaki oyuncuların geriye gelmemesi, takımla oynama alışkanlığı az olan Kaan Ayhan’ın Nelsson’un yerini dolduramaması savunmada büyük gediklere yol açtı. Başakşehir topu hızlı kullanıp pas oyunuyla savunmayı kolaylıkla aştı.
Galatasaray’da İcardi, Mertens ve Zaniolo’nun aynı anda oynaması takımı zorladı. Kanatta oynayan Zaniolo, Boey ile uyumlu bir ikiliye dönüşemedi. Savunmaya desteği sınırlı olan genç İtalyan, sık sık ceza alanına girip gizli bir santrfor gibi oynadı ama ikinci goldeki asisti dışında pek de etkili olamadı.
Eski takımı Başakşehir ile oynanacak maçlarına özel hazırlandığını söyleyen Kerem yorulup çıkana kadar takımın en iyilerindendi. İcardi de son haftalardaki ataleti üzerinden atmıştı. Mertens gayretliydi ancak takımı alıp başka bir noktaya götüren o iş bitiriciliği henüz yerine gelmemişti.
Oyunu okuma ve doğru oyuncu değişikliklerinin ustası olduğunu birçok maçta kanıtlayan Okan Buruk, dün de değişikliklerle takımını yeniden oyuna soktu. Bir kez daha beraberliği bulup maçı uzatmaya taşımak için, bu sezon en çok gol atan isim olan Gomis’i de sahaya sürdü. Gomis’in direkten dönen şutu Sarı-Kırmızılılar için de, müthiş bir mücadeleye sahne olan maçın ve turun kaybıydı.
Başakşehir, ligde 7 gol yediği Galatasaray’ı çözdüğünü gösterdi. Bu maç, ligin kalan süreci için Okan Buruk ve ekibine de ciddi bir mesajdı. Buruk alternatif bir oyun planı geliştiremezse Jesus’un Fenerbahçe’de yaşadığı sorunlarla karşılaşabilir.