Aydın’da düzenlenen Türkiye Okul Sporları Satranç Şampiyonası’ndaydık. Satranç Federasyonu, Türkiye’nin en aktif federasyonlarının başında geliyor. Binlerce, on binlerce çocuğa ulaşıp bu spora başlatıyor. Satranç birçok sporun aksine fiziksel performans gerektirmiyor. En azından öyle olduğu düşünülüyor oysa gerçek bambaşka. Satranç sporcuları uzun süreleri kapsayan turnuva ve maçlara fiziksel aktiviteli sporlarla hazırlanıyorlar. Satrancın zekaya ve algı gelişimine yaptığı katkı da cabası.
Bunu, Aydın’daki turnuvaya gelen sporcularıyla ve hocalarıyla yaptığımız söyleşilerde de net bir şekilde gözlemledik.
Aydın’daki final için 8 bölgede 500 okul takımı ve 2000 sporcu yarıştı ve finale 51 ilden 136 okul takımı, 760 sporcu geldi.
Onlardan biri Ankara Mamak’tan gelen Mehmet Çekiç Ortaokulu’ydu. Naz Şahbaz, Işıl Yılmaz, İdil Yılmaz, Damla Naz Karagöz, Dide Börekçi’den oluşan ekipteki öğrencilerle konuşurken, sporcuların kendilerini ifade etmedeki becerileri dikkat çekiciydi. Haftada en az 10 saat satranç oynadıklarını, sanılanın aksine yazın satranca daha fazla zaman ayırdıklarını söylüyorlar. Genç sporcular seneye girecekleri lise sınavına da satranç oynayarak hazırlanacaklarını çünkü bu sporun aynı zamanda en iyi zihin boşaltma faaliyeti olduğunu vurguluyorlar.
Mamak Mehmet Çekiç Ortaokulu satranç takımının antrenörü, okulun fen hocalarından biri. Okulun finallere kadar gelmesinde ciddi emeğinin olduğunu anlıyorsunuz. Okula satranç kültürünü yayan Antrenör Fahrettin Yılmaz bu sporun bir gönüllüsü. Avrupa ve dünya şampiyonu Baver Yılmaz’ın da babası. Takımdaki öğrencilere de kendi çocuğu gibi yaklaşıyor, satrançta belli noktalara gelmesi için uğraşıyor. Fahrettin hocaya oğlunun da ilk hocası ama Baver belli bir seviyeye gelince kendisine Azeri bir hoca tuttuklarını söylüyor. Fahrettin Yılmaz, bir kaynaştırma sporcusunu da satranç sporcusu olarak hazırladıklarını belirtiyor. Özel çocukların normal okullarda eğitim alanlarına verilen bir isim kaynaştırma öğrencisi. Mardinli olan Fahrettin hoca ilginç bir şey de söylüyor: “Satrancı ben çok geç öğrendim çünkü bizim orada satranç değil kahvehane kültürü vardır. Satranç doğuda yaygın olabilir ama güneydoğuda pek bilinmez…”
Beş kızdan oluşan Mamak Mehmet Çekiç Ortaokulu’ndan sonra beş erkek öğrenciden oluşan Bitlis Şehit Mahir Ayabak Ortaokulu sporcuları ile konuşuyoruz. Onlar daha küçükler, 5. sınıf öğrencileri hepsi. Çok da heyecanlılar. Bölge şampiyonasından sonra Bitlis’ten ikinci kez çıkışları, ilk kez Türkiye Şampiyonası’nda mücadele ediyorlar. Yarışı beklerken bile kendi aralarında müsabaka yapıyorlar. Bitlis ekibinin hocaları Yunus Demirkol ve Adem Özalp da öğrenciler kadar heyecanlı. Yunus hoca da tıpkı Fahrettin hoca gibi okulda satranç sporunun gelişmesinde İş Bankası’nın hediyesi olan ekipmanın önemine dikkat çekiyor. Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Gulay da basın sohbetinde İş Bankası’nın bu desteğine sık sık vurgu yapıyor ve teşekkür ediyor. Gerçekten de İş Bankası bu projedeki birlikteliğe önem verdiğini, şampiyonaya Kurumsal İletişim’den kalabalık bir ekiple gelerek gösteriyor. İş Bankası Kurumsal İletişim Müdürü Melten Atılgan, 1 milyon 200 bin lisanslı satranç sporcusu olduğunu hatırlarak bu spora desteklerinin süreceğini vurguluyor.
Yayınlanan bir araştırmaya göre Türkiye’nin IQ ortalaması düşündürücü bir rakam olarak karşımıza çıktı. Satrancın zeka gelişimi ve hayata hazırlamadaki önemi ortadayken İş Bankası’nın şampiyonalara ve turnuvalar düzenleyerek, okullara ekipman sağlayarak yaptığı bu katkıyı önemsiyorum. Ümit ediyorum ki spor ve satranç çocuklarımızın gelişimine ve geleceğine katkı sağlayacaktır.