Haftasonu futbol ziyafetine dönüşen İnter- Juventus ve Real Madrid- Barcelona derbilerinden sonra “Acaba biz de futbol izleyeceğimiz bir derbi yaşar mıyız!” düşüncesiyle geldik stada. Sahaya çıkan kadrolara ve oyun sistemlerine baktığımızda yersin bir beklenti de değildi bu.
Galatasaray, 4-4-2 dizilişi ile sahaya çıkmış, Icardi- Osimhen ikilisini aynı anda sahaya sürmüştü. Beşiktaş da 4-1-4-1 tertibi ile Immobile’nin arkasında etkili bir hücum hattı kurmuştu. Maç beklentiye cevap verecek tempoda başladı ama dakikalar ilerledikçe tek taraflı bir müsabakaya dönüştü.
Galatasaray, yumuşak bir oyunu tercih eden ve pres yapmayan Beşiktaş karşısında topu kullanmanın tüm avantajlarını değerlendirdi. 40. dakikaya kadar Beşiktaş’ın üç pasla çıktığı organize atağı yoktu. Galatasaray orta sahası, Gedson- Rafa ikilisinin o müthiş etkisini kesmiş, maçı tek taraflı bir oyuna çevirmişti. Ancak topu ve oyunu kontrol eden Galatasaray’ın çift forvete top aktarmada sorunu vardı. Çok iyi kapanan Beşiktaş savunması direniyor, iki süper golcüye gol vuruşu yapacağı küçük bir an bile bırakmıyordu. Siyah Beyazlı defans hattının tek zaafı yan ortalardı ve gol de bu hava toplarından birinden geldi. Davinson Sanchez, Sara’nın faul atışında tabelayı değiştirdi.
Maçın ilk yarısında Galatasaray’da Barış ve Sallai dışında aksayan isim yoktu. Beşiktaş ise ancak ilk perdenin son 5 dakikasında etkili oynadı ve derbide olduğunu hatırlattı. Bu anlar Galatasaray için korku dolu anlardı.
İkinci yarının başlarında Beşiktaş’ın daha atak, oyunu dengeleyen oyunu vardı. Siyah Beyazlılar ilk yarının son sürecinde olduğu gibi tehlikeli geliyorlardı ancak Muslera ve Davinson Sanchez duvarını aşamıyorlardı. Diğer yandan Beşiktaş’ın ileri çıkması Galatasaray forvet oyuncuları için boş alanlar da yaratmaya başlamıştı ancak ikinci gol yine bir yan ortadan geldi. Sara bir kez daha havadan adrese bir top indirdi, kendisinden başka kimsenin ulaşamadığı yükseklikten gelen bu top Osimhen için gollük bir ara pas gibiydi ve Galatasaray’ı 2-0 öne geçiren gol geldi. Beşiktaş en zayıf olduğu yerden, havadan çöktü.
Beşiktaş Teknik Direktörü Van Bronchorst, orta sahadaki geniş boşluğu kapamak için Beşiktaş’ı bir kişi eksik oynatan Joao Mario’yu çıkarıp Muçi’yi aldı ama geç kalmıştı. Beşiktaş’ta bir hamle ile giderilemeyecek şekilde takım oyunuyla ilgili sıkıntı vardı.
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk ise sarı kart ile oynayan iki bekten, sakatlık yaşayan Kaan Ayhan’ı kenara aldı, Barış’ı da sol bekten sağ beke kaydırarak vasat da oynasa ona olan güvenini gösterdi. Yan ortalarla Beşiktaş savunmasını aşma planı dersine iyi çalıştığını gösteriyordu, Süper Kupa’daki hatalarını gidermiş oldu. 81. dakikada Osimhen ve Torreira’yı alıp Mertens ve Kerem Demiray’ı oyuna sokması, skoru koruma noktasında bir hamleydi.
Sonuç olarak Galatasaray, Sara’nın iki nefis ortasından gelen iki kafa golüyle derbiyi kazanan taraf oldu. Muci’nin uzatmada gelen golü bir teselliydi belki ama derbideki yetersiz oyunu perdelemedi. Beşiktaş’a ise -belki kadro derinliği yoktu ama- Rafa Silva, Gedson, Immobile gibi kalburüstü üç yıldız varken neden etkili olamıyor sorusunu bıraktı.