Zikrim hayat, fikrim insan, şeyhim hata.
Düşe kalka hata eder, döne dolaşa hayata karışırız.
İnsan olması gerekeni kendisi tayin eder. Bunu lisan ile, kalp ile, niyet ile yapar belki ama illaki yapar. Tam da bu sebeple insan kendinden kaçamaz ve kendinden mesuldür.
Yollar uzar, hayat hataya zorlar.
Bazı şeyler hesap edilmeden yaşanır. Çünkü hataya düşülecektir. Ama değil mi ki gönülden yapılan hatalarda bile insan samimiyetle doğru olanı bulur, bir adım daha yolculanır. Çünkü biz istesek de istemesek de, hata şeyhimizdir. Hata bizi şifalı kılar.
Anla artık kalbim, yoldaki taşın ayaktaki yaraya faydası vardır.
İnsanın meyli de mühim ve güzeldir. Fakat takdir edersiniz ki bir şeye sadece akıl ile yaklaşmak meyil değildir. İnsan biraz aklını terk etmeli ki, “Günahlarını bile aşkla işlesin.” Gönül bin arzunun içine düşsün, çağlasın dursun.
Arzuyla değil kuşkuyla tutuyorsak gönlümüzü, ondan korkalım asıl.
Düşe kalka, döne dolaşa karışmıyorsak hayata, asıl ondan korkalım