Ödümüz kopmadan bir

Asım Gültekin

Öt, Tuncer Gülensoy’un sözlüğünde öd kelimesi ile birlikte de ele alınmış. Ötmek, öte ve öd arasında ilişki ve fark var mı? Yoklamaya bir gayret edebilirim. Ötmekte ölmek anlamı da varmış. Bu öyle tahmin ediyorum ki öd kelimesinden gelen bir anlam. “Ödüm patladı”, “ödüm koptu” derken kullandığımız “öd”. Bir Türk öd’e neden öd der? Ödde ödemesi gereken bir şey mi vardır? “Ö” köksesinden bakacak olursak özümüz ile ödümüz ve ölüşümüz arasında bir bağ mı vardır? Ben öd’ü ödemekle beraber anlamaya yatkın duruyorum. Şeyhülislam Mehmed Esad Efendi’nin Lehçetül Lügat’inde “öd” için ciğere muttasıldır, Arabisi meraredir, Farisisi zehredir denilmiş. “Öd yeri” maddesi de var Esad Efendi’nin lügatinde; “avre” demiş Arabisine, cem’i, yani çoğulu “avarat” denilmiş. Farisisine zafer bulunmamıştır diyor. Bu “zafer bulunmaması” nedir, ona sonra bakalım.

Ötmek kelimesinin Arabisine “sadh” dedikten sonra, “hedir” kumru ve güvercinin ötmesi, “saka” horoz ötmesi, “şakşaka” kuş ötmesi, “andele” bülbül ötmesi, (Andelib ile Endülüs kelimesini niye birbiri ile irtibatlı zannediyorum, Endülüs’ün muhteşem güzelliğinden, insanda cennete bülbülün şarkısını dinliyor hissi bıraktığından mı?!) “irar” deve kuşu ötmesi, “ternim” kuşun sesi alçaltıp yükselterek ötmesi, “zakv” baykuşun ötmesi, “karkarir” güvercin ötmesi, “ked’” karganın boğuk boğuk ötmesi, “garad”, “tegarrüd” ve “tagrid” kuş ötmesi imiş. Fariside “sirayiden” ve “şuhuliden” imiş kuş ötmesi. İngilizcesi “gall”.

***

Arapçası safra diye de geçiyor. Öd ağacı diye bir ağaç var, draht-ı ud Farsçası. Arapçası nebatüssabr,

Ödem kelimesi ise “teverrüm der beden” diye geçiyor Farsçada. Arapçası “veram fil a’za”. Bedenin, azanın veremlenmesi. Ödlek kelimesi korkmak anlamında kullanıyoruz.

Gaziantep’te öden mide, karın anlamında kullanılan bir kelime imiş. Zafer Öztek’in Halk Dilinde Sağlık Deyişleri Sözlüğünden öğrendiğimize göre. Ankara’da yellenmek için “ödün etmek” tabiri kullanılırmış. “Ödürüklenmek” Konya’da dışkılamak, pislemek demekmiş.

Zonguldak’ta ötmek ölmek demekmiş. Bu “öd” ne peki? Kökses teorisi ile bakacak olduğumuzda ö’nün başına hangi sesler gelerek hangi kelimeleri kullanmışız, buna bakmış olacağız. Yani b, c, ç, d, g, h, k, p, s, t seslerini getireceğim. Neden diğerlerini getirmiyorum; diğerlerinden kelimemiz sözlükleri yokladığım kadarıyla yok çünkü.

“Bödek” Çankırı’da iç organlar için kullanılan bir kelime. “Bödelek” Kastamonu’da öd kesesi imiş. Aynı kelime Ankara’da karın, İç Anadolu’da böbrek demekmiş.

“Cödü” Kastamonu’da yeni konuşmaya başlayan çocuklar için kullanılan bir kelimemiz.

“Çödürmek” işemek, bunu çöğdürmek olarak da kullanıyoruz. Tabii bu durum bize ister istemez yine kökses teorisindeki “bütün sesli harflerden sonra görünmeyen bir yumuşak ge vardır” kaidesini de bir hesaba kat diyor. “Döden” kalın bağırsak, “göden” Isparta Burdur yöresinde hem karın hem mide için, Karaman’da boğaz, Ankara’da göğüs, Sivas’ta çocuk maması, Tokat’ta çıplak, Bolu’da cılız için kullanılıyormuş.

***

Sık yellenen kimseye de “gödeni deşik” denirmiş. Nerede? Çorum’da. “Göde” kısa boylu, şişman, “gödek” şişman karınlı adam. Memleketim Amasya Taşova’daki Gödek Memed’i hatırladım şimdi. “Gödek” yağlı, kıymalı pide anlamına da geliyormuş. “Göde” Afyon’da gebe için de kullanılıyormuş.

“Gödenli” Konya’da çok yiyen obur için kullanılırken Niğde’de ise obur için “gödensiz” kelimesi kullanılmış.

“Gödel” büyük tahta kaşığa deniyormuş. “Gödel” sulama nöbeti de demekmiş.

Konuşkan çocuğa Çankırı’da “höddü”, akla ise Sivas’ta “hödelek” deniyormuş. Adana’da ise “hödeme” iri yarı demekmiş. Konya”da “köde” kısa boylu, bazı ağızlarda güvercin, iyi kurumamış üzüm taneleri, yonca demekmiş. “Ködeç” bardak, testi yalnız, bu Farsçadan gelmiş. “Ködek” beyaz pullu bir balık imiş. “Ködemek” müjdelemek, muştu vermek demek. “Köden” misafir, “ködük” borç, ödev demek.

Burdur’da “pödüklemek” yaşlanmak, “södür” çarpık eğri, “tödüş” kavga mücadele. Bunu dövüş olarak algılamaya yatkın duruyor zihnimiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.