Ona bakarsanız Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefete neler söylemiyormuş...
Fakat Erdoğan, hiçbirini yeni söylemiş değil.
Ayrıca kötü örnek, ne zamandan beridir emsal alınıyor?
Hem başkasının yanlışı, sizin yanlışınızı doğru yapar mı?
Velhâsılı; Tuncay Özkan'ın neden şimdi kabalaştığını yukarıdaki gerekçe açıklamıyor.
Cumhurbaşkanı, CHP'lilere "gösteriş müptelâsı elitistler" demiş...
İlk kez mi elitist, diyor? Başka dedikleri gitmedi de bu mu, CHP Milletvekili Tuncay Özkan'ın çok zoruna gitti?
O kadar ağırına gitti ki kontrolü kaybetti, CHP Milletvekili olarak kendini tutamayıp Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Erdoğan'a kaba söz etti, öyle mi?
Belli ki nevri dönmüş de ağzına geleni söylemiş değil.
Ağzından çıkanı kulakları duymasa TDK sözlüğü ile mahkeme kararlarının hakaret saymadığı "züppe" sözcüğünü seçmezdi.
Bilinçli, üstüne düşünülmüş, riski ve savunması hesaplanmış bir seçim olduğu ortada.
Savcılık re'sen soruşturma başlattı. Dokunulmazlığı kaldırılırsa Özkan, Cumhurbaşkanı'na hakaretten yargılanacak. Zaten Cumhurbaşkanı da tazminat davası açtı.
Fakat Tuncay Özkan'ın savunması dünden hazır. Ne yaptığını biliyor. Dün Gazete Pencere'ye kısaca konuşmuş. Tepkilere ve soruşturmaya karşı kendinden emin tavrı da bunu gösteriyor. Beklemediği, hazır olmadığı bir durum değil.
Planlıysa, önden tasarladıysa niye şimdi yaptı?
Bana sorarsanız cevabı, aynı gün Kılıçdaroğlu'nun T24'ten Murat Sabuncu'ya verdiği röportajda.
Diyor ki Kılıçdaroğlu:
Bir: "Aktif siyasete devam edeceğim..."
İki: "Normalleşme söylemi bunlara cesaret verir... Kurucu liderimize 'ayyaş' diyen o. Kadınlarımıza 'sürtük' diyen o. Muhaliflere 'çapulcu' diyen o. Gençlerimizi "dindar-kindar" ayıran o. Partimize 'çöp-çamur-çukur' diyen o. Genel Başkan'a 'cibilliyetsiz' diyen o. Kim yumuşayacaksa, kim normalleşecekse buyursun. Ben asla bunları unutup kabul etmeyeceğim."
Ve bu ikincisini, Özgür Özel'in normalleşme söylemi sorulduğunda söylüyor. Muhatap açık yani. Kendisinden sonra gelen yeni CHP yönetiminin, siyaseti normalleştirmesine karşı.
Eylül başında da CHP, tüzük kurultayına gidiyor.
Tuncay Özkan'sa geri gelmeyi, partide kendine yine yer açmayı isteyecek eski ekipten.
Yaptığı şeyin zamanlaması açık değil mi?
Normalleşmeyi, dolayısıyla Özgür Özel'i sabote ediyor.
Provokatif çıkışının başka ne hedefi olabilir?
'Bunlar dinsiz, imansız, Allahsız, kitapsız' gibi sözlere bile hiddetlenmediği kadar bir 'elitist' sözüne hiddetlenmiş olabilir mi? Hadi canım, kim inanır!
Alınganlığı tam da şimdi mi tuttu? Tutacak başka zaman mı, fırsat mı bulamadı?
Parti içi iktidar mücadelesinde safları sıkılaştırmak için, kutuplaşmayı kızıştırıyorlar. Kimin helâlleşme siyaseti yürüttüğünü de unutturuyorlar. Bu bir.
İktidarla iş tutuyor gibi gösterip Özgür Özel'in altını oyuyorlar, bu da iki.
Ha, o arada Özgür Özel'i sıkıştırmak uğruna iktidara koz verip nefes mi aldırmışlar... Kendi partimiz, demeden CHP'yi zora mı sokmuşlar... Halkın gündemini saptırıp siyaseti mi kundaklamışlar... Umurları değil sanki. Etti mi size üç!