Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, “başardık” mesajıyla duyurdu.
İçişleri Bakanı Yerlikaya, “Gri Liste’den çıktık” diye yazdı X’te. “Ülkemizin Gri Liste’den çıkmasında emeği olan herkese” de teşekkür ediyordu.
Kim, nasıl Gri Listeye soktuysa ülkemizi... AK Parti iktidarı, binbir emekle bizi oradan çıkarmayı başarmış demek. Gözümüz aydın, müjdeler olsun.
Bunu nasıl başardıkları, Bakan Yerlikaya’nın şu sözlerinden anlaşılıyor:
“Başta terör ve o hainlerin finansmanıyla, organize suç örgütleriyle, zehir tacirleriyle, göçmen kaçakçılığı organizatörleriyle, kara para aklayan suç odaklarıyla mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.”
Yani her nasılsa... Terör ve hainlerin finansmanıyla, suç örgütleriyle, zehir tacirleriyle, kara para aklayanlarla etkin mücadele etmediğimiz bir dönem olmuş. Ve işte o sırada Gri Liste’ye girmiş bulunmuşuz. Hay aksi!
İçişleri eski Bakanı Süleyman Soylu’nun kulakları çınlasın... Ne hissediyor, ne düşünüyor acaba bunları okurken?
Soylu, Gri Liste’ye neden girdiğimiz konusunda farklı fikirlere sahipti. 22 Ekim 2021’de şu şekilde ifade etmişti:
“Osman Kavala’yı serbest bırakmadık, Demirtaş’ı serbest bırakmadık, PKK ve FETÖ ile mücadelede kimseden talimat almadık diye Türkiye’yi Gri Liste’ye aldılar.”
Öyleyse şimdi Kavala, Demirtaş serbest bırakıldığı için mi Gri Liste’den çıkarıldık? PKK ve FETÖ ile mücadelede artık iktidar, talimat almaya başladığından mı çıkmayı başardık?
Düzünden de bir kez daha söylemiş olayım. Tabii ki Kavala’yla, Demirtaş’la, teröristlerle mücadele ettiğimiz için Gri Liste’ye alınmadık.
Hayır, gerçekte tam tersi. Terörün finansmanıyla ve suç paralarının aklanmasıyla mücadele etmek yerine barıştığımız için Gri Liste’ye girmiştik.
Bir kere Gri Liste, kara parayla etkin mücadele etmeyenlerin listesi. Soylu, her zamanki gibi gerçeği ters yüz ediyordu.
Varlık Barışı düzenlemelerini kim bize çıkarttıysa Gri Liste’ye girmemize de o sebep olmuştu. Yoksa dış güçler mi yaptırmıştı?
Nereden bulduğunu sormayacağız... Suç parası mı, bakmayacağız, söz... Kara paraymış da yolsuzluk ve rüşvettenmiş, bizi ilgilendirmez... Vergi de istemeyeceğiz, yeter ki paranızı getirin, davetiyesiydi Varlık Barışı.
Gri Liste’yi ise OECD bünyesindeki bir terörün finansmanı ve mali suçlarla mücadele birimi hazırlıyordu.
Mehmet Şimşek, uzun uğraşlar sonunda FATF’ın Gri Listesi’nden çıkacağımızı müjdelemişti. Haziran sonunu da işaret etmişti. Beklenen bir durumdu.
Türkiye, kara parayla mücadele etmeyenler listesinden çıktı çıkmasına da o listeye nasıl girmiştik, soran yok.
Son 14 yılda, en az 8 kez Varlık Barışı düzenlemesi çıkardığımız için olmasın!
Suç paralarının aklanmasıyla mücadele yerine barıştığımızdan değil mi?
Yıllık ortalama 10 milyar liralık kara parayı ekonomiye kazandırmak için değer miydi?
Dünyanın her yerinden suç çeteleri, paralarıyla Türkiye’ye doluştu. Sokaklardan kazımakla temizlenemiyorlar, topla topla bitirilemiyorlar.
Son Varlık Barışı, Mart 2023’te sona erdi.
Tekrar uzatmayanlar sağ olsun da teşekkür mü bekliyorlar üste?
Kendimize bu kötülüğü niye yaptık, sormayalım mı?
Ülkeyi kara para aklama cennetine çevirerek ne olacağını sanmışlardı?
Bu belâ ne demeye başımıza sarılmıştı? Neyin hatırına o bedelleri ödedik? Ekonomi kara paraya muhtaç hâle düştüyse nasıl düştü, kim düşürmüştü?
Herhalde dış güçlerin işi değildi o da, zorla yaptırmadılar bize.
Bilmem Soylu, çete ve kara para pisliklerinin kendisinden sonra sokaklarımızdan temizlenmesini nasıl açıklıyor?