İktidar “Terörle mücadele yılın 365 günü 24 saat devam eder, seçime gidiyoruz diye ara mı vereceğiz, Kandil’e operasyonu durdurup terörle mücadele etmeyecek miyiz” diyor ya...
Öyle sakat, öyle çocukça bir demagoji zihniyeti var ki muhalefette, basite mi indirgemiyor, çarpıtıp saptırmıyor mu!...
Sanki Çözüm Süreci’nde Kandil’le mektuplaşma hattı kurulurken “Terörle müzakere edilmez, terörle ancak mücadele edilir” diye pandomim koparan onlar değildi.
Sanki...“Silahlı teröristler dağdan şehirlere kadar indi, çadır mahkemeler bile kurdular, ellerini kollarını sallayarak bölgede cirit atıyorlar, niye hala tepelerine binilmiyor? Dağdakilerle masaya oturuluyor, pazarlık yürütülüyor diye terörle mücadele kesilir mi, operasyonlara ara mı verilir? Harekatları durdurun, onlar askerimize karışmadıkça silahlı unsurlara, dağ kadrolarına karışmayın, nefsi müdafaa pozisyonunda kalın diye valilere talimat mı gönderilir? Vatan savunmasında askerin eli kolu mu bağlanır” diye yeri göğü inletenler kendileri değildi.
Kalkmış milleti enayi yerine koyuyorlar.
Çocuk kandırır gibi cinlik taslıyorlar.
Yok, faizle mücadele de yılın 365 günü 24 saat sürdürülecek bir mücadele değil miymiş ki seçim sonrasına erteleniyormuş...
Yok, enflasyonla savaş da Allah’ın her günü kararlılıkla verilecek bir savaş değil miymiş ki 24 Haziran sonrasına bırakılıyormuş...
Yok, işsizliği bitirme görevi de gece gündüz, dur durak demeden devam ettirilecek bir görev değil miymiş ki nefes bile aldırılmayacakken seçim molası aldırılıyormuş...
Yok, kur hesaplaşması da bugünden yarına sarkıtmadan görülecek bir hesaplaşma değil miymiş ki seçimlerden sonrası için vaat ediliyormuş...
Yok, ekonomiyi koruyarak dış saldırılara karşı savunma operasyonu, saniye beklemeye tahammülü olmayan hayati bir vatan müdafaası operasyonu değil miymiş ki ancak seçimlerin kazanılması halinde icra etme sözü veriliyormuş...
Yok, seçimler nedeniyle ara verilen, 24 Haziran’dan sonra tamamlanmak üzere beklemeye alınan tüm bu mücadeleler, anketlere göre halkın öncelik sıralamasında terörle mücadeleden daha az acil, daha az zorunlu, daha ötelenebilir miymiş ki...Yok bilmem daha ne...
***
Tam da şu sıra, seçim üzeri Kandil’e operasyon düzenlenecekse zaruretine binaen düzenleniyordur diyemiyorlar.
Bin dereden su getirerek halkın içine kurt düşürmeye hakları var mı?
Seçim kampanyası için yapıldığını, dolayısıyla askerin sınır ötesi yerine iç siyasette silah olarak kullanıldığını ima ediyorlar hiç sıkılmadan.
Terörle mücadele propagandası üstünden oy toplamak için mi bu yola başvurulduğu kuşkusu uyandırmaya çalışıyorlar.
Ola ki iktidara yarayacak diye Kandil’e operasyonun zamanlamasına şüpheyle mi yaklaşılır, kafaları bulandırarak karşı mı çıkılır halbuki?
Zamanlaması manidar diye tutturmak, terörle mücadelenin siyaseten istismarı, parti çıkarlarına alet edilmesi, kısacası kötüye kullanılması demek değilse nedir şimdi ha!
Muhalefete de iki laf söyle diyenlere arz ederim.