Hakkını teslim edelim, iktidar bu kez hatadan erken dönüyor.
Esad ve Sisi’yle ipleri koparmanın yanlış olduğunu 10 yılda anladılar.
Faizi indirince enflasyonun da inmeyeceğini, aksine enflasyonla birlikte faiz ve doların da patlayacağını anlamaları ise 5 yıl sürdü.
Millete maliyeti ağır oldu, bedeller ödetildikten sonra hatadan dönüşe geçtiler.
Meğer infaz indiriminde de yanılmışlar. Bu yanılgılarını daha erken anlamaları sevindirici. Hem de ne hızlı dönüş, öyle böyle değil.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç açıkladı. Kasten yaralama ve öldürme gibi suçlarda denetimli serbestlikle ilgili toplumdan gelen eleştirileri dikkate almak durumundalarmış.
İfadesi tam olarak şöyle:
“Kasten öldürme ve yaralama suçlarında özellikle denetimli serbestlik uygulamalarının toplumda eleştiriye neden olduğunu görüyoruz. Tüm bu toplumdan gelen eleştirileri dikkate almak durumundayız. Özellikle toplumu suçtan korumalıyız.”
2020 ve 23’te iki infaz indirimi düzenlemesini Meclis’ten geçirirken o eleştirileri dikkate almamışlardı.
Esad ve Sisi’yle ipleri koparırken ya da nassa dayandırarak faiz ve enflasyonla oynarken uyarıları ne kadar dikkate aldılarsa o kadar almışlardı.
Uyaranları ezik, darbe sever, katil sever, düşman uşağı, dış güç ajanı, teslimiyetçi ve ekonomik tetikçi, mandacı göstermekle meşguldüler.
Allah’tan infaz indirimine karşı çıkanlara bu yaftaları yapıştırmadılar. Onu da belirtmeden geçemeyiz. Haklarını yemeyelim.
Fakat ‘yapmayın etmeyin, katillerle hırsızları ve uyuşturucu mahkumlarını erken tahliye etmeyin, suç makinelerini sokağa salmayın’ çağrılarına kulak astılar mı? Hayır.
Vız gelip tırıs gitti, bildiklerini okudular.
Şimdi fark ediyorlar ki meğer o infaz indirimlerinden suç makineleri de yararlanmış, hiç de öyle sandıkları gibi kader mahkumu filan değillermiş.
Belli ki bu yanlış anlamalarını düzeltecekler.
Nasıl sevinmezsiniz?
Hadi inşallah, güç olmasın da geç olsun...
Birkaç çocuk istismarı vahşeti, hunhar cinayet, polis katli artık yetiyor; erken öğreniyorlar.
Aceleye getirmeyebilirdi iktidar, yanlışlarını kabul edip dönmeye karar vermeleri yine 5-10 yılı bulabilirdi. Ustalaştıklarını görmemek de haksızlık olur. Şanslı bir dönemdeyiz.
Üstelik cezaevleri, infaz indirimleriyle suç makinelerinden boşaltılmasına rağmen tıka basa dolu. Ama yer yok, diye suçlular içeri alınmıyor sanmayın.
Müsterih olun. Adalet Bakanı, onlara yer bulmanın kendi sorumlulukları altında olduğunu da hassaten söylüyor.
Cezaevi inşaatlarıyla kapasite artırarak yenilere yer açma çalışmaları devam ediyor yani.
Ünlü ceza hukukçusu Prof. Adem Sözüer, X’te diyor ki: “Türkiye cezaevlerinde aflara rağmen 300 bin kişinin üzerinde hükümlü ve tutuklu var. Avrupa’da ilk sırada, dünyada ilk beş ülke içinde yer alıyoruz.”
Denetimli serbestlik ve şartlı tahliyelerle içeridekileri bir an önce dışarı salmaya baktığımız hâlde.
Bir de Bakan Tunç’un vaad ettiği gibi etkin bir infaz rejimi kurduğumuzu, cezasızlığa izin vermediğimizi düşünün...
Demek dönülecek bir yanlışlık daha var. Acaba o da, içeride tutulması gerekenler dışarı salınırken dışarıda kalması gerekenlerin içeride tutulması olabilir mi?
Neyse ki Türkiye Yüzyılı’ndayız, asrımız başladı. İktidarın, yanlışlarını görüp dönmesi için önünde koca bir yüzyıl duruyor. Telâşa ne gerek, sıkın dişinizi.
İSTANBUL HAVALİMANI DENETİM ÜSTÜ MÜ?
Temmuz ayında dertli bir vatandaş, CİMER üstünden Ticaret Bakanlığına soruyor:
Yeni İstanbul Havalimanında gıda ve meşrubat fiyatları, halk için ulaşılamaz hâle geldi. Su 55, cola 180, en basit sandviç 250, simitse 85 lira şeklinde. Devamlı fâhiş fiyat denetimi yapıp esnafa ceza kesiyorsunuz. Eğer kendinize güveniyorsanız bu havalimanındaki fiyatları da denetleyin de samimiyetinizi görelim...
Ticaret Bakanlığı ise şikâyete cevaben “ilgili başvurunuzu Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına yapmanızı rica ederiz” diyor. Teşekkür edip iyi günler dileyerek başından savıyor.
Okuduğunuz yazışmayı bana gönderen okur, şunu merak ediyor:
İstanbul Havalimanı, Ticaret Bakanlığının fiyat denetimine tabi değil mi? Yoksa denetim üstü mü? Bakanlığın gücü bir tek esnafa mı yetiyor?
Bu soruların cevabını ben de duymak isterim.
Şu kadarını tahmin edebiliyorum...
E-Devlet’te Haksız Fiyat Artışı Şikâyet Bildirimi açıldı. Fakat boşuna denemeyin. Oradan da bildiremiyorsunuzdur, İstanbul Havalimanını o da kapsamıyordur.