İBRAHİM KAHVECİ
Türkiye 2003-2016 yılları arasında cari işlemlerden tam 500 milyar 574 milyon dolar açık verdi. Cari işlemler açığının ana kaynağı ise 677 milyar 512 milyon dolar ile dış ticaretten geldi. Son 14 yılda 2 trilyon 395 milyar dolar ithalata karşılık, 1 trilyon 718 milyon dolar ihracat gerçekleştirebildik.
Ülkemiz ekonomisinin son 14 yılına bakıldığında çok yüksek bir cari açık söz konusu olmasına karşılık, bu açıktan daha fazla bir sermaye akışı sağlandığı görülüyor. Özellikle dış borçlanma, dış finansman kalemleri içinde dikkat çekiyor. 2003 yılında 129 milyar 602 milyon dolar olan dış borçlarımızın 2016 sonunda 404 milyar 182 milyon dolara çıktığı görülüyor.
Dış borçlarda tam olarak 274 milyar 580 milyon dolarlık bir artış yaşanmış. Cari açığın finansmanında ikinci büyük kalem ise doğrudan yatırımlar yoluyla gelen para olmuş. 179 milyar 672 milyon dolarlık doğrudan yatırım gerilirine karşılık, 36 milyar 338 milyon dolar da yurtdışına çıkan yatırım gerçekleşmiş. 500 milyar dolarlık cari açığı kapatarak, 90 milyar dolar da rezerv artışına yol açan yabancı sermaye girişinde üçüncü olarak sıcak para akışı dikkat çekiyor. Son 14 yılda ülkemize 130 milyar doları borçlanma senetlerine ve 29 milyar doları da hisse senetlerine olmak üzere 159 milyar 230 milyon dolar sıcak para girişi gerçekleşti. Böylece ülkemize gelen yabancı sermaye hem dış açığımızı kapatmış, hem de 90 milyar dolarlık rezerv artışına imkan sağlamıştır.
TURİZMDE AB'NİN PAYI YÜZDE 52
Türkiye dış ticaret açığında ana faktör olarak enerji ithalatından açık veriyor. Ve uzun yıllar enerji açığını da turizm ve müteahhitlik gibi hizmetler sektörü gelirleri ile kapatarak cari dengeyi sağlıyordu. Fakat son 14 yılda turizm ve müteahhitlik gelirleri dış ticaret açığını kapatmaya yetmedi ve 500 milyar dolar açık oluştu.
Merkez Bankası “ödemeler dengesi” raporuna göre 2003-2016 yılları arasında hizmetler sektöründen 500,7 milyar dolar gelir ve 246 milyar dolar gider gerçekleştirmiş olarak görülüyor. Bu sonuçla hizmetler sektöründen 14 yılda net gelir 254 milyar dolar elde edilmiş görülüyor.
Ülkemize son 14 yılda toplam 369 milyon kişi ziyaret etmiş durumda. Yıllık ziyaretçi sayısı 26,4 milyon kişiye eşit gelirken, toplam turizm geliri de 343 milyar 510 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu sonuçla yıllık ortalama turizm gelirimiz de 24,5 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiş görülüyor. Ülkemize gelen turistlerin dağılımına bakıldığında ise Avrupa ülkeleri ilk sırada yer alıyor. Merkez Bankası’nın raporunda, geçen yıl ülkemize tam 25 milyon 265 bin turistin geldiği görülüyor.
HER YIL 66,7 MİLYAR DOLAR
Türkiye 14 yılda 677 milyar dolar dış ticaret açık verdi. Buna karşılık turizm ve sermaye akımlarından aynı sürede tam 934 milyar 476 milyon dolar ülkemize geldi. Böylece dış ticaret açığını ve buna bağlı olarak oluşan cari açığını azaltarak 90 milyar dolar da rezervlere eklemeyi başardı. Çok yüksek cari açığa rağmen 14 yılda ülkemizde ciddi bir döviz krizi çıkmadı. Bunun da en büyük nedeni büyük kısmı Avrupa ülkelerinden gelen sermaye oldu. Yılda ortalama 66,7 milyar dolar ülkemize turizmden, sıcak paradan, doğrudan yatırımdan ve kalanı da borç paradan olmak üzere sermeye girişi oldu.