Uluslararası bir doğa koruma kuruluşu olan Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nın (WWF) son yayınladığı geniş kapsamlı rapora göre, vahşi yaşam popülasyonunun üçte ikisinden fazlası 50 yıldan daha kısa bir sürede insan kaynaklı doğa tahribatı yüzünden yok oldu.
Rapor, bu feci yıkımda herhangi bir yavaşlama göstergesi olmadığını ve insanların doğayı daha önce görülmemiş derecede yok ettiği konusunda uyarıyor.
"EV DEDİĞİMİZ DÜNYAMIZI İMHA EDİYORUZ"
Raporda, dünya genelindeki farklı vahşi yaşam alanlarını ve türlerini araştıran bilim insanlarının incelemeleri yer aldı. Bilim insanları, 1970'ten bu yana memeli, kuş, balık, amfibi ve sürüngen popülasyonunda ortalama yüzde 68 düşüş olduğuna dikkat çekti.
WWF CEO’su Tanya Steele, ormanların yakılmaya, denizlerde aşırı balık avcılığı yapılmaya ve vahşi tabiat alanlarını yok etmeye devam ettiğimiz sürece yaban hayatının 'serbest düşüş'e devam edeceğini söyledi.
"Ev dediğimiz tek yer olan dünyamızı imha ediyoruz. Şimdi de doğa bize çaresizce SOS gönderiyor" diyen Steele, insanların sağlıklarını ve güvenliklerini kendi elleriyle riske attığını ve zamanın yakında tükeneceğinin altını çizdi.
"KOVID-19 KATIKSIZ BİR UYARI"
Rapordaki verileri sağlayan Londra Zooloji Derneği’nden Dr. Andrew Terry, bu oranın büyüklüğünün beşeri faaliyetlerin Dünya doğasına zararının en açık kanıtı olduğunu söyledi. Şartlar değişmediği sürece popülasyonun şüphesiz azalmaya devam edeceğini belirten Dr. Terry, bu durumun vahşi yaşamı yok olmaya sürükleyeceğini ve içinde bulunduğumuz ekosistemin bütünlüğünü tehdit edeceğini söyledi.
Covid-19 salgınının, insan ve doğanın birbirine bağlılığına dair 'katıksız bir uyarı' olduğunu hatırlatan rapor, habitat kaybı ve yaban hayatla negatif insan ilişkilerinin salgınların ortaya çıkmasına neden olabileceğini söylüyor.
YEMEK TÜKETME ŞEKLİNİN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR
BBC’nin haberine göre WWF raporunda, yok olan türlerin ve nesillerin sayısından çok bu durumun nasıl tersine çevrilebileceğiyle ilgili çalışmalar yer alıyor. Naturesuggests dergisinde yayınlanan raporda, habitat ve orman kaybını durdurmayı, hatta tersine çevirmeyi başarabilmek için insanların acil koruma önlemleri ve gıda üretme – tüketme şeklini dönüştürmesi gerektiği belirtildi.
Biyoçeşitlilik kaybını önlemek için koruma eylemlerinin yetersiz kalacağını ileri süren London Global Üniversitesinden Profesör Dame Georgina Mace, tarım sektörünün de alacağı önlemlerin şart olduğunu savundu.