HABER MERKEZİ / İSTANBUL
Suudi Arabistan’da yetkileri ele aldıktan sonra muhalif presnleri tutuklatıp özgürlükleri karşılığında milyarlarca dolar isteyen ve Ortadoğu’da taşları yeniden dizmeye çalışan 32 yaşındaki Veliaht Prens Muhammed bin Selman (MbS), Fransa’da kendine şato aldı. Dünyanın en pahalı gayrimenkulü olarak bilinen Başkent Paris dışında bulunan ‘Chateau Louis XIV’, 301 milyon dolara ismi açıklanmayan bir müşteri tarafından satın alındı. 17’nci yüzyıl mimarisinden esinlenerek Fransa Kralı 14. Louis onuruna inşa edilen şatonun yapımında altın ve mermer bol miktarda kullanılmış. 57 dönümlük bahçesi bulunan devasa yerleşkenin tüm ayrıntıları bilinirken alıcının ismi açıklanmadı. Ancak bütün oklar Suudi tahtının mirasçısı ve Suudi Arabistan’ı yeniden yapılandıran ve Ortadoğu’yu sallayan bir dizi cesur politikanın arkasındaki itici güç olan veliaht prens Muhammed bin Selman’a döndü.
Çünkü The New York Times’ın yaptığı habere göre sarayın sahibi olarak MbS’yi işaret etti. 2015’te gerçekleşen satın alma işlemini gösteren kağıtlara ulaşan gazate avukatlarla iletişime geçtiğini aktarıyor. Haberde Prens Selman’ın ülkesinde yeni yatırım ve istihdam için uygulamaya başladığı kemer sıkma politikası ve kraliyet üyelerini tuttuğu başkent Riyad’daki Ritz-Carlton oteli de hatırlatıldı. MbS, kraliyet mensubu prensalerin, üst düzey yetkililerin ve bakanların mal varlıklarına el koyarken kendisinin aldığı şato gündeme bomba gibi düştü. Haberde ayrıca Veliaht Prens Selman’ın daha önce almış olduğu 500 milyon dolar değerindeki yat ve ünlü ressam Leonardo Da Vinci’nin 450 milyon dolarlık tablosuna diğinilirken, evinde uyguladığı politikayla ters düştüğü belirtildi. Öte yandan ABD’li ünlü televizyon yıldızı Kim Kardashian ve şarkıcı Kanye West’in düğünlerini yapmayı planladığı ‘Chateau Louis XIV’, dünya magazin gündeminde de uzun bir süre konuşulmuştu.
KİMDİR? KENDİNİ ‘TANRI KRAL’ İLAN ETTİ
Babası 13. Louis öldükten sonra 5 yaşında tahta geçmek zorunda kalan Fransa’nın 72 yılla en uzun süre tahta kalan kralı oldu. 14. Louis küçük yaşta tahta geçtiği için gençlik yılları ayaklanmalarla geçen ‘Güneş Kralı’ lakaplı 14. Louis bu nedenle yaşamı boyunca kendisine muhalif barakmamıştır. 1650 yılında İspanya ile yaptığı anlaşma sonrasında ülkesini kalkındırmaya başlayan genç kral “Tek başına herşeyi ben yöneteceğim dedi ve ben tanrı’nın temsilcisi ve monarşinin elindeki gücü sonuna dek kullanmak bana verilmiş ilahi bir haktır”diyerek güneşi kendine sembol seçti ve kendini tanrı kral olarak ilan etti.