Dondurmanın en çok tüketildiği mevsime girdik. Uzman diyetisyen Pınar Kural Enç, dondurmanın özellikle kalorisinin yanında boğaz enfeksiyonlarına ve son dönemde alerjik şikayetlere neden olduğunu belirterek, şu hususlara dikkat çekti: “Yoğun alerji yaşayan ve çok sık hasta olan bir çocuğun okul ve enfeksiyon dönemi bitmeden dondurma yememeli. Bununla beraber kilo kontrolü içinde miktarına ve yanında kullanılan soslarada mutlaka dikkat edilmeli.”
SONRASINDA NANE ÇAYI
Havaların ısınmasıyla ani sıcaklık farkları oluşturacak şekilde beslenmemek gerektiğini anlatan Enç “Bir anda soğuk su tüketimine başlamamamız gerektiği gibi dondurma tüketiminde de hem miktar hem de sıklık olarak kontrollü olmak şart” dedi. Enç, dondurma yerken kilo kontrolünü elden bırakmamak adına şunların yapılmasını önerdi: “Haftada bir veya en fazla iki kez dondurma tüketin. Bu dondurma miktarları iki küçük top veya bir iri topu geçmesin. Dondurmayı tok karnına yemeyin, ara öğün olarak tercih edin.
İki küçük top sade dondurmayı ayran, yoğurt, süt gibi bazı ara öğünlerin yerine değişim olarak kullanabilirsiniz. Dondurmayı yedikten sonra üzerine soğuk su içmeyin. Boğazınızın hassasiyetini korumak için dondurma yedikten sonra üzerine bir fincan ılık su veya bir fincan nane çayı içmek uygun olur. Dondurmayı yedikten sonra diş sağlığınızı korumak için ağzınızı ılık suyla çalkalamak faydalı.”
MEYVELİ OLANLARI TERCİH EDİN
Pınar Kural Enç, reflü şikayeti olanlarda yüzde 70 süt alerjisinin görüldüğünü belirterek “Meyveli dondurmalar ilk tercihimiz olmalı. Gerçekten süt katılarak yapılan aşırı şeker eklenmemiş dondurmaların yararlı yönleri de vardır.
Örneğin; bol sütlü sade dondurma aynı zamanda iyi bir kalsiyum ve az da olsa protein kaynağı. Doğal meyvelerden yapılan dondurmalar ise meyvenin çeşidine göre hem antioksidan özellik gösterir hem de iyi bir C vitamini kaynağı olabilir” dedi.