Altındağ Belediyesi, günümüzde müze olarak ziyarete açık olan Ulucanlar Cezaevi’nin önündeki 135 yıllık Hapishane Çeşmesi’nde restorasyon çalışması başlattı. Çeşmenin etrafında yapılan hassas kazı sırasında, toprağın altında zulalanmış şekilde kesici ve delici aletler bulundu.
Bir dönem cezaevinde kalan mahkumlara ait olduğu belirlenen aletlerin yıllar içinde paslandığı görüldü. Bazıları metal parçaların çakmağa monte edilerek yapılan, sap kısımları ip ve bez parçalarıyla sarılan kesici ve delici aletlerin, yaklaşık 50 yıllık olduğu tahmin edildi.
Yıllardır bakımsız durumda kalan ve günde binlerce kişinin önünden gelip geçtiği tarihi çeşmeden çıkan mahkumlara ait kesici ve delici aletler, görenleri şaşırttı.
Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı, ilçede 135 yıllık Hapishane Çeşmesi ile yaklaşık 250 yıllık Öksüzce Çeşmesi’ni restore etmeye başladıklarını anlatarak, "Ulucanlar Cezaevi Müzemizin hemen yanındaki Hapishane Çeşmesi’nin restorasyonu sırasında bazı kesici aletler bulundu. Çeşmeden böyle bir şey çıkması bizi oldukça şaşırttı. Uzun yıllardır orada olduğu çok net. Çeşmeden çıkan kesici aletleri Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde bu tür aletlerin sergilendiği alana koyacağız" dedi.
Ulucanlar Cezaevi, 1925’ten 2006’ya kadar Türk demokrasi tarihine ve pek çok önemli döneme şahitlik etti. Bülent Ecevit’ten Osman Bölükbaşı’na, Nazım Hikmet’ten Necip Fazıl’a, Yusuf Aslan’dan Muhsin Yazıcıoğlu’na kadar pek çok ismin yolunun geçtiği cezaevinde, aralarında İskilipli Atıf Hoca, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Mustafa Pehlivanoğlu’nun da bulunduğu 19 kişi idam edildi.
1 Temmuz 2006’da kapatılan cezaevi daha sonra restore edilerek müzeye dönüştürüldü. Cezaevindeki o dönemin koşullarına göre düzenlenen müzenin içerisinde mahkum olan ünlü isimlerin kişisel eşyaları da yer alıyor.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi önündeki Hapishane Çeşmesi’nin kitabesinde ise 1885 yılında yaptırıldığı yazıyor.