Türkiye’nin 4,5 trilyonluk bir ihtimali daha var

AB ile ilişkilerin beklendiği gibi gitmemesi nedeniyle Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üyelik girişiminde bulunan Türkiye’nin fırsat niteliğinde bir alternatifi daha var. Bu fırsat da yaklaşık 4,5 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğüyle Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü.

İngiltere’nin sürpriz bir kararla Avrupa Birliği’nden (AB) çıkış kararı alması (Brexit) sonrasında, İtalya, Fransa, Hollanda ve Yunanistan gibi ülkelerde daha da sert esmeye başlayan hoşnutsuzluk havası, AB’nin eski cazibesinin kalmadığına dair algıyı kuvvetlendiriyor. Bunun yanı sıra, 15 Temmuz’da gerçekleşen hain darbe girişiminin ardından, arzu edilen desteğin AB yetkililerinden gereken düzeyde gelmeyişi, Türkiye’de hayal kırıklığı yaratırken, AB dışında seçenek arayışı da haklı nedenlerle tekrar gündeme geldi.

Bu seçeneklerden ilki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarıyla manşetlere çıkan Şanghay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) üyelik konusu oldu. Ancak ŞİÖ’nün ekonomik işbirliğinden ziyade, üye ülkeler arasındaki siyasi ittifakın ön planda olduğu bir organizasyon olması, yaratacağı ticari avantajlar konusunda soru işareti yaratıyor. Türkiye’nin bu noktada yönelebileceği, ancak henüz fazla gündeme gelmeyen bir başka fırsat alanı ise yaklaşık 4,5 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğüyle Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ). Örgütün kuruluşunda ve geliştirilmesinde liderliği üstlenen Türkiye, AB ile müzakere süreçlerinden edindiği deneyimi KEİ’ye aktarırken, hem AB hem de KEİ üyesi olan Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya’nın da kendi deneyimlerini örgüte aktarma şansı bulunuyor. KEİ üyesi ülkeler arasındaki ekonomik bütünleşme ise bir başka başarı hikayesi olarak adlandırabilir. Zira Türk iş adamları örgüt üyesi ülkelerde birçok önemli ticari girişimi hayata geçirdi. Örneğin; Yunanistan’ın yatırımları da Türkiye’nin özelleştirme süreçlerinde önemli roller üstlendi. Normalleşme süreci ile tekrar önemli bir ivme kazanan Rusya ve Türkiye arasındaki dev enerji projelerinin de 12 ülke ile yaklaşık 20 milyon kilometrekarelik alana yayılan, 330 milyon nüfus hacmine sahip KEİ çerçevesindeki iş birliğini daha da cesaretlendirmesi bekleniyor.

Bölgenin en önemli iki aktörü Türkiye ve Rusya’nın, örgüte vereceği güçlü destek sayesinde KEİ, çevre ülkeler açısından da ticari olarak daha cazip bir konuma gelirken, Hazar Denizi ve Rusya’daki önemli enerji kaynakları için bir köprü olabilecek bölgede artacak iş birliği, uzun soluklu yeni fırsatlar yaratma potansiyeline sahip. Türkiye gibi ülkelerdeki güçlü üretim ve nüfus potansiyeli ile örgüt kapsamında faaliyetlerini yürüten KOBİ Çalışma Grubu ve Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası gibi unsurların örgütün güçlü üyeleri tarafından destek görmesi halinde KEİ, bölge ülkelerin kalkınmasına da ivme kazandıracak. Batısında AB, doğusunda Hazar enerji kaynakları ve küresel ekonomide önemli yeri bulunan Türkiye ve Rusya gibi iki G20 üyesinin de desteğiyle KEİ, AB ile soğuk rüzgarların dönem dönem estiği bir ortamda kolaylıkla daha önemli bir “koz” haline gelebilir.     

EN ÖNEMLİ PROJESİ KARADENİZ ÇEVRE OTOYOLU

Yapımına 2011’de başlanan ve 2020’de tamamlanması öngörülen Karadeniz Çevre Otoyolu (BSRH) ise KEİ kapsamındaki en önemli projeler arasında yer alıyor. Proje kapsamında bulunan Türkiye’nin Karadeniz sahil şeridinin yapımı yaklaşık 10 yıl önce tamamlanırken, Rusya kısmı ise Soçi 2014 Kış Olimpiyatları öncesinde tamamlanmıştı. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) tarafından da desteklenen projede, geriye yalnızca Karadeniz’in kuzey ve batı bölgelerinde bazı kısımlar ile Gürcistan ayağı kalmış durumda. Projenin tamamlanması durumunda kazanılacak ekonomik edinimlerin daha güçlü bir şekilde anlatılması halinde, söz konusu bölgelerdeki inşaat sürecinin hızlandırılması da mümkün.

120 MİLYON TURİST ZİYARET EDİYOR

Ekonomik büyüklük anlamında KEİ, AB ile henüz kıyaslanabilecek konumda değil ancak, kurulduğu günden bu yana yaklaşık 25 yıldır AB modeline benzer, etkin bir yapı geliştirmeyi başarmış durumda. Yıllık dünya turist hacminin yaklaşık yüzde 12’sine sahip, bir başka deyişle, yılda yaklaşık 120 milyon turistin ziyaret ettiği KEİ ülkeleri için turizm ve seyahat noktasında atılacak adımlar da bölgenin turizm potansiyelinin ve Karadeniz’in deniz taşımacılığındaki önemli rolünün daha da değerlenmesini sağlayabilir. Türkiye gibi ülkelerdeki güçlü üretim ve nüfus potansiyeli ile örgüt kapsamında faaliyetlerini yürüten KOBİ Çalışma Grubu ve Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası gibi unsurların örgütün güçlü üyeleri tarafından destek görmesi halinde KEİ, bölge ülkelerin kalkınmasına da ivme kazandıracak.

KATAR İLE 14 ANLAŞMA

Türkiye-Katar ilişkilerinin son yıllarda kazandığı ivme ile birlikte siyasi ve ekonomik ortaklıklar da gelişti. Katar’ın Türkiye’de Finansbank ve Digiturk’ü aldığını hatırlatan Katar’ın Ankara Büyükelçisi Salim Mübarek Al-Şafi, “Katar, Türkiye’de yatırım için her türlü fırsatı değerlendirmektedir. Yakında Trabzon’da Katar Emiri Şeyh Temim Bin Hamad Al Sani ile sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir görüşmesi olacak. Trabzon’da 18 Aralık’ta Türkiye ile enerji, ekonomi ve turizm başta olmak üzere çeşitli alanlarda 14 anlaşma imzalayacağız. Bu anlaşmalar ilişkilerimizi daha da güçlendirecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

İngiltere’nin Brexit sürecine parlamento onayı şartı | Son dakika haberleri
Dalgalanan ekonomide kazanan Bitcoin oldu

Ekonomi Haberleri