ERKUT TEZERDİ / İSTANBUL
Bundan yaklaşık 15 sene kadar önce sinemalarda boy gösteren “ciddi” süper kahraman yapımlarında anlatımlar hep aynı formatta sunulurdu: Bütçeler orta halliydi, süper yetenekli saf karakterlerin önce güçleri tanıtılırdı. Ardından mega kötü durdurulurdu, finalde ise esas kızla esas oğlan güneşin batışına karşı ultra koklaşırdı. Dünyayı kurtarmak işte böyle ‘süper-mega-ultra’ doğrultusunda çizgiseldi. Tüm yapımlarda başı-sonu belli hikâyeler, ünlü oyuncularla buluşurdu, sonra da yenisinin duyurusu yapılırdı. Ancak bu format ‘kahramanlar bir araya geldi mertlik bozuldu’ misali 2012’de gösterime giren ‘The Avengers’la radikal bir değişim geçirdi ve böyle devam ediyor... Artık daha gerçekçi ve daha samimi yapımlar söz konusu. ‘Thor’ serisinin üçüncü filmi ‘Thor: Ragnarok’ da bu değişimden fazlaca nasipleniyor. İskandinav mitolojisinde Gök Gürültüsü Tanrısı Thor’a kardeşi Loki, durdurulamaz yeşil dev Hulk ve iki Oscar ödüllü Cate Blanchett’in canlandırdığı Hela isimli safkan kötü ‘abla’ eşlik ediyor. Ana karakterler böyle. Ayarsız mizah kullanımı filme çok yakışırken çizgi roman tutkunlarına ve sinemaseverlere en kaçık Marvel filmlerinden biri sunuluyor. Hatta bu ayarsızlığın 2014’te beyazperde çıkarmasını gerçekleştiren ‘Guardians of the Galaxy’den bir tık yukarıda olduğunu söylemek mümkün.
Film çok sıkı bir aksiyonla açılıyor. Asgard’ı yok etmek isteyen Surtur isimli şeytanımsı yaratık ile Thor, Cehennem’in dibinde savaşıyor. Bir önceki filmde İskandinav mitolojisinde tanrıların tanrısı babası Odin’i etkisiz hale getirip yerine geçen hayırlı evlat Loki’nin oyunu bu dövüş sahnesinden sonra ortaya çıkıyor. Bunun üzerine Thor, kardeşi Loki’yi zorla dünyaya sürüklüyor. Birlikte babalarını arıyorlar. Odin bulunuyor ama tahtından vazgeçip Asgard’a dönmek istemiyor. O vakit anlaşılıyor ki artık mitolojik tanrılara ihtiyaç kalmamış! Marvel evreni de yeni bir döneme giriyor. ‘Thor: Ragnarok’un en büyük mesajı bu. Hatta Marvel sinematik evreniyle tek ilişkisi de böyle.
Odin gitmeden önce kötü kalpli kızı Hela’nın geri döndüğünü ve Asgard’ı ele geçireceğini söylüyor. Bunun üzerine Hela anında yanlarında beliriyor ve Thor’un yok edilemez denilen mjölnir adındaki çekicini tel elle sıkarak tuz buz ediyor. Akabinde başlıyor taht oyunları ve dünyalar arası galaktik aksiyon. Filmin artısı seyirciye “Biz eğleniyoruz, gelin bu eğlenceye ortak olun” demesinden geçiyor. Eğer canınız fena halde sıkılıyorsa ve bunun yanında bol da kahkaha atmak istiyorsanız ‘Thor: Ragnarok’ size ilaç gibi gelecektir. Başka bir dünyaya konuk olan Thor ile Hulk’un, ‘Planet Hulk’ çizgi filmini az da olsa andıran aksiyonu görülmeye değer. Tekrar seyredilebilir nitelikte bir yapım. Lakin gerçek sanat, iyi oyunculuk ve başarılı yönetmenlik arayışınız varsa uzak durmakta fayda var.
HER ŞEYİ FRAGMANLARDA GÖSTERMİŞİNİZ SÜRPRİZ NEREDE?
‘Thor: Ragnarok’, müziklerinden renkli kostümlerine kadar tıpkı ‘Guardians of the Galaxy Vol. 2’ gibi 80’lerin pop ruhuna sahip. Filmde kullanılan Led Zeppelin parçası ‘Immigrant Song’ kulaklarda yer ediniyor. Ayrıca Thor ile Loki’nin uyumu olağanüstü. Yer yer gereksiz espriler olsa da ikilinin atışmaları, birlikte geliştirdikleri taktikler izleyiciyi gülme krizine sokuyor. Ablaları Hela da Marvel yapımlarında boy gösteren belki de en orijinal kötü karakter. Fakat tüm bu güzel yönlere rağmen film meraklandırmaktan tamamen yoksun. Çünkü Youtube’da yayınlanan fragmanlarda her şey; tüm kırılma noktaları ve heyecanı artıran aksiyon sahneleri gösteriliyor. Marvel’ın neden böyle bir yol izlediği belirsiz. Amacı çözmek mümkün değil!
KARAR'IN PUANI: 10/7