Türkiye 2015 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 3,4 büyüme beklentisine karşılık yüzde 3,8 büyüme başarısı gösterdi.
Aslında büyümede sadece son çeyrek rakamı sevindirmedi. Yılın ilk çeyrek büyüme oranı da %2,3'den yüzde 2,5'e revize edildi.
Bu sonuçla Türkiye 2015 yılının ilk yarısında yüzde 3,1 büyüme başarısı elde etmiş oldu. Bir önceki yılın ilk yarısında büyüme oranı yüzde 3,3 olarak açıklanmıştı. Geçen yıla göre büyüme oranında 0,2 puanlık kayıp olmasına karşılık bu yılık ilk üç ayına göre büyüme beklentilerin üzerinde geldi.
Büyümenin kaynakları neler?
Büyüme oranında sürpriz yaşarken büyümenin dağılımında nasıl bir tablo oluştuğuna bakıyoruz. Çünkü yılın ilk üç ayında 2,3 olarak açıklanmış GSYH artışına karşılık sanayi sektörünün ve yatırımların sıfır (-0-) arttığı görülmüştü. (Revize edilmemiş hali)
Büyümenin kaynaklarına bu sefer baktığımızda aslında yılın ilk çeyreğinde olduğu gibi yine üretimi değil tüketimi ön sırada görüyoruz.
GSYH'nın oluşmasında yüzde 65,6 oranında ağırlığı olan yerleşik hanehalkı tüketimleri Ocak-Mart döneminde %4,6 artış yaşamışken Nisan-Haziran döneminde tüketimdeki artış %5,6'ya ulaşıyor. Bu sonuçla yılın ilk altı ayında hanehalkı tüketim artışı reel olarak %5,1 oranında gerçekleşiyor.
Görüyoruz ki büyümenin kaynağı tüketim olmuş. (Büyüme %3,1; Tüketim %5,1)
Devletin tüketimi de arttı
Hanehalkı tüketim artışı gerçekleşirken devlet tasarruf etmemiş. Bilakis devlette yılın ikinci çeyreğinde tüketim harcamalarını %2,5'den %7,2'ye artırmış. Bu sayede yılın altı ayı itibari ile devletin de tüketim artışı %4,9 oranında gerçekleşerek GSYH artışının üzerine çıkmış.
Devletin tüketim harcamalarının da GSYH oluşumunda 11,0 oranında pay tuttuğunu kabul edersek özel+devlet tüketim harcamaları GSYH'nın yüzde 76,6'sını oluşturmaktadır. Ve özel tüketim ile devlet tüketimi yüzde 5,0 civarı artışla 3,1'lik büyüme oranının oldukça üzerinde gerçekleşmiş oluyor.
Tek sevindiren haber yatırımlar
Bir ülke nasıl büyür sorunusun aslında iki cevabı var. Tüketim ve yatırımla. Türkiye'de yatırımlar özellikle 2014 yılından bu yana sürekli geriliyordu. Rakamlar şu şekildeydi:
2014 yılı I. çeyrek -%0,3
2014 yılı II. çeyrek -%3,5
2014 yılı III: çeyrek -%0,4
2014 yılı IV. çeyrek -%1,0
2015 yılı I. çeyrek +%0,4
ve
2015 yılı II. çeyrek +%9,7
Rakamlardan da anlaşılacağı üzere yatırımlarda son 1,5 yılda ilk kez büyük bir artış yaşandı. Yüzde 9,7 oranında gelen Nisan-Haziran dönemi yatırım artışları böylece yılın ilk yarısında yatırım büyümesini de %5,2'ye çıkarmış oldu.
Yatırımlarda yaşanan artışın bir başka sevindirici tarafı ise özel sektörün ağırlığı oldu. Özel sektörde yatırım büyümesi %11,4 ile adeta şahlandı ve yılın ilk yarısında özel sektör yatırım büyümesi %6,9'a ulaştı. Özel sektörde de yatırım büyümesi inşaat yerine üretime dayalı makine-teçhizat alımı sayesinde gerçekleşti. İnşaat sektörü (özel) yatırımları 6 ayda %1,4 artarken makine-teçhizat alımı %9,8 artış yaşadı. Bu tablonun uzun yıllardır ne kadar özlendiğini söylememize gerek yok.
Üretim tarafında sorun madencilik sektöründe
Üretim tarafına bakıldığında aşırı bir sürprizle karşılaşmıyoruz. Geçen yıl ilk 6 ayda %3,5 büyüyen sanayi sektörü bu yıl ilk çeyrekte yaşadığı şoku atlatarak 2,3 büyüme yakalıyor. Sanayi sektöründe ikinci çeyrek büyüme oranı %4,1 geliyor ama haziran ayından sonra yaşanan gerileme bu büyümenin yılın kalan bölümünde sürdürülebilirliğini belirsiz kılıyor.
Bu yıl üretim tarafında pozitif katkı tarım sektöründen geldi. Geçen yıl -%2,1 küçülen tarım sektörü bu yıl son üç ayda 6,7 ve ilk altı ayda %5,2 büyüme sağlıyor.
Hava şartlarının iyileşmesi GSYH'da %7,3 payı olan tarım sektörünü yeniden büyüme hanesine döndürmüş oldu.
GSYH'da yüzde 34,6 oranında paya sahip olan sanayinin dışında yüzde 58,4 pay ile birinci olan hizmetler sektörü yine istikrarlı büyümesini sürdürmüş oldu. Hizmetler sektörü geçen yıl %4,1 büyürken bu yılın 6 ayında da %4,1 büyüme oranını korumuş oldu.
Madencilik sektöründe SOMA çöküşü
Üretim tarafının belki de en önemli sorunlu tarafı madencilik sektörü oldu. Sektör Soma kazansından sonra bir türlü belini doğrultamadı.
Geçen yıl %5,6 büyüme sağlayan madencilik sektöründe bu yıl resmen çöküş yaşandı ve altı ayda sektör -% 6,4 küçülme yaşadı.
Madencilik sektöründe yaşanan çöküş imalat sanayinde yaşanan yüzde 3,1'lik büyümeyi sanayi sektörüne yansıtamamış oldu. Zaten genel olarak son yıllarda sanayi sektörü ve imalat sanayi alt sektörleri GSYH büyümesinin altında gelişmeler yaşıyor. Bu da ülkenin üretime dayalı olarak değil daha çok tüketime dayalı olarak büyüme gösterdiğine işaret ediyor.
Geçen yıl (2014) Türkiye GSYH'sı %2,9 oranında artış gösterirken sanayi sektörü %3,5 büyüme sağlamıştı. Fakat yine geçen yılın son çeyreğinde sanayideki büyüme 1,8 gerçekleşirken GSYH artışı 2,7 olmuştu. Bu yılın ilk çeyreğinde de sanayi sektörü 0,4 büyürken GSYH artışı 2,5 olarak gerçekleşti. Son iki çeyrekte sanayi sektörünün GSYH artışının gerisinde kalması Nisan-Haziran döneminde yerini yeniden eski oranlara bıraktı ve Sanayi %4,1 büyürken GSYH %3,8 arttı.