HAMİDE HANGÜL
Savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan ve sayıları 3 milyona ulaşan Suriyeli mülteciler, her türlü zorlu yaşam koşullarına karşın emek piyasasına üç yıldır katkı sağlıyor. Gelenlerin yüzde 78,7’si Türkçe okuma-yazma bilmediğinden, ağırlıklı inşaat şantiyeleri, küçük tekstil atölyeleri ve yük taşıma-boşaltma gibi işlerde çalışıyor. Karar’a konuşan sektör temsilcileri, çoğu Suriyelinin kendi mesleklerinde çalıştırılmadığını, çalışma saatinin günde 10 saat ve üzerinde olduğunu belirterek, “Ağırlıklı küçük atölyelerde, merdiven altı olarak tabir edilen yerlerde çalışıyorlar. Kayıt dışı çalışsa bile onun altında ücret alıyorlar. Ücret ödemeleri elden yapılıyor, herhangi bir banka ödemesi yok. Bu da ayrı bir kayıt dışı” dedi. İnşaat sektöründe faaliyet gösteren başka bir yetkili, “Ucuz işçi isteyenler Suriyeli mülteci alıp çalıştırıyor” dedi.
Doğu’de tekstil fabrikası olan ve Avrupa’ya ihracat yapan bir sanayici ise, “Elinde bir sanatı olanlar bu iş kollarında çalıştırılabiliyor. Örneğin mobilya, elektrik işleri gibi. Ayrıca, Türkiye’ye sermayesiyle gelip iş kuran ve Türklere istihdam sağlayan Suriyeliler de var” dedi. Diğer taraftan Suriyelilerin Türkiye’de kurdukları şirket sayısı geçen yılın sonunda 5 bin 647’e, sermayeleri 751 milyona ulaştı. Türkiye’deki 3 milyon Suriyeli sığınmacıların emek piyasasına etkileri Birleşik Metal-İş tarafından araştırılmış. Akademisyenlerin de yer aldığı proje Ertan Erol, Ayla Ezgi Akyol, Cemal Salman, Ezgi Pınar, İpek Gümüşcan, Kıvanç Yiğit Mısırlı, Mustafa Kahveci ve Pedriye Mutlu tarafından hazırlanmış. “Suriyeli Göçmen Emeği” başlığını taşıyan araştırmada Türk ve Suriyeli toplam 604 işçi ile görüşüldü. İstanbul’da Zeytinburnu, Bağcılar, Beylikdüzü, Güngören, Sultangazi, Kağıthane gibi 13 ilçede, emek yoğun tekstil işletmelerine gidilerek yapılan araştırmaya göre, Suriyeli işçilerin büyük çoğunluğu 18-25 yaş grubunda. Sektörde çalışanların yüzde 50’si ilkokul mezunu. Bu oran kadın işçilerde yüzde 55, erkeklerde yüzde 49 düzeyinde. Mültecilerin yüzde 60’ı ortaokul ve altında eğitime sahipken, bu oran Türk çalışanlarda yüzde 78.
İşçilerin yüzde 15’inin iş deneyiminin bir yılın altında olduğu belirlenirken, bu oranın kadınlarda yüzde 20, erkeklerde yüzde 14 olduğu saptandı. Üç aya kadar iş deneyimi Suriyelilerde yüzde 13,3, Türk çalışanlarda yüzde 0.7 düzeyinde. Türk işçilerin yüzde 40’ı, Suriyeli işçilerin de yüzde 60’ı evin tek çalışan kişisi.
ÇOCUĞU OKULA GİDEMEYENLER YÜZDE 75
Türkiye’ye sığınan Suriyeli mültecilerin yüzde 75’inin çocukları okula gidemiyor. Gidebilenlerin oranı yüzde 25. Bunların yüzde 70’i resmi, yüzde 30’u misafir olarak kayıt yaptırmış durumda. Okula giden 6-18 arası çocukların yaklaşık yüzde 72’si Suriyeliler tarafından kurulan okullara kayıtlıyken, sadece yüzde 28’i Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda eğitim hizmeti almaya devam ediyor. Suriyeli mültecilerin yüzde 90’a yakını kirada oturuyor.
BİR EVDE YEDİ KİŞİ KALANLAR YÜZDE 54
Suriyelilerin ilk yerleştikleri şehir yüzde 80 oranla İstanbul olurken, bunu Suriye sınırına yakın iller takip ediyor. Araştırma, görüşmeye katılan işçilerin barındıkları konutlarda kalabalık şekilde yaşadıklarını da ortaya koyuyor. İşçilerin yüzde 54’ü aynı konutta 7’den fazla kişiyle birlikte yaşıyor. Oransal olarak evde 1-2 kişi kalanlar yüzde 4, üç kişi yüzde 6,7, beş kişi yüzde 17,7 ve 7-10 kişi kalanlar yüzde 28,3 seviyesinde. İki yıldan daha kısa süre İstanbul’da yaşayanların oranı yüzde 77, bir yıldan kısa yüzde 42 ve altı aydan kısa yüzde 25’i oluşturuyor. Gelenlerin yüzde 84’ü bütün ailesiyle Türkiye’ye göç etti. Suriye’deki yakınlarıyla görüşebilenlerin oranı da yüzde 13,7.
ERKEKLERİN YÜZDE 99,6’SI SİGORTASIZ
Emek piyasasında ücretleri incelendiğinde, Suriyeli mültecilerin asgari ücretin altında, iş güvencesiz, daha doğrusu kayıtsız olarak çalıştığı görülüyor. Buna göre, Türk erkek işçilerin ortalama ücreti en yüksek grubu oluşturuyor. Türk kadın işçiler, Türkiyeli erkek işçilerden ortalama 309 lira daha az kazanıyor. Suriyeli erkekler ise Türk erkek işçilerden ortalama 330 lira daha düşük maaş alıyor. En çarpıcı sonuç kadın çalışanlarda ortaya çıkıyor. Suriyeli kadın çalışanların aldığı ücret yarı yarıya daha az. Böylelikle Suriyeli kadınlar, tüm işçilerden 489 lira daha düşük olarak 776 lira maaş alıyor. Bu da 30 gün üzerinden hesaplandığında günlük 25 liraya denk geliyor. Bu da asgari ücretin çok altında çalıştıklarını ortaya koyuyor. Uyruk bazında, Suriyeli işçilerin yüzde 46’sı, Türk işçilerin yüzde 20’si asgari ücretin altında ücret alıyor. Suriyeli erkeklerin yüzde 99,6’sı, kadınların yüzde 100’ü sigortasız.
KADIN MÜLTECİLERE 489 LİRA DAHA DÜŞÜK ÜCRET
Suriyeli kadın işçiler, tüm işçilerden toplam yaklaşık 489 lira daha az ücret alıyor.
Bu rakam, asgari ücretin çok altında 776 lira olurken, günlük 25 liraya denk geliyor.
Komisyoncuya bir maaş ödeyerek iş bulanların oranı yüzde 40’la azımsanmayacak oranda.
Türk işçilerin yüzde 90,4’ü, Suriyelilerin yüzde 100’ü maaşını elden alıyor. Bankaya yatırılmıyor. Türk işçilerde aylığının yarısını elden yarısını bankadan alanların oranı yüzde 4,9.
Suriyelilerin yüzde 80’i işe yürüyerek gidiyor, toplu taşıma kullananların oranı yüzde 13,5.
İlaca ve hastaneye yüzde 79’u erişemiyor. Türkiye’de çalışan Suriyeli mültecilerin yüzde 74,3’ünün sigortası, aldığı ücret üzerinden ödenmiyor.
Suriyelilerin yüzde 51,7’si arkadaş-akraba, yüzde 41,6’sı da komisyoncu aracılığıyla iş buluyor. Yine Türkiye’de yaşayan mültecilerin yüzde 60’ı borçlu, bu borçların yüzde 10’u tefeciye.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, kayıt dışı işsizlik 0,2 puan artışla yüzde 33,1 olurken, bu artışın, Türkiye’de kayıt dışı çalışan Suriyelilerden gelebileceği belirtiliyor.
Suriyeli erkeklerin yüzde 99,6’sı, kadınların ise yüzde 100’ü sigortasız olarak çalışıyor.
Haftada yasal 45 saat çalışanların oranı yüzde 2,3’ü geçmiyor.
İşçilerin yüzde 32’si haftada 51,6, yüzde 15’i haftada 65 saatten fazla çalışıyor.
TÜRKÇE BİLMEYENLER YÜZDE 78.7
Suriyeli mülteciler, temel hizmetlere erişimde de sıkıntı yaşıyor. Buna göre, ankete katılan işçilerin yüzde 79’u hastaneye erişemediğini, başka bir ifadeyle kamusal sağlık hizmetinden yararlanamadığını ifade ediyor. İlaca erişmekte zorlananların oranı yüzde 79 olurken, hastaneye gittiğinde sağlık hizmetinden ücretli yararlanabilenlerin oranı yüzde 84,5. Türkçe okuma-yazma bilmeyenlerin oranı yüzde 78,7 olurken, biraz bilenler yüzde 17, iyi bilenler yüzde 4,3 olarak belirlendi. Anlayıp konuşanlar yüzde 39, anlayıp konuşamayanlar yüzde 41. Çok iyi bilenlerin oranı ise yüzde 5’te kaldı.