RİA Novosti'ye konuşan Tercüman "Herkes Türk askerlerinin İdlib ve sınırdaki başka noktalarda olması ve ABD'nin bazı bölgelerde, kuzeyde ve El Tanf'taki varlığının saldırganlık ve işgal olduğunu biliyor. Tüm bunları Suriye'nin egemenliğini, uluslararası hukuku ve BM kararlarını ihlal eden düpedüz bir saldırganlık olarak görüyoruz" dedi.
‘HER KUM TANECİĞİNİN KONTROLÜNÜ ALACAĞIZ'
Şam'ın tüm Suriye topraklarında kontrolü ele almak istediğini belirten Tercüman, "Bu saldırganlığa uygun zamanda uygun şekilde karşılık verme hakkımız var. Suriye ordusu, Suriye'nin kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına her kum taneciği üzerinde kontrolü ele alacak" ifadelerini kullandı.
‘İSTİKRARLA İLGİLİ KONULAR, SURİYE TOPRAKLARINDA ÇÖZÜLMELİ'
Tercüman, Suriye'ye istikrar getirilmesi ile ilgili konuların Astana ve Cenevre'de değil, Suriye toprakları üzerinde çözülmesi gerektiğini belirtti.
Tercüman, "Astana ve Cenevre'de olanlar bence ülkenin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünü koruyan tüm vatansever hakların ulusal diyaloğu çerçevesinde Suriye'de gerçekleşmeli" ifadelerini kullandı.
Tercüman, Şam ve mevcut muhalif platformları ile doğrudan diyaloğun mümkün olmadığını da şu sözlerle ifade etti: "Suriye hükümeti ve (BM Suriye Özel Temsilcisi Steffan) de Mistura ile Suudi Arabistan'ın tek bir yerde birleştirmeye çalıştığı muhalif platformlarla doğrudan diyalog olmayacak."
Tercüman, Suriye'ye istikrarın yalnızca Şam'dan getirilebileceğini de vurguladı.