Suriye’de radikal değişimlerin zamanı

Suriye’de altıncı yılında süren iç savaşta, 2016 radikal değişimlerin gerçekleştiği bir yıl oldu. Savaşta geçen yılın kırılma noktalarını derleyen Ortadoğu uzmanı Aron Lund’a göre, bu değişimlerin sonuçları 2017’de net biçimde ortaya çıkacak.

Suriye’de yaklaşık altı yıldır devam eden iç savaşta, geçen yıl önemli kırılma noktaları yaşandı. Suriyeli muhalif gruplar üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Ortadoğu uzmanı Aron Lund, 2016’da savaşın kaderini değiştiren en önemli beş olayı derledi. Lund, ABD merkezli düşünce kuruluşu Century Foundation için kaleme aldığı makalede, Rusya’nın Ekim 2015’te başlayan müdahalesinin ardından savaşın geçen yıl büyük oranda Esad rejiminin lehine döndüğünü ifade etti. İşte Lund’a göre Suriye’de geçen yılın en önemli beş olayı:

1. Halep’in düşüşü

Suriye’de geçen yılın en önemli olayı, muhaliflerin elindeki en değerli bölge olan Halep’in tekrardan rejim güçlerinin eline geçmesiydi. Esad güçleri, altı aylık kuşatmanın ardından 22 Aralık’ta şehrin muhalif grupların kontrolündeki doğu bölgesini tamamen ele geçirdiklerini duyurdu. Bu sürede doğu Halep’teki 75 bin kişi yerinden oldu, bunların 50 bin kadarı yine rejimin elindeki bölgelere yerleşti. Halep’in, Rejim ve muhalifler arasındaki tahliye anlaşmasıyla boşaltılması, rejim kuşatmasındaki diğer bölgelerde de bu tür anlaşmaların yapılmasını hızlandırabilir. Halep, anlaşılabilir şekilde zulmün eş anlamlısı haline geldi. Suriye’deki birçok sivil topluluğun, hükümetin verdiği mesajı almış olması muhtemel: Direniş boşunadır ve varacağı tek son ölümdür, ancak ordu, güvenli biçimde teslim olmayı önermektedir. Kendini ateş hattında bulan Suriyelilerin, müzakere edilmiş bir mağlubiyetin en iyi seçenekleri değil, tek seçenekleri olduğunu anlamış olmaları muhtemeldir. Dahası, doğu Halep’in kaybı, isyancıların inisiyatifi tekrar alma ihtimalini ortadan kaldırmıştır.

2. Trump’ın ABD Başkanı olması

8 Kasım’da, yaklaşık 63 milyon Amerikalı, Donald Trump’ı yeni başkanları olarak seçti. Bu seçimden önce Trump, ABD’nin Esad’ı devirme yönündeki çabalardan vazgeçeceğine dair bir Suriye politikası taslağı ortaya koymuştu. Trump’ın gerçekte ne yapacağı ve bunun sonuçlarının ne olacağı belirsizliğini koruyor. Kısa vadede Trump’ın seçilmesi, savaştaki aktörler yeni gerçekliği kabul ederken, uluslararası alanda muhaliflere desteği azaltabilir. Avrupa’da aşırı sağın yükselişi de bu değişikliği besleyen bir etken. İngiltere hükümeti, şimdiden Suriye politikasının yeniden değerlendirilmesi talimatını verdi. Fransa’da nisandaki seçimler, Rusya ve Esad’a daha yakın bir hükümetin iş başına gelmesiyle sonuçlanabilir. Türk ve Arap liderler de Washington’ı izliyor ve bir şekilde uyum sağlamak zorunda kalacaklar.

3. Türkiye’nin önceliklerini değiştirmesi

Türkiye, 2016 baharından itibaren Suriye politikasında büyük değişiklikler yapmaya başladı. Yaz geldiğinde İsrail ve Rusya’yla donan ilişkiler düzelmişti. Türk yetkililer, Suriye’ye müdahalelerinin pragmatik PKK’ya yakın ABD destekli Kürt grupların genişlemesini önlemeye yönelik olacağının ve Esad’la doğrudan çatışmaktan kaçınacaklarının sinyalini vermişti. Türkiye’nin müdahalesi ilk başladığında birçok muhalif sevinçliydi. Ancak birkaç ay sonra, isyancıların görüşleri daha karmaşık hale geldi. Türkiye İdlib’deki İslamcı savaşçıları desteklemeye devam etse de Halep vilayetindeki müdahalesini Esad’a karşı olacak şekilde değiştirmedi. Türkiye liderliğindeki operasyonlar, Suriyeli isyancıların Halep’ten uzaklaşmasına neden oldu. 29 Aralık’ta, Erdoğan’ın Putin’le yaptığı müzakereler bir ateşkesi ve gelecekte bir siyasi çözüm ihtimalini doğurdu. Tabii ki Türk birliklerinin Suriye’deki varlığı, Esad için sinir bozucu. Ancak Ankara’nın kendi çıkarlarını Suriyeli isyancılarınkinin önüne koyması Esad için net bir kazanım.

Doğu Guta’daki dağılma

4. Selefi isyancı lider Zehran Alluş’un Aralık 2015’te öldürülmesi, uzun süre rejimin başkenti Şam’ı tehdit eden Doğu Guta’da bir iktidar boşluğu yarattı. Daha önce müttefik olan isyancı fraksiyonlar birbirleriyle çatışmaya başladı. İlkbahardan bu yana Suriye ordusu, Doğu Guta’dan büyük toprak parçalarını ele geçirdi ve şimdi, Halep’tekine benzer bir ateşkes için muhalif savaşçılara baskı yapıyor. Doğu Guta’nın da düşmesi halinde, rejim ülkenin iki ana şehrine tamamen hakim olmuş olacak.

5. Ekonomik çöküntü

Savaş sahasında İran ve Rusya’nın desteğiyle ilerleme kaydeden Esad rejimi, ekonomik çöküntüyü yavaşlatmakta ise başarısız oldu. 2016 başlarında bir Amerikan dolayı yaklaşık 400 Suriye lirası ederken, yıl sonunda 500 liraya çıktı. Şam hükümeti, bütçesini yüzde 34’lük artışla 2 katrilyon 660 milyar liraya çıkardı. Ancak bu artış, dolar karşısındaki değer kaybını telafi etmedi.Ancak buna karşın temel hizmetlerin yerine getirilmesinde azalma olduğu görüldü. Enflasyon yükselir ve birçok işyeri iflas ederken, karaborsada patlama yaşandı. Memur ve asker maaşları da bu enflasyondan nasibini aldı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

Suriye’de ÖSO’ya bağlı silahlı gruplar Astana barış görüşmelerinden çekildi
Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Maliki: Haşdi Şabi Suriye'ye gidebilir
Almanya: Esad'ın Suriye'nin geleceğinde yeri olmadığı yönündeki görüşümüzü koruyoruz

Dünya Haberleri