Suriye Türkmen Kitlesi Başkanı Samir Hafez Suriye'deki Bayırbucak bölgesinin bir süredir büyük saldırı altında olduğunu söyledi.
Bazı güç odaklarının bir sistem dahilinde bölgeyi yıkmak istediklerini belirten Hafez, "Bölgeyi bir sistem dahilinde yıkmak, evlerimizi, köylerimizi tek tek yıkmak istiyorlar. Bölgeden bizi tehcir etmek için baskı yapıyorlar. Bombalamalar başladığından beri orada mücadele eden 350 kardeşimiz şehit oldu. Öldürülen sivilleri saymıyorum bile" diye konuştu.
Türkiye'nin güvenli bölge oluşturulmasını önerdiği yerde nüfusun yüzde 80'inin Türkmen olduğuna işaret eden Hafez, bu insanların bölgeden uzaklaştırılması için büyük oyunlar oynandığını vurguladı.
"Biz bin 300 senedir oradayız"
Hafez, Suriye'nin bölünmesi halinde çok daha büyük sıkıntıların yaşanacağını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Türkmenler zaten Humus'tan neredeyse çıktı. Diğer yerlerden de göç ediyorlar. Suriye'de Allah korusun, diyelim ki bir bölünme olursa kuzeyde PYD, diğer yandan İran, Farisi veya Şii ne derseniz deyin bir devlet kurarsa, diğer bölgelerde DAEŞ'e kalırsa, biz Türkmenler ortada kalırız. Bu yüzden Suriye'de en fazla zulüm görenler Türkmenlerdir. Dağılıp gideceğiz. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Biz, bin 300 senedir oradayız. Bizi oradan çıkartırlarsa bunun hesabını kim verecek. Hala direniyoruz. Türkiye halkından, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan Allah razı olsun."
Son dönemde yaşanan saldırılar nedeniyle Bayırbucak'ın neredeyse yüzde 75'inin boşaltıldığını, kontrolün rejimin elinde olduğunu anlatan Hafez, ilkel şartlarda mücadele ettiklerini ve tek dayanaklarının Türkiye olduğu söyledi.
"Hala dağda yaşayan insanlar var"
Kış mevsiminin gelmesiyle şartların daha da zorlaştığına dikkati çeken Hafez, şunları kaydetti:
"Kış geldi, elektriğimiz, suyumuz ve yakıtımız yok. Evlerimiz yıkıldı. Çadırlarda yaşıyoruz. Çoğu okulların sıraları yakıldı. Şu anda kaldığımız yerler yazın bile oturulacak yerler değil. Bölgede rakımı 2 bin metre olan yerler bulunuyor. Hala dağda yaşayan insanlar var. Biz burada bir saat soğukta duramıyoruz, onlar haftalardır orada duruyorlar. Çocuklarımızın üzerinde yazlık kıyafetler var, yaşlılarımız gömlekle duruyor. Şartların ne kadar zor olduğunu ancak oraya gidip görenler anlar. Allah razı olsun, yardımlar kesilmiyor ama bilin ki çok zor şartlar altındayız."
KONYA/AA