Süleyman Soylu'dan İmamoğlu'na: Hadi ikimiz beraber gidelim doktora

Başakşehir'de AK Parti ve MHP İlçe Teşkilatları ile bir araya gelen İçişleri Bakanı Soylu, İmamoğlu'nu eleştirdi: Büyük bir güç zehirlenmesiyle karşı karşıya. Dün bir gencimizle tartışıyor. Oyunculuk dersi almış ama öfke kontrolü eğitimi almamış. Biz sevgi işaretiyle öfke işaretini ayırabilecek bir akla sahibiz. 'Bana diyor ki içişleri bakanı bir doktora görünsün.' İkimiz beraber gidelim doktora haydi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti ve MHP İlçe Teşkilatları koordinasyonunda Başakşehir'deki Millet Kıraathanesi'nde düzenlenen sahur programına katıldı. STK temsilcileri ile kanaat önderlerinin yer aldığı programda konuşan Soylu, ramazan ayının bu millet ve coğrafya için ayrı bir önem ihtiva ettiğini ve manevi olarak Türk milletinin paylaşma ve bir arada yaşama kültürünü benimsemiş bir millet olduğunu söyledi.

Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada darbe iştahının her zaman olacağını benzer ülkelerin içinde bulunduğu durumları örnek vererek anlatan Soylu, darbe girişimlerinin önlenebilmesi için Türkiye'nin altyapısının güçlü ve istikrarlı olması gerektiğini belirtti.

"BU İSTİKAMETTE GİTMEMİZ LAZIM"

15 Temmuz darbe girişiminde de bu maneviyat, cesaret ve ferasetin Allah tarafından Türk milletine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a verildiğine dikkati çeken Süleyman Soylu, "Türk milletinin hain darbe girişimini önlemesinin ardında bu birlik ve beraberlik ruhu yatıyor. Allah bizden bunu eksik etmesin. Bizden sonra gelecek nesillere de bu bereketi bu zenginliği nasip etsin. Bize birçok insan kızdığı halde milyonlarca insana sahip çıktık. Bu ülkede 450 bin çocuk doğdu. Bu ne demek biliyor musunuz? İnancımızın bize yüklediği sorumluluklar var ve bizim inancımız her insanın bir alem olduğunu söyler. Biz 450 bin alem belki annesinin karnında öldürülecekti. Belki annesinin hamileyken tecavüze uğrayarak katledileceği o insanlara bizim büyük medeniyetimizin mirasını emanet ettiği ahlakla sahip çıktık. Cenabı Allah da ortaya koyduğumuz asaletin ve mazlumlara sahip çıkmanın, haksızlığa karşı diklenmenin bizi bu büyük bela ve kazalardan koruduğuna inancımız tamdır. Bu istikamette gitmemiz lazım. Ben buna inanıyorum." ifadelerini kullandı.

"YAPMADIKLARI TEZVİRAT VE DEDİKODU KALMADI"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerine değinen Soylu, şöyle konuştu: "Tam 1,5 aydır yapmadıkları tezvirat ve dedikodu kalmadı. Güya ben İçişleri Bakanıyım, İstanbul'a 100 bin polis getireceğim ve oy kullandıracağım. Yüksek Seçim Kurulu Başkanı diyor ki '31 Mart'ta kim oy kullanmışsa aynı kişiler 23 Haziran'da da oy kullanacaklar.' Ama tezvirat ve dedikodu her tarafta. Bir sanatçı çıkıyor, 'Benim kaydımı sildiler' diyor. Nüfus Genel Müdürüne diyorum ki 'Şuna bakıver.' Bakıyor, 29 Mart'ta kendi kaydını almış başka tarafa getirmiş. 'CNN Türk'te kameraman 4 kişi işten çıkarıldı' diye yalan söylüyorlar, açıklama yapıyor."

İstanbul'un dünyanın en güzel ve güçlü şehirlerin önünde geldiğini ve son dönemde birilerince İstanbul'da güvensizlik iklimi yaratılmaya çalışıldığını savunan Bakan Soylu, şunları kaydetti: "Benim endişem ve korkum şudur. Açıkça söyleyeyim; İstanbul güç veren güçlü bir şehirdir. İstanbul gücü üzerinden 23 Haziran sonrası birileri Türkiye'nin istikrarına yeni bir yol, yeni bir gri iklim açmaya çalışıyor. Buna müsaade etmemek lazım. Yine İstanbul'u bir siyasal çatışmanın merkezi haline getirmeye çalışıyorlar. İstanbul'u bir ideolojik kavganın merkezi haline getirmeye çalışıyorlar. Buradan ülkemize ciddi bir set çekmeye çalışıyorlar."

"MİLLETİMİZ 'TÜRKİYE'NİN DİK DURUŞUNU BEĞENİYORUZ' DEDİ"

Bakan Soylu, seçimlere giderken millete iki teklifte bulunduklarını hatırlatarak, "31 Mart'a giderken iki şey söyledik. Dedik ki 'biz Cumhur İttifakıyız eğer siyaseten bizi zayıflatırsanız, önümüzdeki 4 buçuk yılda benim ülkemi zora sokarlar, ülkemizle oynanmasına izin vermeyin' dedik. 'Bu bir beka meselesidir 'dedik. İkincisi biz gönül belediyeciliği ile geliyoruz samimiyetimizi tevazumuzu gayretimizi ortaya koymaya çalışıyoruz. 'Bize itimat edin' dedik. Bu millet 2002'de iktidara gelen bu siyasi parti ve son iki seçimde büyük mücadele ortaya koyduğumuz Cumhur İttifakı'na yaklaşık yüzde 52 oy verdi. 17 yıldır iktidarda olan bir partinin ve MHP ile kurulan ittifakın yüzde 52 oy alması olağanüstü bir şeydir. Ve bu millet bize şunu söyledi; 'Sizi destekliyoruz dünyaya karşı uyguladığınız politikalarınızı, Türkiye'nin dik duruşunu beğeniyoruz' dedi. Milletimiz ayrıca eksiklik aksaklık olan yerlerin de mesajını verdi. Onları da düzeltin dedi. Milletimiz bize büyük bir destek verdi" şeklinde konuştu.

CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nu eleştiren Soylu, "Hafif bir ayarı kaçtı. Sağa sola sinirleniyor. Bugün bir çocuğa, bir gencimize hakaret ediyor. Bütün bunları yapıyor, neden biliyor musunuz? Şarjı bitti, onun şarjı 31 Mart'a kadardı. 31 Mart'ta bir güç zehirlenmesiyle karşı karşıya kaldı ve şimdi önüne gelene çatmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.

SOYLU'NDAN İMAMOĞLU'NA DOKTOR CEVABI

İmamoğlu'nun, "Süleyman Soylu İstanbul'da ne geziyor?" dediğini kaydeden Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Allah'tan büyük şehir belediye başkanı değil. Olsa bizi vizeyle sokacak buraya. 23 Haziran'a kadar buradayım Allah'ın izniyle.. Büyük bir güç zehirlenmesiyle karşı karşıya. Dün bir gencimizle tartışıyor. Olabilir hepimizin karşısına çıkıyor. Oyunculuk dersi almış ama öfke kontrolü eğitimi almamış. Biz sevgi işaretiyle öfke işaretini ayırabilecek bir akla sahibiz. 'Bana diyor ki içişleri bakanı bir doktora görünsün.' İkimiz beraber gidelim doktora haydi. Bakalım hangimiz öndeyiz. Allah kimseyi böyle kendini bilmez bir hale nasip etmesin. Benim bildiklerimi siz bilseniz inanın işinizi gücünüzü bırakır, bu anlayışın İstanbul'u teslim almalarını engellemek için demokrasi adına büyük bir mücadele ortaya koyarsınız. Büyük bir tezgaha atıyorlar Türkiye'yi. Bunu çok net bir biçimde görüyorum. Onun için bu hem güvenliğimiz hem de geleceğimiz açısından bizim için önemlidir." şeklinde konuştu. 

Ben Kato'ya, Gabar'a, Cudi'ye ve Şemdinli'ye giderken sorsaydın, 'nereye gidiyorsun?' diye. İşine gelmezdi değil mi? Beni beğenmediğin, televizyonlarda ve her yerde Selahattin Demirtaş'ı beğendiğin ve onu takdir ettiğin, onun politikalarını beğendiğini ortaya koyduğun için işine gelmezdi. Bu kadar açık ve net. Hangi politikasını merak ediyorsun, beğeniyorsun? Bunu ben akıl tutulması olarak görüyorum. O kadar insanın ölümüne kim sebep oldu? 6-7 Ekim'de 59 kişinin katledildiği politikasını mı beğeniyorsun? Çocukları dağlara çıkardığı politikasını mı beğeniyorsun? 2-3 tane oy için böyle bir anlayışı hepimizin reddetmesi lazım.

İSTANBUL/AA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

Süleyman Soylu: Avrupa'yla makası 300 yıl sonra ilk kez daraldık
Süleyman Soylu: Hızlı koşmayanlara İstanbul'u teslim etmeyin
Bakan Soylu: İstanbul'u teslim etmeyelim, yazık ederiz

Seçim 2019 Haberleri