12-13 Haziran 2021 tarihinde Erzurum'da gerçekleşen ve Türkiye Atletizm Federasyonu'nun düzenlemiş olduğu Uluslararası sprint ve bayrak yarışlarında Türkiye’nin dereceleri, dünya atletizmini yöneten World Athletics’e (WA) bildiriliyor.
4×400 erkek bayrak takımı, bildirildiği gibi 3:02.50 şeklinde değil 3:03.23 koştuğu için olimpiyata kabul edilmiyor. WA, 4×100 takımının 38.20’lik derecesini de geçerli saymıyor. 2019 yılında Yokohama'da elde edilen 38.47 ile olimpiyat vizesi veriliyor. 'Ukrayna ülke rekoru kırdı' diye ilan edilen 38.51'in aslında 38.77 olduğu; B takımının U23 Türkiye rekoru olarak açıklanan 39.92’sinin de aslında 40.12 olduğu ortaya çıktı.
DERECE İKİ HAFTADA 3 SANİYE GELİŞTİRİLİYOR
Sözcü'nün haberine göre; 4×400 karışık takımı, 3:17.65'le Ukrayna (3:15.46) ve Belarus'un (3:16.65) ardından 3. oluyor; Erzurum’da. Bu derece kotaya yetmeyince; 27 Haziran'da yine aynı pistte ve aynı ülkelerle başka bir yarış düzenleniyor. Türkiye’nin, derecesini 2 haftada 3 saniye geliştirmeyi başarıp 3:14.80'le Ukrayna'nın (3:14.06) ardından ikinci olarak olimpiyat vizesi aldığı duyuruluyor; federasyon tarafından. Ancak WA, Tokyo 2020 için Türkiye'ye vize vermiyor.
BAKANLIK VE FEDERASYON KARIŞMAYINDA WA EL KOYDU
Tüm bunlarla birlikte ne bakanlık ne de federasyon; yaşanan bu skandalı ve sorumlular için gerekeni yapmayınca WA duruma el koydu. Türkiye, yarışma sonuçları denetime tabi olan ülkeler arasına sokuldu. Bu geçici karar ise, "Türkiye’deki hiçbir yarışmanın derecesini kabul etmiyoruz. Atletleriniz Türkiye dışında yarışsın" manasına geliyor.
WA yaşananların ardından federasyondan fotofiniş fotoğrafları istiyor. Ancak WA'ya düzenlenmiş, düzmece tablolu, excel dosyaları gidiyor.
Yaşananların üzerinden 1 buçuk yıl geçmesine karşı, MHK Başkanı da olan Fatih Çintimar, MHK Asbaşkanı Mustafa Akyavaş ve fotofinişteki (MHK) görevlileri, görevlerin devam ediyor.
Skandalı ortaya çıkaran isimlerden, olaydan sonra MHK’daki görevinden istifa eden uluslararası hakem Necati Çeteci ise bu konuda camiayı bilgilendirdiği için 45 gün hak mahrumiyeti ile cezalandırılıyor.