SONDAKİKA! Görevden alınan Mehmet Görmez'in emeklilik dilekçesi kabul edildi

Görevden alınan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in emeklilik dilekçesi kabul edildi. Mehmet Görmez'in yerine Diyanet İşleri Başkanlığı'na Ekrem Keleş vekalet edecek. Diyanet'te görevi devraldığı günden bu yana adından sıklıkla söz ettiren Prof. Dr. Mehmet Görmez, birçok başarılı hizmete imza attı. İslam'a zarar veren akımlarla mücadeleyi şiar edinen Görmez, Ehli Sünnet konusundaki hassasiyetiyle ön plana çıktı.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez emekliye ayrıldı. Edinilen bilgiye göre, Görmez'in "emekliye ayrılma" talebini içeren dilekçesi, Başbakanlık tarafından kabul edildi. Görmez'in yerine Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Ekrem Keleş'in vekalet edeceği öğrenildi.

İSLAMA ZARAR VEREN AKIMLARLA MÜCADELE ETTİ

Diyanet'te görevi devraldığı günden bu yana adından sıklıkla söz ettiren Prof. Dr. Mehmet Görmez, birçok başarılı hizmete imza attı. İslam'a zarar veren akımlarla mücadeleyi şiar edinen Görmez, Ehli Sünnet konusundaki hassasiyetiyle ön plana çıktı. Her fırsatta hadis ve Peygamber düşmanlarına karşı İslam alemini uyaran Görmez Hoca, “Peygambere ittibaı, rehber edinmeyi bir tarafa bırakarak bana sadece kitap yeter diyen anlayışlar ortaya çıkmıştır. Kur'an'a aykırı olan hadislere bakarak tüm hadisleri toptan reddetmek doğru olmaz. Sünnet-i Seniyye'yi yok sayarak yolumuza devam edemeyiz” sözleriyle DAEŞ benzeri yapıların tezlerinin temelsiz olduğunun altını çizdi.

15 TEMMUZ İHANETİNE KARŞI DİK DURDU

FETÖ'nün hedef haline getirdiği ve yıpratmak için tüm imkanlarını seferber ettiği Görmez, taşeron örgüte boyun eğmeyerek Diyanet İşleri Başkanına ve bir İslam alimine yakışır şekilde dik durmayı başardı. Görmez Hoca, 15 Temmuz gecesi 90 bin camide sela okunması talimatını vererek, hain darbe girişiminin bastırılmasında önemli rol oynadı. Görmez, darbecilerin kimyasını bozan, meydanlara inen halkı cesaretlendiren sela okunması fikrinin nasıl oluştuğunu şöyle anlatmıştı: “Benim aklıma Resul-i Ekrem’in Hazreti Bilal'e okuttuğu ezanlar geldi. Ben, Kıbrıs Harekatı'nda bütün minarelerden salâ verildiğini hatırlıyorum. 120 bin Diyanet personeline 'Bugün hep birlikte milletin yanında olmamız gerektiğini, milletin hukukunu korumamız gerektiğini' ifade eden bir metin kaleme alarak yolladım. Onlar da seferber oldular. Özgürlüğümüzün simgesi olan minarelerden yükselecek salâ seslerinin milletimizin maneviyatının yükselteceğini, F-16 uçaklarının seslerini bastıracağını biliyordum. Bütün illerimizde minarelerimizden salâlar yükseldi. Milletimiz anında bu mesajı aldı.”

Darbe girişiminin geri püskürtülmesinin hemen ardından Görmez Hoca'nın çağrısıyla olağanüstü toplanan Din Şurası'nda FETÖ benzeri dini istismar eden yapıların bir daha ortaya çıkmaması için neler yapılması gerektiği masaya yatırıldı ve sonuç bildirgesi yayımlandı. Şurada alınan karar doğrultusunda Diyanet görevlileri, tarikat ve cemaat temsilcileriyle toplantılar düzenleyerek FETÖ konusunda onların da fikirlerini aldı. Görmez, Diyanet'in cumhuriyet tarihinde ilk defa muhatap aldığı sivil dini yapılara “tekfirci, ötekileştirici olmamaları, İslam ilminden ayrılıp dini kendilerine göre yorumlamamaları, şahısları hakikatin yerine ikame etmemeleri, şiddete karşı durmaları” gibi temel tavsiyelerde bulundu. Görmez döneminde son olarak FETÖ elebaşısı Fetulllah Gülen'in 40 yıllık dini söyleminin analiz edildiği "Kendi Dilinde FETÖ- Örgütlü Bir Din İstismarı" raporu hazırlandı. 

ÇOCUKLARIN MEHMET AMCASI 

Görmez Hoca, gürültü yaptıkları gerekçesiyle çocukların camiye alınmamasını tavsiye edenlere sert tepki göstererek, "Çocuk İslam ümmetinin istikbalidir. Çocuk olmadığı zaman hepimiz kör oluruz, göremeyiz. Her Ramazan geldiğinde Diyanet İşleri Başkanı olarak en çok üstünde durduğum konu cami-çocuk ilişkisini yeniden nasıl tamir edebiliriz oldu. Bu ülkede herkesin cami-çocuk ilişkisiyle ilgili acı bir hatırası olduğunu biliriz.

Camiye gelmeyen sevdiğimiz dostlarımıza 'Neden gelmiyorsun?' diye sorduğumuzda mutlaka Ramazan gelmiştir, annesi babası camiye götürmüştür, orada ya azarlanmıştır yahut bir hakaret duymuştur. 'Çıktım bir daha dönmedim.' hocam diyorlar. Yıllarca devam eden bu kötülüğü cami cemaatinin zihninden ve kafasından silmek için çok daha büyük çabalara ihtiyaç var. Eğer ümmetin istikbalini kuracak bir yavrumuzun zihninde cami, cemaat ve namaz ile ilgili yanlış bir iz bırakacak şekilde ona kötü davranacaksanız teravih namazınızı evinizde kılın. Biz, sırtına çocuk bindi diye secdesini uzatan Peygamberin ümmetiyiz. Biz, hutbe irat ederken çocuk kendisine yürüyor diye minberden inen, çocuğu kucağına alıp hutbesine devam eden Allah Resulünün ümmetiyiz. Biz, çocuk ağlaması duydu diye namazını kısa kesen Peygamberin ümmetiyiz. Çocuk konusu en önemli konumuzdur. Çocuk-kitap, çocuk-iman, çocuk-mabed ilişkisi çok önemlidir" ifadelerini kullanmıştı. 

İLİMLE DOLU BİR HAYAT

Prof. Dr. Mehmet Görmez, 1959 yılında Gaziantep'in Nizip ilçesinde doğdu. İlkokulu Nizip'te okudu, ortaokul ve liseyi Gaziantep İmam Hatip Lisesi'nde tamamladı. 1983 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde yüksek öğrenime başladı. Bir yandan yüksek öğrenimini sürdürürken, diğer yandan Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı olarak önce Kırıkkale'de Kur'an kursu öğreticiliği, ardından Ankara'nın değişik semtlerinde imam-hatiplik ve vaizlik görevlerinde bulundu. 1987 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde yüksek öğrenimini tamamlayıp Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalı'nda yüksek lisans yapmaya başladı. 1988 yılında bir yıl süreyle Milli Eğitim Bakanlığı'nın tahsis ettiği bursla Kahire Üniversitesi'nde inceleme ve araştırmalarda bulundu. 1990 yılında "Musa Carullah Bigiyef, Hayatı, Fikirleri ve eserleri" adlı tezi ile yüksek lisansını tamamladı ve doktora çalışmasına başladı. 1994 yılında "Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu" adlı teziyle doktorasını bitirdi. Ayrıca doktora çalışması, 1995 yılında Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Birincilik Ödülü aldı. 1995-1997 yıllarında Ahmet Yesevi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde dersler verdi. Diğer taraftan Anadolu Üniversitesi İlahiyat ön lisans programının hazırlanmasında görev aldı. 1997-1998 yıllarında inceleme ve araştırmalar yapmak üzere İngiltere'de bulundu. 1998 yılında yardımcı doçent, 1999 yılında doçent, 2006 yılında da profesör oldu. 2001-2003 yıllarında Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde dersler verdi. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi iken 13 Ağustos 2003 tarihinden itibaren Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Görmez Hoca, 11 Kasım 2010 tarihinde Diyanet İşleri Başkanı olarak atandı. İleri düzeyde Arapça ve İngilizce bilen Görmez Hoca, İlahiyatçı Hatice Kübra Görmez'le evli ve üç çocuk babasıdır.

Görmez Hoca'nın yayınlanmış birçok eseri, Uluslar arası yayınları, kitap çevirileri, yabancı dilde yayınlanmış kitap ve makaleleri, katkı sağladığı çok sayıda proje bulunuyor. Görmez, “Sünnet ve Hadisin Aktüel Değeri”, “Gazzâli'de Sünnet Hadis ve Yorum”, “Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu”, “Musa Carullah Bigiyef” eserlerine imza attı. 1999 tarihli Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi İlahiyat önlisans için “İslam Dininin Temel Kaynakları-Sünnet/Hadis” Türkçe ders kitabını hazırladı. “Kitâbu's-Sünne”, “Sünnet Müdafaası I-II”, “Kur'an-ı Kerim Âyet-i Kerimelerinin Nurları Huzurunda Hâtun”, “Kitâbu'z-Zühd” gibi önemli dini kitapları Türkçeye çevirdi. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'den veda açıklaması | Son dakika haberleri
Hakan Albayrak yazdı: Mehmet Görmez Hoca giderken...
Erdoğan: Soykırım diyenler tarihlerine baksın

Güncel Haberleri