MİKTAD KARAALİOĞLU
Referandum döneminden bu yana Türkiye ile ilişkileri germe politikası güden Almanya, Büyükada tutuklamaları sonrası somut adımlar atmaya başladı. Medya aracılığıyla turizm ve savunma sanayii kartını devreye soktuğunu duyuran Berlin, Türkiye’nin Brüksel yoluna taş koyacak açıklamalara imza attı. Türkiye’nin Alman şirketlere soruşturma açıldığı iddialarını kesin bir dille çok kez yalanlamasına karşın Berlin, iki başkent arasındaki krizi uluslararası boyuta taşımayı hedefliyor. Avrupa Birliği’nin patronu konumunda olan Almanya, önceki gün Brüksel’e mektup yazdı. Gergin olan AB-Türkiye hattında karşılıklı diyalog vurgusuyla tamir sürecine giren ilişkilere ket vuran bu girişim, Ankara’ya mali kıskaç amacı güdüyor.
Mektupla, Türkiye’de demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin korunmasını sağlamak için AB’ye Ankara’ya yönelik ekonomik baskıyı artırma çağrısı yapıldı. Berlin’in skandal tezlerin savunulduğu mektupta üyelik müzakereleri çerçevesinde yapılan mali yardımın gerektiğinde tamamen kesilip kesilemeyeceğini araştırmasını da talep ettiği belirtildi. Belgede “AB ile Türkiye arasında Gümrük Birliği’nin modernizasyonu için görüşmeler düzenlenmesinin güncel gelişmeler ışığında Türkiye’ye yanlış bir mesaj vereceğine” de dikkat çekildiği bilgisi verildi. Bu nedenle AB ülkelerinin şu anda AB Komisyonu’na bu konuda vekalet vermekten uzak durması gerektiği uyarısının yapıldığı kaydedildi. “Yapılan yardımların sivil toplumun yararına olması” gerektiği savunulan mektup, Avrupalı yetkililerle birlikte AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu üyesi Johannes Hahn’a iletildi. Öte yandan bu yıl Türkiye’ye yapacağı kredi teşviklerini geçen 10 yılın ortalamasına göre dörtte üç oranında azaltan Avrupa Yatırım Bankası (EIB) kredi miktarının 1,9 milyar eurodan 500 milyona düşürdü. Bu kısıtlamadan en çok Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) etkilenecek. Avrupa basınında EIB’nin bu adımında Alman Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in Türkiye’ye yönelik açıkladığı politika değişikliğinin etkili olduğu belirtiliyor. Büyükada tutuklamaları sonrası tatilini yarıda kesip Berlin’e dönen Gabriel, Alman ihracat kredi garantilerinin yeniden gözden geçirilmesini istemiş, vatandaşlarına Türkiye’ye yönelik seyahat uyarısı yapmış ve AB’nin mali yardımlarının gözden geçirilmesini talep etmişti.
MERKEL’İN ÇAĞRILARI KARŞILIKSIZ KALDI
Almanya’nın Türkiye’ye yaptırım isteyen mektubuna AB’den olumsuz cevap geldi. AB Komisyonu Başsözcü Yardımcısı Mina Andreeva, spekülasyonlara ilişkin yorumda bulunmayacağını belirterek “Gümrük Birliği’nin güncelleştirilmesi bizim (üye ülkelere) teklif ettiğimiz bir şey” dedi. Sözcü Carlos Martin Ruiz De Gordejuela ise AB’nin Türkiye’yle ilişkisinin devam etmesinin son gelişmeler çerçevesinde gerekli olduğunu, katılım fonlarıyla reformlar, temel haklar, hukukun üstünlüğü gibi alanlara odaklanıldığını söyledi. Alman hükümetinin Ankara’ya mali baskı yapılmasını talep etmesini değerlendiren Gordejuela, Türkiye ile işbirliğinin AB’nin çıkarlarına uygun olduğunu vurgulayarak “Avrupa Komisyonu, son gelişmeler ışığında Türkiye ile işbirliğinin gerekli olduğunu düşünüyor” dedi. AB Konseyi’nden yetki talep ettiğini hatırlatan Gordejuela “Komisyon, Gümrük Birliği’nin güncelleştirilmesinin, her iki tarafa da önemli ekonomik yararlar sağlayacağını değerlendiriyor” diye konuştu.