CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis'teki grup toplantısında gündeme dair açıklamalara bulundu. Gara şehitleri nedeniyle iktidara sert sözlerle yüklenen Kılıçdaroğlu, "Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan’dan seçimlerde size yardımcı olması için mektup dilenirken, neden vatan evlatlarının serbest bırakılması için çağrı yapmasını istemediniz? İstanbul seçimleri sizin için 13 vatan evladından daha mı kıymetliydi?" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
Bir bardak vardı, bütün haksızlık birer damla halinde o bardağa düşüyordu. Enis Berberoğlu'nun damlası bardağı taşıran son damla oldu. Dünya siyaset tarihinin en anlamlı ve en uzun yürüyüşü yaptık. Adına adalet yürüyüşü dedik. Memlekette adalet yoktu, adaletin eli kolu bağlanmıştı. İradesi ipotek alınmıştı. Bütün adaletsizliklere karşı çıktık. Hiçbir ayrım yapmadık. Kim adalet istiyorsa onun yanında olduk. Bugün de aynı noktadayız. Kim adalet istiyorsa bize gelecek.
ENİS BERBEROĞLU GÖREVİNİN BAŞINDA
Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı sonrası yeniden milletvekili sıfatı kazanan Enis Berberoğlu'nun görevinin başında olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "AYM karar veriyor, bir mahkeme bunu uygulamıyor. Tam bir devlet krizi. Bir mahkeme düşünün "Ben AYM'yi takmayacağım" diyor, "Ben gücümü bana talimat veren saraydan alıyorum" diyor. Bugün o saray yerle bir oldu. Şeklen orada bir saray var. Ama Türkiye'de de adaleti gerçekleştirmek için mücadele eden milyonlar var. Enis Berberoğlu şimdi parlamentonun onurlu bir üyesi olarak görevinin başındadır, hoş geldiniz." dedi.
GARA ŞEHİTLERİ
Gara şehitleri ile ilgili iktidara tepki gösteren, Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:
"Gara şehitlerimiz var. Uzman çavuş Hüseyin Sarı, polis memuru Sedat Yabalak, Jandarma Astsubay Semih Özbek, polis memuru Vedat Kaya, Jandarme Er Süleyman Sungur, Uzman erbaş Mevlit Kahveci, Topçu er Müslim Altıntaş, er Adil Kabaklı, Aydın Köse, sivil Muhammet Salih Karaca, sözleşmeli er Sedat Sorgun, uzman çavuş Ümit Gıcır.
Gara şehitleri 5 buçuk-6 yıldır terör örgütünün tuttuğu erlerimiz. 5-6 yıldır ne yapıldı? Defalarca hatırlatılmasına karşılık ne yapıldı? Ve şimdi bunların tamamı hayatını kaybetti. İçimiz yanıyor. Öyle bir noktaya geldik ki adeta şehitler üzerinden hesaplaşan bir Türkiye. Şu iktidarın yaptığına bakın. Şehit şehittir. Onun bizim toplumda, vicdanı olan bir toplumda ayrı bir yeri vardır. Ayrı bir kültürümüz vardır. Bir tweet üzerinden kıyameti koparttılar. Hangi ahlak, hangi erdem, hangi inanç?
Emin olun anlamakta zorlanıyorum. Aileler defalarca geldiler. Bana da geldiler. Malatya'ya gittim orda da geldiler. Arkadaşlarımızı görevlendirdik. Basın toplantıları yaptılar. Olaya iktidarın el atması gerektiğini söyledik. Elimizden gelen her şey yapıldı. Soru önergeleri verildi. Dönemin başbakanına, bakanına, içişleri bakanına soru önergesi verildi. Her soru önergesi olayın özüne inmeyen yanıtlar verildi. Şöyle; "Terör örgütleriyle mücadeleye yönelik keşif, gözetleme ve operasyonel faaliyetler azim ve kararlılıkla devam etmektedir arz ederim." soru önergesine verilen yanıtta bu yazıyor. Şehit olan kardeşlerimizin öldüğü haberi geldi. Önce şunu düşündüm, nerede, nasıl bu kardeşlerimiz şehit oldular. Bilgi edinmeye çalıştık. Ve bilgiler parça parça önümüze gelmeye başladı.
Açıklamayı niye Malatya Valiliği yapıyor? Benzer bir olay İdlib'te olmuştu. Orda da 33 askerimiz şehit edilmişti, açıklamayı korkudan hiç kimse yapmıyor, Hatay Valisi yapıyor. Çünkü kabahatlerini ve kusurlarını biliyorlar."
"OPERASYONLAR GİZLİ YAPILIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gara'da şehit edilen vatandaşlar için yapılacak operasyonu önceden duyurduğunu söyleyen Kılıçdaoğlu şu ifadelere yer verdi: "Erdoğan "bir müjde vereceğim" dedi. Ama bu kardeşlerimizi tamamı şehit oldu. Açıklama yapmaktan korktular. Devleti yöneten birisi, "Çarşamba günü çok önemli bir şey yapacağım" diye bir açıklama yapmaz. Operasyonlar gizli yapılır, kimseye haber verilmez. Rahmetli Ecevit, terör örgütünün başındaki kişiyi alıp getirirken bile eşine haber vermemiştir. Devlet böyle yönetilir. Bırakın devleti bunlar bir köy bile yönetemezler.
AK Parti'ye ait troller harekete geçtiler. Kabahatlerini örtmek için. Suçlamaya, ayrıştırmaya başladılar. Oysa şehitler 83 milyonun şehidi. Ama bu ülke için hayatlarını verdiler. Her alanda ayrıştırdılar, şehitler üzerinden de ayrıştırmaya çalışıyorlar. Çok değerli bir tutum bu. Daha defnedilmemiş, yaralar tazeyken bunu yapıyorlar. Saray'ın talimatı üzerine yapıyorlar. Ben üzülüyorum. İçim acıyor. Şehitler gelmiş, daha cenazeler kalkmamış kavga ediyorlar. "
"ERDOĞAN’A 5 SORU SORUYORUM YARIN CEVAP BEKLİYORUM"
13 vatandaşımızın PKK tarafından şehit edilmesiyle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 5 soru yönelten Kılıçdaroğlu, sorularını şöyle sıraladı:
"1- Bölücü terör örgütünün tam 5,5 yıl elinde tuttuğu vatan evlatlarını kurtarmak için 2015 tarihinden bu yana Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak ne yaptınız?
2- Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan’dan seçimlerde size yardımcı olması için mektup dilenirken, neden vatan evlatlarının serbest bırakılması için çağrı yapmasını istemediniz? İstanbul seçimleri sizin için 13 vatan evladından daha mı kıymetliydi?
3- Yıllarca “dostum Trump” diye böbürlenip durdunuz. Neden dostluğunuzu, vatan evlatlarımızı terör örgütünün elinden kurtarmak için kullanmadınız?
4- Daha önce benzer hadiselerde sorunun çözümünde büyük katkıları olmuş İnsan Hakları Vakfı, İnsan Hakları Derneği ve Mazlum Der gibi ulusal insan hakları örgütleri ile Uluslararası İnsan Hakları Örgütlerinden terör örgütünün elinde tuttuğu evlatlarımıza zarar gelmemesi ve serbest bırakılmaları için en azından çağrıda bulunmak hiç mi aklınıza gelmedi?
5- Dün Rize’de yaptığınız açıklamalarda sınır ötesi operasyonun hedeflerinden birinin de şehit olan 13 evladımızın kurtarılması olduğunu, ancak başaramadığınızı söylediniz. 13 vatandaşımızın kurtarılması amacıyla başlatılan operasyondaki başarısızlığı kim üstlenecek? Bu işin sorumlusu kim?"
"İKTİDARA GELDİĞİMİZDE İLK BİR HAFTADA BUNLARI YAPACAĞIZ"
Geçen grup toplantısında iktidarımızın ilk bir haftasında ne yapacağımızı anlatmıştım. Aynı açıklamayı tekrar yapmak isterim.
1-Katar Ordusu'na peşkeş çekilen Tank-Palet fabrikasını hemen alıp orduya iade edeceğiz.
2-15 Temmuz şehit ve gazilerimiz için toplanan paraları bir gün içinde hak sahiplerine iade edeceğiz.
3-Beşiktaş saldırısında hayatını kaybeden polis ve vatandaşlarımız için toplanan para hak sahiplerine verilecek.
4-Çiftçilerin bankalardan çektikleri kredilerin faizleri sıfırlanacak.
5-Esnafın pandemi döneminde aldığı kredinin faizleri silinecek. Ana para da konuşularak taksite bağlanacak.
6-Bir kararname ile esnafın stopaj vergisi kaldırılacak.
7-Süleyman Şah Türbesini o vatanda toprağına götürmek bayrağımızı orada dalgalandırmak bizim görevimiz olacak. Biz gerçekten kalkınmayı, büyümeyi getireceğiz.