Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, düzenlenen ortak basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kılıçdaroğlu, karşılıklı görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek, Destici'ye teşekkür etti.
"CUMHURBAŞKANININ YENİ ANAYASA ÇAĞRISINI SAMİMİ BULUYORUZ"
Destici, ziyaretlerinin ana sebebinin yeni anaysa olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısını hatırlattı. Destici, çağrıyı olumlu ve samimi bulduklarını söyleyerek, "Türkiye artık 1980 darbecilerin Anayasası'ndan kurtulmalı. Cumhurbaşkanının hassasiyetini doğru buluyoruz" dedi.
Türkiye'nin pek çok kez Anayasa yaptığını ya da çalışmalarının olduğunu dile getiren Destici, "Toplumun her kesiminin 'Benim Anayasam' diyebildiği bir Anayasa'yı yapamamışız. Bugün bunu yapabiliriz. Binde bir ihtimal de olsa denenmesinden yanayız" dedi.
DESTİCİ, ECEVİT'İN SÖZÜNÜ HATIRLATTI
Destici, 1982 Anayasası yapılırken Bülent Ecevit'in cezaevinde olduğunu hatırlatarak, Ecevit'in şu sözünü tekrarladı: "Bir Anayasa'nın içinin demokratik olduğu kadar yapılış şeklinin de demokratik olması en az onun kadar önemlidir."
"ŞİMDİ KIRMIZI ÇİZGİLERİ ÖNE KOYMAYI DOĞRU BULMUYORUM"
Desitici, herkesiz kırmızı çizgileri olabileceğini, kendilerinin de kırmızı çizgilerinin olduğunu belirterek, "Ama şimdi kırmızı çizgileri öne koymayı şahsen doğru bulmuyorum. Önyargısız olmak lazım. Önemli olan bir araya gelip konuşabilmek. Bu partilerin arasındaki siyasi gerilimi de düşürür. Toplumsal uzlaşmaya katkı sağlar. Dış dünyaya da çok önemli bir mesaj olacaktır" dedi.
"SİYASİ ORTAMIN YUMUŞAMASI LAZIM"
Bu sürecin başlayabilmesi için siyasi ortamın yumuşamasının gerektiğini belirten Destici, sözlerine şöyle devam etti: "Şu an gündem olan seçim kanunu ve siyasi partiler yasası var. Burada bir mutabakat aranabilir. Meclis'teki bütün partilerin katılımıyla ortak bir siyasi partiler yasası hazırlanarak bu gerçekleştirilebilir."
"CHP'NİN SÜRECE KATKISINI ÇOK ÖNEMSİYORUZ"
Destici, şunları söyledi: "Biz geçtiğimiz hafta İYİ Parti ve daha sonra Demokrat Parti'yi ziyaret ettik. Görüşlerimizi orada da belirttik. Bugün de CHP'yi ziyaret ettik. Siyasi partileri ziyaretlerimiz devam edecek. Biz CHP'nin sürece katkısını çok önemsiyoruz."
"SARAY'IN MEMURLARI BENİM MUHATABIM DEĞİL"
Destici'den sonra gazetecilerin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "Sorumlunun sayın Cumhurbaşkanımız olduğunu söylemesi PKK'yı aklamaktan başka bir şey değildir" sözlerinin sorulması üzerine konuşan Kılıçdaroğlu, Soylu'nun sözlerine şöyle yanıt verdi: "Saray'ın memurları benim muhatabım değil. Ona cevap vermeyi doğru bulmuyorum."
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN REKLAMINI YAPMAK ZORUNDA DEĞİLİZ"
Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Bölücü terör örgütünü hep beraber kınamalıyız. Bölücü terör örgütüne karşı söylenmesi gereken her şey söylenmiştir. Biz bir terör örgütünün reklamını yapmak zorunda değiliz. Tüm terör örgütlerine karşıyız.
"BİR BAŞARISIZLIK VAR, ONU DA ERDOĞAN SÖYLÜYOR"
Sayın Erdoğan'ın beni eleştirmesi onun açısından anlayışla karşılanabilir. Ama ben kimseye kötü söz söyledim mi, hayır. Ben vatandaşın sorması gereken 5 soruyu sordum. Cevap istedim. Bir başarısızlık var. Onu da Erdoğan söylüyor. Başarısız olduysanız bunun bir sorumlusu olması lazım.
"FATURANIN TALİMATI VERENE ÇIKMASI LAZIM"
Sorumluluğu devlete atıyor. Peki devleti yöneten kim? Kısır tartışmaların içine girmeye gerek yok. Burada ciddi bir başarısızlık vardır. Bunu dillendiren de sayın Erdoğandır. Bunun faturasını da talimatı verene çıkarması lazım.
"HALA CEVAP ALAMADIM"
Ben 5 tane sordum. Hala cevabını da almış değilim. Hakarete gerek yok. Ben kendi adıma sormadım. Tüm vatandaşlar için 5 soru sordum. Cevap versin.
Ne yaparlarsa yapsınlar 16 şehidimizin hakkını ve hukukunu hayatımın sonuna kadar savunacağım."
DESTİCİ: BU BİR MİLLİ MESELEDİR
Gelen sorular üzerine konuşan Destici, şunları söyledi:
"Bizim kahramanlarımızın Gara'da bir mağrada tutulduğu öğreniliyor ve devletimiz ortak operasyon düzenliyor. Sağsalim terör örgütünün elinden almak isteniyor. Önemli olan niyettir. Hepimiz arzu ederdik ki kahramanlarımız şehit olmadan alınsın. Amacın bu olduğunu kimsenin unutmaması lazım. bunun iç siyaset meselesi yapılmaması lazım. Bu milli bir meseledir.
"HA DURAN KALKAN HA PERVİN BULDAN"
İki bakanımız PKK'nın uzantısı HDP'nin olduğu Meclis'te nasıl bizi bilgilendirecekler. Ha dağdaki Murat Karayılan, ha Meclis'teki kara çıyan. Ha Duran Kalkan ha Pervin Buldan. Biz meseleye devlet ciddiyetiyle yaklaşmamız gerektiğini biliyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun vatanseverliği konusunda bizim bir şüphemiz yok. Ama tabi siyasi üslupta farklılıklar olabilir. Bizim birliğe, beraberliğe ihtiyacımız var."