Türkiye'nin de üyesi olduğu Strazburg'daki Avrupa Konseyi'nin Bakanlar Komitesi'nin son toplantısında bir kez daha Osman Kavala'nın durumuna yer verildi. Yayınlanan sonuç bildirisinde daha önceki çağrılar hatırlatılarak Kavala'nın devam eden tutukluluğunun uluslararası hukuka aykırılık teşkil ettiği ve derhal salıverilmesi gerektiği belirtildi.
Anayasa Mahkemesinin (AYM), Kavala'nın mevcut tutukluluğunu yasal olarak tespit eden gerekçeli kararının, AİHM tarafından incelenen veya atıfta bulunulan aynı delillere dayandığı kaydedilerek Anayasa Mahkemesi'nin gerekçesinin, devam eden bir ihlal karinesini çürütmek için herhangi bir kanıt içermediği sonucuna varıldı.
Kararda ayrıca durumun değişmemesi halinde gerekirse Konsey'in sahip olduğu tüm araçların kullanılmasının aktif şekilde değerlendirilmekte olduğu kaydedildi.
'AİHM'İN BULGULARI DİKKATE ALINMIYOR'
Kavala'nın devam eden tutukluluk halinin ve aleyhine başlatılmış olan yargılamanın; mahkemeler de dahil olmak üzere ulusal makamların AİHM'in bulgularını ve 46. madde kapsamındaki eski halin iadesi (restitutio in integrum/ iade-i itibar veya tazmin) yükümlülüğünü dikkate almadıkları sonucunu pekiştirdiği yönündeki endişeler yinelendi.
Komite kararında yetkililer tarafından bir eylem planının ve ek bilgilerin sunulduğu ve ayrıca Bakanlar Komitesi Başkanının mektubuna verilen cevabın not edildiği aktarıldı.
'GEREKİRSE ELDEKİ TÜM ARAÇLAR KULLANILABİLİR'
Türkiye'nin Kavala'nın salıverilmesini sağlamak için gerekli tüm adımları atacağına dair güçlü beklenti ifade edildi ve diyaloğu sürdürmenin önemi vurgulandı. Kararda "Gerekirse örgütün elindeki tüm araçları aktif olarak kullanmayı düşünerek kararın uygulanmasını sağlamaya hazır olunduğu teyit edildi.
Bu çerçevede referans verilen araçlardan biri de Türkiye'nin Avrupa Konsey'indeki oy ve veto hakkının askıya alınması.