Semra Alkan, haftanın iki günü alanında uzman isimleri KARAR TV'de ağırlıyor. Haftanın ilk konuğu olan Kadir Has Üniversitesi Öğretim Görevlisi Soli Özel, önemli açıklamalarda
"İKTİDAR BİDEN'DAN TELEFON BEKLİYOR"
ABD Başkanı Joe Biden'ın koltuğa oturmasından sonra uzun bir süre geçmesine rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı aramadığını belirten Soli Özel şunları kaydetti:
"ABD Başkanı, bazı siyasi liderleri aramadığı gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı da aramadı. İktidarın da bu telefonu beklediğini anlıyoruz. Bu telefon gelmedi. Daha alt derece temaslar yapıldı. ABD'nin yeni yönetiminin Türkiye'ye çok farklı baktığına şüphe yok. Türkiye'nin bazı dış politikalarından rahatsız olduğunu biliyoruz."
"TEMEL SORUN S400'LER"
ABD ile Türkiye'nin arasındaki temel sorunun S400'ler olduğunu söyleyen Soli Özel, "İnsan hakları ve demokrasi konularında eski yönetime göre daha fazla önem verdikleri göstermek istiyorlar ama asıl mesele S400 konusu. S400'lerin Türkiye topraklarından çıkarılması artık sadece bir yönetim tasarrufu değil, ABD Kongresi'nin kanunla yönetimi yapmaya zorladığı bir duruş bir hedef haline geldi." diye konuştu.
"TÜRKİYE UYGURLAR KONUSUNDA SAĞIR VE DİLSİZ"
Çin'in ekonomik ve aşı baskısı yüzünden Türkiye'nin Doğu Türkistan konusunda sessiz kalmayı tercih ettiğini ifade eden Özel şöyle konuştu:
"Bu ülkede herhangi bir konuda duyarlılık varsa, herhalde bu hem Müslüman hem de Türk olan Uygurlar konusunda olması gerekirdi. Türkiye bu konuda sağır ve dilsiz olarak yaşamayı tercih ediyor. Çünkü Çin'den aşı alıyoruz. Çin, Ziraat Bankası'na 400 milyon dolarlık kredi açtı. Fakat, Çin'in bu yardım politikalarının, kredi politikalarının, kredileri alan ülkelerde çok büyük bir rahatsızlık yarattığını görüyoruz. Yani kendi ülkenizi ipotek vermiş oluyorsunuz. O bakımdan ne kadar akıllıca bir tavırdır onu bilemeyeceğim. Çin'in ekonomik olarak taşımak isteyeceğinden emin değilim."
"YOL ARKADAŞLIĞI TAMAMEN BİTMİŞ GİBİ GÖZÜKÜYOR"
104 amiralin Montrö bildirisi hakkında konuşan Soli Özel şunları kaydetti:
"Ben amirallerin bildirisinin ittifakları değiştireceğini falan sanmıyorum. Fakat bu bildiride imzası olanların genelde Avrasyacı gruba dahil olduğunu düşünürsek, geçtiğimiz yıl içinde Mavi Vatancı ekip hükümetin Doğu Akdeniz meselesinde politikalarına neredeyse koşulsuz destek verdiklerini sonra aralarına bir ayrılık girdi. Bir farklılık yaşandı. Orada bir kopuş olarak da değerlendirmek lazım. Dış politikada hükümete destek veren Mavi Vatancılar onların içindeydi. Belli ki onlarla hükümet arasındaki yol arkadaşlığı tamamen bitmiş gibi gözüküyor.."